Tarımda Yerli ve Milli Üretimin Önemi

Mehmet Gölcüklü – Güvenlik Görevlisi

Tarım, bir ülkenin kalkınmasında ve bağımsızlığında en önemli unsurlardan biridir. Özellikle Cumhuriyet’in ilk yıllarında, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde büyük tarımsal reformlar hayata geçirilmiş, yerli ata tohumları üretilmiş, çiftçiye çeşitli destekler sağlanmış ve tarımın bilimsel yöntemlerle yapılması teşvik edilmiştir.

O dönemde mazot, gübre ve tohum başta olmak üzere çiftçiye verilen destekler sayesinde üretim artmış, tarımsal ilaçlamalar bilinçli ve kontrollü bir şekilde yapılmış, Tarım Bakanlığı tarafından sıkı denetimler gerçekleştirilmiştir. Atatürk, üretimin bir ulusun kalkınmasının anahtarı olduğunu bilerek, bizzat köylü ve çiftçilerle bir araya gelmiş, onların sorunlarını dinleyerek modern tarım uygulamalarını teşvik etmiştir.

Bugün baktığımızda, Atatürk’ün tarıma verdiği önemin ne denli büyük olduğu daha iyi anlaşılmaktadır. O, kısa sürede birçok fabrika ve işletme kurarak, tarımsal sanayiyi de geliştirmiştir. Üstelik bu fabrikalar devletin kontrolünde kalmış, yabancı sermayeye ortak edilmemiştir. Yerlilik ve millilik anlayışıyla hareket eden Atatürk, Türk iş insanlarının kurduğu sanayi tesislerine yabancı ortak alınmasına izin vermemiş, ülke ekonomisinin bağımsızlığını koruma yolunda büyük adımlar atmıştır.

Bugün de tarımda yerli ve milli üretime dönüş yapmamız gerekmektedir. Üretmeden, çalışmadan, gelişmeden ayakta kalmak mümkün değildir. Atatürk’ün de dediği gibi:

“Çalışmadan, yorulmadan, üretmeden ve öğrenmeden yaşayan milletler önce istikballerini, sonra bağımsızlıklarını kaybederler.”

O, her zaman Türk milletine ve Türk gençliğine güvenmiş, onları bilim ve akıl yolunda ilerlemeye teşvik etmiştir. Köylünün milletin efendisi olduğunu vurgulayarak tarımın önemine dikkat çekmiştir.

Bu vesileyle, yerel basınımızın da önemine değinmeden geçmek istemiyorum. Küçük Menderes Gazetesi ve TV9 İzmir, tarafsız, dürüst ve ilkeli yayıncılık anlayışıyla halkın sesi olmaya devam etmektedir. Bölgemizin sorunlarını gündeme taşıyan, halkın yanında olan bu değerli medya kuruluşlarına teşekkür ediyorum.

Ne mutlu Türk’üm diyene!