Mualla Akgün

17 AĞUSTOS DEPREMİNİN 25 YIL DÖNÜMÜ

Mualla Akgün

17 Ağustos akşamı, sabaha karşı;Didim Akbük de  köpeğimiz Leyzinin acı acı ulumaları ile uyandık.
Bugün 25 yılını dolduran, Kocaeli  Düzce depremini sallantısını yaşıyorduk 20.000 insanımız hayatını kaybetmiş,yapılar yerle bir olmuştu.Büyük yıkım felaket yaşamıştık.Bu yıl hükümet tarafından bir kereliğine mahsus diyerek çıkarılan deprem vergileri yıllar boyunca devam etti.
Ama toplanan vergiler hiç bir zaman deprem için kullanılmadı.Nerede kullanıldığı tam olarak açıklanamamıştır.Bu depremin ardından 2011 Van da,  2019 da İstanbul da, 2020 de Manisa Elazığ ve İzmir de Bayraklı depremleri, sürekli uyarılar yaparak gerçekleri unutmamıza izin vermemiştir. 
Birinci derece deprem bölgesi olan Ülkemizde, Kahraman Maraş, Elbistan Pazarcık merkezli 7.6 şiddetinde, deprem 6 şubat 2023 tarihinde   11 İlimizde 100 bin insanımızı kaybetmemize şehirlerin yok olmasını, toprağın metrelerce yarılarak,yer kabuğunun yerinin kaymasına sebep olmuştur. Kamu binaları, Hastaneler, Hava alanları deprem felaketinde yıkılmaması ayakta kalması gereken binalarda yıkılmıştır.
Yönetmelikler,Kullanılan Malzemeler,İşçilik kalitesi,Zemin Toprak Değerleri,Onaylayan Kurumlar,Planlayanlar, Mimarlar Mühendisler,Yapı Denetim Sistemi, Sigorta sisteminin devrede olmaması,yapım teknikleri, hepsi sorgulamanın içerisindedir. 
Bu şehirlerde çadır kentler zamanında kurulamamış, Kızılay'ın; yedekte felaket günleri için depoladığı çadırlar, para ile satılır hale gelmiştir.İnsanların bağışlanan kanlarının, parayla  satıldığı duyumları ile şoklar yaşanmıştır.Hükümetin şirketleşme politikalarının nasıl kötüye kullanıldığı, kişilere peşkeş çekildiği, gözler önüne serilmiştir.
Bu felaketlerden en çok kadınlar çocuklar,etkilenmiş, hijyen açısından zorluklar yaşamışlardır. Konteynır  kentlerin kurulaması dolayısıyla,su sıkıntısı, tuvalet sıkıntısı ısınma problemleri, yağmur altında kalma,sağlıklı yaşam şartları sağlanamamıştır. 1 yılı aşkın süredir sıkıntılar devam etmektedir.
Yıkımların ardından yeni Kentsel Dönüşüm yasası ile ,yerelde Belediye Meclislerinde olan yetkiler budanarak tüm yetkiler Çevre  Şehircilik İklimlendirme Bakanlığı, Kentsel Dönüşüm Başkanlığına devir edilmiştir.Yapılaşma,  Toki ye planlama inşaat yetkisi verilmiştir. 
Yerel yönetimlerin dışlandığı,inşaat yetkilerinin hızlandırılarak,yine aynı bölgelere,mikro çalışmalar bölgesel ölçekte yapılmadan, acele  kamulaştırma ile  süreç sürdürülmektedir.
Doğa affetmez.Doğaya zarar tekrar insanoğluna misli misli geri dönecektir.Sağlıklı yaşanılabilir,güvenli kentler için örnekler  Japonya,Amerika gibi Birçok Avrupa Ülkesi örnek alınabilir.
Anayasanın 56 maddesi :Herkes sağlıklı ve dengeli bir cevrede yaşama hakkına sahiptir.Devletin ve vatandaşların ödevidir.Devlet herkesin hayatını beden ve ruh sağlığı sürdürmesini sağlamak :İnsan madde gücünde tasarruf ve verimi artırarak işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenler.
Anayasanın 57 maddesi Konut Hakkı:Devlet Şehirlerin Özeliklerini ve Çevre şartlarını gözeten bir planlama çerçevesinde, konut ihtiyacını karşılayacak tedbirleri alır.Ayrıca toplu konut teşebbüslerini destekler.Demektedir.
Madde 63:Devlet tarih kültür tabiat varlıklarını ve değerlerinin korunmasını sağlar.bu amaçla destekleyici ve teşvik edici tedbirleri alır.
Toplumun temel barınma hakkının yanında, sağlıklı, güvenli, depreme dayanıklı, sosyal donatı alanları tamamlanmış,eğitim kültür sağlık hizmetlerinin,içinde olduğu Kentler için yine, geç kalmış olmayalım.
İnsanların Barınma hakkını koruyalım. Nice canlar yanmasın.
 

Yazarın Diğer Yazıları