Mehmet Gölcüklü

Hayatımdan Kesitler: Sevgi, Sadakat ve Onur

Mehmet Gölcüklü

Ödemiş’te, yer yer çalışan bir güvenlik görevlisi olarak yaşamım boyunca unutamadığım anılarımı anlatıyorum. Öncelikle, Küçük Menderes Gazetesi’nin tüm ailesini ve değerli çalışanlarını bu güzel başarılarından ve emeklerinden dolayı kutluyorum. O bilgili, zeki ve çalışkan gazetecilerimizin bir sesi ve bireyi olmaktan büyük gurur ve onur duyuyorum.

Yazıma içimde kalan duygularımla başlıyorum ve diyorum ki: Çiçekleri, gülleri sevdim ama asla koparmadım. Çünkü onların içinde yaşayan bir güzellik ve canlılık olduğuna inandım. Yanlışları ve kötülükleri asla kalbime almadım ve benimle olmalarını istemedim. Bunlar benim için güzel örnekler ve duygular değildir diye düşündüm ve asla içimde barınmadılar, bundan sonra da barınmayacaklar. Benim için doğruluk, dürüstlük ve güvenilirlik her zaman kalbimde yaşadı ve sonsuza dek yaşamaya devam edecek.

Gençlik yıllarımda, kalbimize giren sevgilere ve bize umut veren duygulara sadık kaldık. Ancak, sevgimiz bazen karşılık bulmadığında ya da başkasına yöneldiğinde kimseye darılmadık, kırılmadık ve gücenmedik. Aksine, onlara bir ömür boyu mutluluklar diledik. Kalbimizin, böyle olması gerektiğini düşündük. Hayatın duygusal yönüyle yaşadık, zaman zaman ağladık, üzüldük, gözyaşlarımızı tutamadık. Ama hiçbir zaman kimseyi üzmedik, kırmadık. Herkesin düşüncelerine saygı duyduk ve onlara sevgiyle baktık.

Benim için duygularım, kalbimde taşıdığım bir gurur ve onurdur. Hayatta bilimciliği ve akılcılığı benimsedik. Kendimizi okumaya, başarmaya ve iyi yerlere gelmeye adadık. Başarıya koşan güzel insanların izinden gittik, onları örnek aldık ve biz de başarmak için çok çalıştık. Azimle ilerledik, başarılara koştuk ve tüm hüzünlerimizi başarıyla unuttuk.

Öğretmenlerimizin bize öğrettiği değerler, bizler için başarıya giden yolun ilk adımlarıydı. Jandarmada aldığımız sıkı ve disiplinli eğitimle, halkla kurduğumuz güzel ilişkilerle devletimize ve milletimize sevgiyle ve saygıyla bakmayı öğrendik. Anayasaya bağlı kalmayı ve ona göre hareket etmeyi ilke edindik. Jandarmada kutsal üniformayı şerefle giydim. Emniyet müdürlüğündeki polis ve komiser arkadaşlarımla ortaklaşa halkla ilişkilerde adil ve başarılı hizmetlere imza attık. Vatan, millet, devlet sevgisini öğrendik ve bu değerlerle hep gurur duyduk.

İçimdeki jandarma ve polis sevgisi hiç bitmedi. Onlardan kopmamak için özel güvenlik görevlisi olmaya karar verdim ve Allah nasip etti, oldum. Jandarmada kutsal üniformayı nasıl sevgiyle, saygıyla, şerefle ve gururla taşıdıysam, bugün de özel güvenlik görevlisi üniformamı aynı duygularla giyiyorum. Çünkü bizler bu kutsal görevi jandarmada, “Peygamber Ocağı”nda öğrendik.

Benim için sevgi, başarmaktır. Güvenilir olmaktır. Doğruluk, ahlaklılık ve dürüstlük, benim kalbimde her zaman yaşadı ve yaşamaya devam edecek. Kalbimde hiç bitmeyen bir mutluluk ve huzur kaynağı oldu.

Burada, Cumhuriyetimizin büyük kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün şu sözleriyle yazımı bitirmek istiyorum: “Benim bütün ümidim gençliktedir.” Çünkü Atatürk, gençliğe ve onların doğru yolu asla unutmayacaklarına inanıyordu. Onun büyük devrimleri, yenilikleri ve ilkeleri, dünyada eşi benzeri olmayan eşitlik anlayışıyla benimsendi. Atatürk, jandarma ve polis teşkilatını “anayasaya bağlı bir kanun ordusu” olarak tanımladı. Aynı şekilde, basın mensuplarını da milletin ve devletin anayasal çerçevede görev yapan sözcüleri olarak övdü.

Bu bağlılık Küçük Menderes Gazetesi’nde fazlasıyla var. Onların bir bireyi olmak, benim için büyük bir gurur ve onurdur. Jandarmadan sonra, özel güvenlik görevlisi olarak da bir kanun ordusunun mesubu olmaktan ve Atatürk’ün bu güzel görüşlerinden büyük onur duyuyorum.

Yaşasın Türk milleti! Yaşasın büyük, özgür, bağımsız ve egemen Türkiye Cumhuriyeti!

Allah, Türk milletine ve devletimize asla zeval vermesin. Hayatım, duygusallık ve hassasiyetle geçti. Tüm güzellikler sizlerle olsun.
 

Yazarın Diğer Yazıları