Rodos'tan Karşıyaka'ya

Aydeniz Çalık/Küçük Menderes

Gerçekleştirilen etkinlikte 1996 yılında kurulan Rodos İstanköy Kültür ve Dayanışma Derneğinin başkanlığını yapan  Prof.Dr Mustafa Kaymakçı, derneğin iki temel amacı olduğunu ifade etti. Birinci amaçlarının Rodos’ta 9 binin üzerinde yaşayan Türk olduğunu ve burada yaşayan Türklerin ‘siz Türk değilsiniz’ algısını kırmak oluğunu söyledi.

İkinci amaçlarının ise Rodos’tan Türkiye’ye göç etmek ve İzmir’de yaşamak zorunda kalan İzmir’de yaşayan Rodoslular arasında dayanışmayı sağlamak olduğunu söyleyen Kaymakçı, “Bugünkü etkinliğimizde ise Rodos İstanköy ile ilgili yazılmış kitapları tanıtarak imza günü düzenlemek“ dedi.

Rodos ve İstanköy’de  önemli bir  kültürel birikim olduğunu ve bu kültürel birikimi Türkiye’de insanlara tanıtmanın ise en önemli amaçları olduğunu ifade etti.

Etkinliğe katılan Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay “Başarı dilemek ve teşekkür etmek dışında çok fazla söyleyecek bir şey yok aslında. Rodos ve On İki Ada’dan Türkiye’ye İzmirimize yerleşmiş olan nitelikli insanlarımız var. Destek olmalıyız ve daha çok etkili çalışmalar yapmalıyız“ dedi. Rodos ve İstanköylülerin çok önemli sorunları olduğunu söyleyen Kaymakçı, “Biz Türkiye’ye göç etmek zorunda kalmış insanlarız. 1972 de kapatılan Türkçe eğitimli okullar var. Türklerin Türk kültürel kimliklerini kabul etmiyorlar.

Rodos İstanköy’de yaşayan Türkler var. Bunlar birer Yunan vatandaşı ama aynı zamanda Türkler” ifadesini kullandı. 1972 den sonra kapatılan Türkçe eğitimli okulların tekrar açılması gerektiğini söyleyen  Kaymakçı, “Kültürel kimliğini koruma bir insanlık hakkıdır her kültürel kimlik saygıdeğerdir ve korunmalıdır. Dünyanın zenginliğidir.” dedi.

Rodos İstanköy’e  giden turistler olduğunu söyleyen Kaymakçı, “Turistler oraya gidince bazı bilgilerden eksik kalıyorlar. Rodos İstanköy’deki esnafın Türkçe konuştuğunu görünce şaşırıyorlar ‘burada Türkler mi yaşıyor?’ diyorlar evet burada yıllardır yaşayan Türkler var” dedi.

BİR AYDIN DEĞİL AMA BİR OKUMUŞ

2.Dünya savaşı zamanında Türkiye’ye göç eden kayınvalidesinin ilginç hayat hikâyesine de değinen Zuhal İzmirli, kayınvalidesinin 750 metrekarelik Rodos’taki evinden 56 metrekarelik Karşıyaka’daki bir eve 7 kişi sığmaya çalıştıklarını ve burada çok zor şartlarda yaşadıklarını söyledi. Zor şartlara rağmen Rodos’la Karşıyaka’nın benzerliğinden dolayı kayınvalidesinin çok mutlu olduğunu ve kısa sürede Karşıyaka’ya alıştığını ifade etti. Rodosluların birbirlerine çok düşkün, yardımsever ve paylaşımcı olduğunu dile getiren İzmirli, “Kayınvalidem milliyetçi Atatürk ve Cumhuriyet sevdalısı bir kadındı. Tesadüf mü bilemem ama kayınvalidem 19 Mayıs 1919 doğmuş ve öldüğü günde 30 Ağustos’tu” dedi.

Kayınvalidesinin vefatından sonra sandıkta abisinin askeri üniforması ile 16 yaşında çekilmiş bir fotoğraf bulduklarını ve ondan sonra eşi Yücel İzmirli ile beraber bu Rodoslu radikal kadınının hayat hikâyesini yazmaya karar verdiklerini ifade etti.

(M.T.)