Su Testim Kırılmasın
Gözlerimizi bir süre kapatıp hafızamızı yıllar öncesine götürdüğümüzde anılar gelir aklımıza öğrencilik, gençlik, çocukluk anıları gibi....
Gözlerimizi bir süre kapatıp hafızamızı yıllar öncesine götürdüğümüzde anılar gelir aklımıza öğrencilik, gençlik, çocukluk anıları gibi.
Her zaman karşılaştığımızda, bir yerde oturup sohbet ettiğimizde, çocukluk arkadaşım kadım dostum Mustafa Uşun, bana çocukluk, gençlik yıllarını anlatırdı. sanki dün yaşamış gibi bazı anılarımıza güler , bazılarında duygulanırdık hey gidi hayat diye..
Geçenlerde beraber dolaşırken yolumuz Seyrekli’ye düştü ve köy meydanında bir vatandaş güreş devesini gezdiriyordu.
Deveciyle biraz sohbet ettikten sonra Mustafa Uşun arkadaşım bana dönerek anlatmaya başladı. Bende büyük bir heyecanla dinlemeye başladım. Mustafa Uşun, “Sekiz, On yaşlarında çocuktum Ödemiş’te deve güreşi yapılacaktı. Bizim mahalledeki, şimdiki Saraçoğlu Stadyumu’nda, o yıllarda Saraçoğlu stadyumu toprak, kapısı demirdendi. Günler öncesinden yollarda davullar çalıyor, develer gezdiriliyor, tellal’lar avaz avaz bağırıyordu. Güresin yapılacağı yer, gün ve saati bildiriyordu. Güreş günü geldiğinde ben, annem ve babam görünmeden evimizdeki toprak testiyi aldım içine su doldurdum, bakır kalaylı maşrapayı da alarak ayağıma nalınları geçirerek su satmaya gittim. Birkaç maşrapa su satmıştım ki..
Güreş devleri, güreş sahasını bırakıp insanların üzerine doğru koşuyorlardı. Ben ne yapacağımı şaşırmıştım, benim ezilmek gibi korkum yoktu. Benim korkum annemden, babamdan izinsiz soğuk su testisini almamdı, testi kırılırsa ben anneme ne derim korkusundan testiyi ve maşrapayı yere koydum üzerine kapanarak korkudan gezlerimi de yumdum. Testinin kırılmamasını sağlamaya çalışıyordum.
Başımı kaldırdığımda deve üzerimden geçmiş yanıma gelen büyükler bir şeyin var mı? Diye bana soruyorlardı. Deve üzerimden geçmesine rağmen bana bir şey olmamıştı fakat devamlı ağlıyordum. Orada bulunanlar testinin içindeki sudan bana biraz içirdiler. O günkü korkumu unutamıyorum, çok şükürler olsun. Develer koşarken sahanın giriş demir kapılarını da devirmişlerdi.
Annemin soğuk su testisi kırılmamıştı, testiyi eve sağlam götürdüm. Ancak deve güreşinde birkaç maşrapa sattığım su parasını üzerimde bulan anneme açıklamasını yapamadım. Bu parayı nereden buldun? Diye beni sıkıştırıyor ben sadece ağlıyor cevap veremiyordum. Nerden buldun bu parayı diye annemden iki tokat yedikten sonra yaşadığım olayı anlattım.
Annemden, babamdan uzun uzun nasihat dinledim. Adnan, ben develeri çok seviyorum. Bakma imkanım olsa bir deve alır beslerim” Diyerek. Bu yaşadığı olayı bana anlattı. Bende bu olayı sizlerle paylaşmak istedim.