Panik Atak Anında Yapılmaması Gerekenler

Panik Atak, dünya üzerinde birçok kişinin rahatsızlık duyduğu bir konudur diyebiliriz. Psikoloji bilimi, kaygı bozukluğu ve...

Panik Atak, dünya üzerinde birçok kişinin rahatsızlık duyduğu bir konudur diyebiliriz. Psikoloji bilimi, kaygı bozukluğu ve panik atak hakkında her geçen gün çalışmalarını sürdürmektedir. Birçok psikolog, psikiyatr, klinik psikologlar bu konuyla ilgili çalışmakta ve tedavi uygulamaktadır. Öncelikle söylemek gerekir ki birçok kişi yaşamları boyunca birçok kez panik atak geçirmektedir. Bunu söylemiş olmakta fayda var çünkü panik atak anında kişiler, genellikle yalnız olduklarını ve bu durumun geçmeyeceğini düşünebiliyor. Hatta dahası, panik atak anında kişiler bu kez ölüme yaklaştıklarını, delirdiklerini, onları kimsenin anlamadığını bile düşünebiliyorlar. Oysa ki panik atağın biyolojik ve evrimsel olarak basit bir açıklaması var. Kişiler, bu panik anında ölümden veya delirmekten korksalar bile durumun açıklaması aslında çok daha basit.

Panik Atak Anında Neler Olur?

Panik hali aslında evrimsel olarak gerçekleşen bir durum. Gerçek bir tehlike ile karşılaştığınızı varsayalım, psikolojiniz o anda nasıl olurdu? Bu tehlike vahşi bir hayvan, bir hırsız veya bunlar gibi bir şey olabilir. Bu tehlike anında öncelikle durumu görüyor ve algılıyorsunuz. Beyniniz durumu algıladıktan sonra ona bir cevap veriyor. Bu cevap verme süreci, beynimizin amigdala bölümünde gerçekleşiyor aslında. Bu bölüm, bizim duygusal hafızamızdan ve duygusal tepkilerimizden oluşuyor. Özellikle korku duygumuz olmak üzere duygularımızın denetimini sağlayan amigdala, reflekslerimizi arttırıyor ve tehlike karşısında vereceğimiz cevabın oluşmasında yer alıyor. Tehlike karşısında “Kaç ya da savaş” refleksi veriyoruz. Savaşma refleksi sırasında ciğerlerimiz, beynimize oksijen taşımak için hızlanıyor, kalbimiz kaslara kan pompalamak için hızlanıyor, bedenimiz kendini savaşmaya hazırlıyor, ısınan vücudumuz terleyerek kendini soğutuyor.

Panik Atak Neden Tekrarlar? Panik ve Evrim

Peki bu refleksler ilk nereden geliyor? Neden panik halimiz bazen tekrarlayabiliyor? Bu sorunun cevabını ise çok eski zamanlarda vahşi hayvanlar ve zorlu şartlarla mücadele edip hayatta kalmaya çalışan atalarımızda buluyoruz. Biz, aslında onların hayatta kalmak için oluşturduğu refleksleri evrimsel olarak bugünümüzde hala taşıyoruz. İlkel zamanlarda atalarımız tehlike karşısında sahip oldukları psikoloji ve bu psikoloji sayesinde verdikleri tepkiler ile hayatta kalmayı başarmışlar. Panik atakta aynı tehlike anında karşılaştığımız aynı refleksler ortaya çıkıyor. Modern hayatta karşımızda daha nadir gerçek bir tehlike görsek bile, günlük hayattaki kaygılarımız bizi zaman zaman panik yaşamaya itebiliyor ama gördüğünüz gibi bu durum, delireceğinizden kaynaklanmıyor ve kısa bir süre sonra geçiyor.

Panik Atak Anında Ne Yapılmalı?

İnternette ve çeşitli psikolog, klinik psikolog, psikiyatr, psikoterapist tarafından yazılan kaynaklarda panik anında yapılması gerekenler hakkında birçok bilgi var aslında. Ancak insanlar, neler yapılmaması gerektiği hakkında çok fazla bilgi bulamıyor. Aslında farkında olmadan yaptığımız birçok şey, panik anımızı daha zorlu geçirmemize sebep olabiliyor. “Panik anında neler yaptığımızda bizi daha kötü etkiliyor?” “Panik atak anında neler yapmaktan kaçınarak durumu iyi yönlendirebiliriz?” Bu soruların cevaplarına birlikte bakalım.

