Yeni Bir Zaman

Gün geçmiyor ki insan ilginç, tuhaf bir durumla karşılaşmasın. Gölde bir timsah. Sular masmavi. Göl kıyısında...

Gün geçmiyor ki insan ilginç, tuhaf bir durumla karşılaşmasın.

Gölde bir timsah. Sular masmavi. Göl kıyısında kamışlar. Hafif esen rüzgârla salınmadalar. Timsah ağır ağır ilerliyor. Kuyruk kısmında bembeyaz tüyleriyle bir pelikan. Timsah varlığından haberdar mı pelikanın doğrusu bu pek anlaşılmıyor. Hoş çok hoş bir yolculuk bu…

İnsanın fotoğrafın bir köşesini parmak uçlarıyla tıklatıp sormak geçiyor içinden.

“Size katılabilir miyim acaba? Siz nereye gidiyorsanız ben de oraya kadar giderim. Hatta yolculuk boyunca ufak tefek faydam da dokunur size… Bunlar için hiç mırın kırın da etmem.

İnanın bana hem vallahi hem billahi yaparım. Sonra siz de benden o kadar çok memnun kalırsınız ki bir daha asla bırakmak istemezsiniz.”

Elbette bu güzel fotoğrafın sakinleri timsah ve pelikan bu soruya yanıt verirler mi bilinmez. Ancak şöyle bir yanıt hiç de yadırganmaz.

“ Ne bir insan, sen ha! Sen mi bizimle birlikte yolculuk yapmak istiyorsun? Bunu düşünmeliyiz. Öyle birkaç saat falan değil. Hatta bir iki hafta bir iki ay da değil. Uzun uzun çok uzun uzun düşünmeliyiz bunu. Belki yıllar sonra sen hala buralarda olursan sana bir yanıt veririz. Bu yanıtın olumlu olacağına dair de umutlanmamalısın.

Sen iyisi mi bir bilet al. Mavi bir yolculuğa çık. Kendin gibilerle birlikte hem daha eğlenceli bir zaman yaşamış olursun.”

*

Birkaç gün önce yolda giderken görmüştüm. Kapkara tüylü bir köpek. Bir ağacın dibine kıvrılıp yatmış. Öylece de kalakalmış. Ölmüş. Kimseler farkında bile değil.

Biz insanlar çevrenimizde var olan canlılara karşı hem yaz aylarında hem de kış aylarında daha duyarlı olmak zorundayız.

Çünkü insanlık bu.

Aç olanı doyurmak. Hangi canlı olursa olsun.

Üşüyeni ısıtmak. Kedi mi köpek mi tavşan mı demeden.

*

Bir şiirle noktalayalım.

kim çağırır seni

kimi bir şarkıda unutur

gözlerini

kimi bir şiirde

kim çağırır seni

yıldızsız bir gecede

düşlerine…

en ince yerinden

kırılır dal

eli

ayağı

yüreği bağlar da

en zayıf halkayla dağılır

hayal..

kimi ellerini boyar

masmavi

kimi saçlarını

saman sarısı

kim çağırır seni

yağmurlu bir saçak altında

yüreğine…

duvarlara çizilmiş yüzler kadar

uzaktır şimdi

dağlar

ne dolunay düşer

ne yağmur yağar

yamaçlarına..

kimi bir şarkıda unutur

gözlerini

kimi bir şiirde

kim çağırır seni

yıldızsız bir gecede

düşlerine…

kim çağırır..

sevgi, dostluk ve umutla.

Bakmadan Geçme