Sarımsaklı plajında havlu hareketine halk destek verdi

Yaz sezonunun başlarında betona boğulmaya başlanan Sarımsaklı’da halk plajları giderek daralıyor. Sahilin arka kesimleri dev bir...

Yaz sezonunun başlarında betona boğulmaya başlanan Sarımsaklı’da halk plajları giderek daralıyor. Sahilin arka kesimleri dev bir otopark projesi ile betona bulanırken, ön kesimler de özel işletmelere kiralanıyor.

Temmuz’da bitmesi planlanan ve bir tenis kortu, voleybol sahası, otopark, çocuk parkı ve yeşil alan barındıran yapılaşma hala bitmedi. Şezlonglarını plaj çizgisinden belli mesafede geride tutması gereken beach club’lar ise şezlongları denizin birkaç metre kıyısına kadar indiriyor, Anayasa’ya aykırı olmasına rağmen alanlarının etrafını çitle kapatıyor.

Ayvalık Tabiat Platformu, Sarımsaklı plajında eylem yaptı

Ayvalık Tabiat Platformu çağrısıyla Sarımsaklı’da bulunan Emirgan Kafe’nin önünde toplanan kalabalık, deniz kıyısına geçti.

https://youtu.be/nj6jZIcsQt0

Konuşma sırasında sahildeki halk eyleme çağırıldı. Sahilde güneşlenen vatandaşların bir kısmı eyleme katılırken, açıklama ve yürüyüş sırasında sahildeki diğer vatandaşlar alkışlarla ve sloganlarla tepkiye yoğun destek verdi.

Haber

Sahildeki yürüyüş sırasında “kıyılar halkındır halkın kalacak”, “ranta değil halka hizmet”, “Büyükşehir nerede halk burada” sloganları atıldı.

https://youtu.be/P3MnXrjqMBk

Protesto sırasında ayrıca bir basın açıklaması düzenlendi. Açıklamanın tam metni ise şu şekilde;

SAHİLLER SERMAYENİN DEĞİL, HALKINDIR!

Basına ve kamuoyuna;

Yaşam alanımız olan kıyıların durumuna dikkat çekmek, kıyıların hukuksuz kiralamalarla halkın kullanımına kapatılmasına karşı çıkmak, Sarımsaklı kıyılarını yeniden hepimizin ortak varlığına dönüştürmek için bugün buradayız. Daha önce “Kamuya Açık Halk Plajı” olarak kayıtlı olan bu bölgede, Türkiye’nin en iyi ve en uzun kumsalı olarak bilinen Sarımsaklı kumsalında, “Rekrasyon Alanı” adı altında gözümüzün önünde büyük bir yıkım yaşandı.

Otopark sorununu çözmek için alan üretme zahmetine katlanmayan Balıkesir Büyükşehir Belediyesi en kolay yola başvurdu. Kumsal acımasızca betonla kaplanarak, devasa bir otoparka dönüştürüldü, önde kalan alan da işletmecilere kiralandı, kamusal alan yok edildi.

Nisan ayında başlayıp 120 işgününde tamamlanacağı söylenen proje, turizm sezonunun sonuna yaklaştığımız halde bitirilmedi. Bölge halkı ve ziyaretçiler yaz boyu toz toprak içinde engelli yolları aşarak, inşaat makinaları arasından denize gitmek zorunda kaldılar. Büyükşehirden hizmet değil eziyet gördüler…

Türkiye ve Ayvalık için bu kadar değerli bir alanda halka sorulmadan yapılan bu proje, asfalt- beton belediyeciliğinin örneklerinden biri oldu. STK, Meslek Odaları ve Kent Konseyinin görüşlerine başvurulmadan, su ve kanalizasyon gibi altyapı yatırımları en büyük ihtiyaç iken sadece otel işletmecilerinin talebine göre planlanan bu çalışmayla halkın çıkarlarının değil rantın hesapladığı aşikardır.

“Reakrasyon Alanı” adı altında beton dökme hakkını meşrulaştıran anlayışın, kıyıları kiralamasını, halka kapatmasını, parayla girilen yerler haline getirmesini kabul etmiyoruz.

Bilentur Mevkiinden Badavut’a kadar 8 km uzunluğundaki nadide Sarımsaklı kumsalında önceden denize rahatlıkla girilebilirken şimdi para vermeden ayağımızı suya değdireceğimiz kıyı kalmadı diyebiliriz.

Anayasamızın 43. maddesine, 3621 sayılı kıyı kanunumuzun 5 ve 6. Maddelerine göre herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açık olması gereken kıyıların büyük bölümü halka kapatılmıştır.

Karayolları kampı kapatıldıktan sonra halka açılan bu özel kumsal, 2014 yılında Balıkesir Büyükşehir Belediyesince Milli Emlaktan ihaleyle alınmış, ancak kamu yararı gözetilmeyip otel ve özel işletmelere kiralanmış, şezlonglar konmaya başlanmış, halk plajı adı altında daracık alanlar bırakılmıştır.

Kira kontratlarına göre denetimleri yapılmayan işletmeler, sudan belli mesafe geride olması gereken şezlonglarını nerdeyse denizin içine gelecek şekilde yerleştirirken, halka geçecek yol bile kalmaz olmuştur. Bazı kamu kurumları ise denize kadar tel çit ve başka malzemelerle kumdan geçişi engellemeye cüret etmişlerdir.

6 metre karelik büfe yerleri kiralayan özel işletmeler kendi alanları dışına taşmış, bu sene ise özel mülkleriymişçesine etrafını çeşitli malzemelerle çevrelemeye başlamışlardır.

Buradan yerel yöneticilere sesleniyoruz:

Bir bölümü Büyükşehir Belediyesi diğer bir bölümü de Ayvalık Belediyesi sorumluluğunda olan kıyılarda bu tip yasa dışı uygulamalar, verdiğimiz dilekçeler bekletilmeden bir an önce denetlenmelidir.

Halkın denizi kullanmasını kolaylaştıracak soyunma kabini, tuvalet, duş vb. olanaklar sağlanmalıdır.

Sahillerimiz oteller “beach”ler ve diğer özel işletmelerin işgalinden kurtulup gerçek sahiplerine, halka açılmalıdır!

Bizler taleplerimizin takipçisi olacağız! “Havlu atmıyoruz”! Havlularımızı, hepimize ait olan

sahile serip güneşleneceğiz…Haydi denize!!!”

Haber

Fotoğraf; Salih Öz

Basın açıklamasının ve yürüyüşün ardından kalabalık, havlularını sahile sererek oturma eylemi düzenledi. Ayvalık Tabiat Platformu Başkanı Nebahat Dinler, eylemlere büyük bir katılım gösterildiğini, imza kampanyalarında şimdiye kadar 1500 imza toplandığını belirtti.

Utku Beycan

Bakmadan Geçme