Tarihte Bugün
Eskiden takvim yaprakları vardı. Arka yüzü de ön yüzü de dolu dolu. Yerel saatten kız ve...
Eskiden takvim yaprakları vardı. Arka yüzü de ön yüzü de dolu dolu.
Yerel saatten kız ve erkek çocuk isimlerine, o günün yemek önerisinden şiire, özlü sözlerden fıkraya bilmeceye dek bir sürü şey.
Cep telefonları önce saatleri sildi süpürdü. Artık ne kimsenin kolunda saat var ne de duvarında masasında.
Radyo ve fotoğraf makinelerini de büyük ölçüde kullanımdan kaldırdı diyebiliriz.
Radyolara örülen örtüler vardı hani. Önce o örtü kaldırılır. İtina ile katlanıp bir kenara konurdu. Sonra radyonun açma düğmesi çevrilir. Ses ayarlanır. Radyodaki program beğenilmedi ise başka bir düğmeden kanal aranırdı. Kısa dalga, uzun dalga ve orta dalga üzerinde gezinirdi bir şerit.
Tam buldum burası, dediğiniz noktada cızırtılar devam eder, siz de daha net duyabileceğiniz bir yer aramaya koyulursunuz.
Oysa şimdi cep telefonlarından radyo dinlemek çok kolay.
Aslında yaşamın her alanında eskiden zor gözüyle bakılan olaylar oldukça kolay. Bir başka deyişle “çocuk oyuncağı”
Çamaşır yıkamak kolay
Bulaşık
Ütü.
Arkadaşlıklar
Dostluklar kolay…
Bugün var yarın yok çoğu. Tüy gibi uçucu…
Üzüntüler mutluluklar bunlardan farklı mı? Elbette değil. Onlar da gittikçe kolaylaşanlar kervanına katılmadı mı?
Teknoloji en ücra yerleşim yerlerine kadar ulaştı.
Ve insanların çoğu yaşamın ne kadar hızlı aktığının ayırdında bile değil. Belki de akan yaşam değil de insanlığımız.
Bundandır belki
Kullan at
Tüket at
Kültürünün bunca yer edişi toplum yaşamında…
*
Güzel bir sabah. Yürüyorum yine.
Yine dallardan kuş sesleri geliyor. Arada telaşlı koşan, bir yerlere yetişmeye çalışan ayak sesleri…
Bir okulun önünden geçiyorum. Bir okul yetkilisi öğrencilere hitap ediyor.
“ Okulu eviniz gibi temiz tutun. Evde yere mi çöpünüzü atıyorsunuz. Hayır. Burada da atmayın. “ konuşma devam ediyor. Sıra sınıflara takılmış perdelere geliyor.
Ben şöyle bir etrafa bakıyorum. Burası bir okulun önündeki yol. Ve her türden çöp bulabilmek mümkün.
Sevgi, dostluk ve umutla.