SOR SORUNU

Aklımda delice sorular. Nasıl diye başlayan, birbirini tetikleyen onlarca soru. Bir soru sormak diğer soruları da...

Aklımda delice sorular. Nasıl diye başlayan, birbirini tetikleyen onlarca soru. Bir soru sormak diğer soruları da mı doğurur? Nasıl diye başlamak çok güçlü soruları beraberinde mi getirir? Soru sormak her dem iyi midir?
Elbette merak dediğimiz unsur beraberinde soruları, sorular cevap arayışlarını ve cevaplarla beraberinde yeni keşifleri getirir. Eskiler “merak ilmin hocasıdır” demişler. Doğru soruları, doğru yerde ve zamanda sorabilmek de ilmin kapısını aralayan anahtar olsa gerek.

Sorunların tespitinde, çözümünde hep soru sormakla işe koyuluruz öyle değil mi? Akla kapı aralayabilmek, düşünmeye sevk edebilmek için de sorular sorarız. Elbette soru sorabilmek de bir meziyet. Bir konu hakkında güzel bir soru yöneltebilmek için konuyu bilmek, özümsemek ve bir nebze de olsa çıkarım yapabilmek gerekir bence. Elbette insanın kafasına takılan konuları da sorması anlamlı ama önce bir akli muhakemeye tutup olgunlaştırıp, yani ölçüp biçip öyle dışarıya salmalı soruyu. Laf olsun, sorulmuş olsun diye değil. Hele soru sorulan bir muhatap varsa ve işin erbabı ise soruyu olgunlaştırmadan sormak karşıdakine saygısızlık olabilir. Sade, anlaşılır, net sorular ama basit olmayan sorular seçilebilir.

Aklımda sorular… Ne ölçüde olmalı sorular? Birine özel soruyorsak çok da iç dünyasını eşelememeli bence. Elbette uzman değilsek ve kişiyi tedavi amacımız yoksa bu dediğim. Kişiyi kırıcı, rencide edici de olmamalı. Toplum içinde yöneltilmemesi gereken ve küçültücü sorular da sorulmamalı. Zira küskünlüğe yol açacak, kişiyi iyice iç dünyasına döndürecek unsurları içermemeli.  Küsmüş bir yürek kadar üzücü bir durum daha var mıdır?

Elbette sorumuza muhakkak cevap almalıyız diye bir kaide de yok. Çok ısrarcı da olmamalı…
Bazen de kendimize yönelmeli o sorular. “Nasıl”ın gücünü kendimizde sınamalı. Kendini doğru değerlendirebilmek için de samimi cevaplamalı soruları. Nasıl gidiyor durum? Nasılım? Nasıl yapabilirim? Nasıl olursa daha iyi olur? Uzadıkça uzayabilir…

Aklımda delice sorular. Sorma diye direniyorlar…

aradığın nedir zamanda
huzmeleri inmiş ışığın
elinden tut
aydınlansın sıra sıra ufkuna düşenler
yansın ama tütmesin
gitsin ama yitmesin
sahip çık güneşine
karanlıklar yutmasın
sor sorunu
cevapların beklemesin…

Bakmadan Geçme