Selim Şahan

Belediye düğünleri…

Selim Şahan


Son yıllarda sosyal belediyecilik adı altında yapılan kimi etkinlikler dikkat çekmeye başladı. 
Türk Dil Kurumu, etkinlik kelimesini şöyle açıklıyor: “Bir işletmenin, bir kurumun işler durumda olması; faaliyet, aktivite” 
Ekleme yapmak gerekirse, açıklamada işletme ve kurumdan söz edilmiş ama kişilerin de etkinliklerinden söz edebiliriz. 
Sosyal etkinlik de hem ‘toplumla beraber’ hem de ‘toplum yararına’ olmak üzere çeşitli anlamlarda kullanılabiliyor.
Bu çerçevede sosyal belediyecilik tamlaması da ‘toplum yararına’ anlamıyla yakın duruyor.
Sosyal etkinlikler deyince de toplumsal çalışmalar akla geliyor.
Kent lokantaları İstanbul Belediyesi ile birlikte tüm Türkiye çapına yayılan bir çalışma haline geldi. 
İnternet üstünden yayın yapan wikipedia ansiklopedisi kent lokantaları için şunları yazmış:
“Kent Lokantası, düşük gelirli kişilerin yemek ihtiyacını karşılamak için İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından işletilen restoranlardır. İlk lokanta 2022 yılında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu yönetimi altında Çapa'da açıldı. Ağustos 2024 itibarıyla 15 tane Kent Lokantası olup, bu sayının 39'a çıkartılması planlanmaktadır. Lokantalarda menü fiyatı İstanbulkart'la ödeme yapılırsa 35, nakit ve kredi kartı ile yapılırsa 40 Türk lirası olmaktadır.”
Ansiklopedi, konuyla ilgili eleştirilere de sayfasında yer vermiş:
“Kent Lokantası konsepti bazı kişilerce eleştiriye tabii tutulmaktadır. LDP eski Genel Başkanı Besim Tibuk ‘Fakir halkı doyuracağız diye görev edinirlerse belediyecilik çığırından çıkar’ yorumunda bulunmuş. Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ise ‘Belediyenin lokanta açmasını savunmak, siyasetçilerin vergilerimizi ve adımıza aldıkları borçları çarçur ederek bizi daha çok fakirleştirir’ sözleriyle lokantaları eleştirmiştir. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı ve 2024 Yerel Seçimleri'nde İBB Başkan Adayı Murat Kurum da lokantaları eleştirenler arasında yer almıştır”
Genel çerçeveyi çizdik.
Ben de henüz Ödemiş’te açılması konu edilmemişken, bu tür işletmelerin kent merkezlerinde açılmasını eleştirmiştim. Bana göre, belediyeler sosyal dayanışma yapacaksa bu tür dayanışma çalışmalarını evsizlere, yalnız yaşayıp da yemek yapamayan yaşlılara ve benzeri ihtiyaç sahibi insanlara yönelik yapmalıdır. 
Düşünce yapısı olarak bu tür lokanta veya aş evlerine karşı değilim. Fakat bunları belediyeler yapıyorsa maddi durumu kötü olan insan veya ailelere yönelik yapmalıdır. 
Benim konuyla ilgili ilkesel bakışım budur.
Ödemiş’teki Kent Lokantası’nda ilk zamanlar yemek yemekten kaçındım… Bence öncelik yukarıda saydığım maddi olarak zayıf kişilerin olmalıdır. Fakat zaman içinde gördüm ki, Ödemiş’teki lokantadan gelir düzeyi çok farklı kişiler de yemek yemeye başladı. 
Yemekler güzel mi güzel…
Ucuz mu ucuz…
Tüm bu saydığım gerekçeler dışında, eğer o bölgede isem ve yemek yeme ihtiyacım varsa, mümkün oldukça sıranın bitmesini beklerim. Özellikle 12.30 ile 13.00 arasında gelen öğrencilerin arasına girmem. Eğer sıra bitmiş ve yemek de kaldı ise neden yemeyeyim?
Zarar da etmiyormuş…
**
Gelelim şimdi başka konuya.
Sanıyorum bir aralar Ödemiş Belediyesi toplu sünnet ve düğün etkinliği de gerçekleştiriyordu.
Malum, artık sünnet ya da evlilik töreni yapmak oldukça zor. Bu yükümlülüğün altına giremeyecek aileler var.
Eğer belediye yapabiliyorsa, ağır masrafların altından kalkamayacak aileler için toplu sünnet ve düğün törenleri gerçekleştirebilir. Hatta bu konuda destekçi kurumlar da bulabilir…
Şenlik havasında, kimseyi utandırmadan…
Ne dersiniz?

Yazarın Diğer Yazıları