Panik Atak Sırasında Yapılmaması Gerekenler

1- Panik atak anında kalbinizin atışına ve diğer semptomlarınıza dikkat kesilmeyin. Onlardan korkmayın. Çoğu zaman panik atak sırasında bedensel tepkilerimiz bizi çok korkutabiliyor. Oysa ki bu tepkiler, doğal mekanizmamızın yine doğal olan bir parçasıdır. Beyniniz sadece bir tehlike olduğunu sanıyor ve buna bedeninizi hazırlıyor. Bu hazırlık sebebiyle çok korkmak yerine dikkatinizi başka şeylere yöneltin. Bu, örneğin nefesinize odaklanıp şimdiye dönmek, odağınızı bir aktiviteye vermek olabilir. Farkındalık pratikleri ile zihninizi şimdiye taşıyabilir ve odağınızı fiziksel tepkilerinizden alabilirsiniz.

2- Panik atak anında öleceğinizi veya delireceğinizi düşünmeyin.

Bazen panik anında öyle anlar oluyor ki, bedenimize ve zihnimize ne olduğunu anlayamıyoruz. Sebebini bilmediğimiz şekilde kalbimiz çok hızlı çarpıyor, duvarlar üzerimize üzerimize geliyor, nefes alışımız hızlanıyor ve hatta boğuluyor gibi hissediyoruz. Sebebini bilmediğimiz için de ölüm ya da delirmek gibi düşünceler zihnimize geliyor. Eğer bu yazıyı okuyorsanız, artık panik atağın sebebini biliyorsunuz. Bu konu artık beyniniz için bilinmez bir belirsizlik değil, sebebinin bilindiği doğal bir tepki. Herhangi bir zamanda panik atak yaşantılarsanız, kendinize bunun sebeplerini hatırlatabilir ve yavaş yavaş geçeceğini aklınıza getirebilirsiniz. Bu, sakinleşmeniz için size yardımcı olacaktır.

3- Panik atak sırasında kapalı ve havasız ortamlarda kalmak yerine temiz hava alabileceğiniz ortamlarda bulunun.

Kendimizi aşırı kaygılı ve panik halinde hissettiğimiz zamanlarda nefes alışverişimiz hızlanır. kendimizi boğuluyor gibi hissetmeye başlarız. Sanki duvarlar üzerimize gelir. Aslında bu yazının başında anlattığımız gibi tehlikeye karşı verdiğimiz normal bir tepkidir ve vücudumuz daha fazla oksijen ihtiyacını gidermeye çalışır. Ancak kaygı anında bu oksijeni harcayacak bir aktivitede bulunmadığımız gibi, kanımızda oksijen ve karbondioksit değerleri değişir. Bundan korkmaya gerek yok çünkü biraz baş dönmesi ve uyuşma yaşamamıza sebep olsa da nefesimiz düzeldikçe bu da geçecektir. Bu sebeple balkon gibi bir açık alanda nefes almak, bu nefesi ise biraz daha yavaşlatarak ve kontrollü almaya çalışmak bize iyi gelecektir. Hızlı giden nefesimizi yavaşlattığımız zaman baş dönmesi ve uyuşma gibi belirtiler de gittikçe kaybolacaktır.

4- Panik atak geçirmiyorken bir sonraki atağın ne zaman geleceğinden endişelenmeyin.

Her şey yolunda gidiyorken ve normal bir zamanımızdayken panik haline girmekten korkmamalıyız. Bu durum sadece kaygımızın artmasına daha fazla panik yaşamamıza sebep olur. Unutmamalı ki panik durumunun en önemli sebeplerinden biri yoğun kaygı halidir. Biz, zihnen ve bedenen şimdi ve şu andayız. Yaşadığımız ve var olduğumuz tek an şimdidir. Geçmiş, çoktan geçmiştir, gelecek ise henüz gelmemiştir. “Ya panik atak geçirirsem?” gibi sorularla kaygılanmak, cevabını bilmediğimiz, gerçekleşecek mi gerçekleşmeyecek mi bir fikrimizin olmadığı bir sorunun peşinden koşmaktır ve kaygılanmaktır aslında. Bunun yerine şimdi ve şu anda güvende olduğumuzu bilmek bize iyi gelecek.

5- Psikoterapi ve diğer psikolojik destek hizmetlerinden faydalanmaya karşı olmayın.

Psikolojik destek, toplumda bazı insanların yargıladığı gibi “Deli doktoruna gitmek” değildir. Son zamanlarda insanların bu yargısı epeyce kırılmış ve psikolojik desteğin de tıbbi destek gibi sağlığımız için gerekli olduğu fark edilse de, yine de bazen insanlar psikolog ve psikiyatrlar ile görüşmeye çekinebiliyor. Oysa ki kaygı, endişe ve panik atak durumları üzerinde işe yararlığı bilimsel olarak kanıtlanmış birçok terapi yöntemi bulunmaktadır. Bu yöntemler, seanslarda kişilere deneyimletilir ve panik ile başa çıkma mekanizmaları kazandırılır. Eğer panik ataktan şikayet ediyorsanız ve henüz bununla ilgili destek almadıysanız, bir psikoterapist, psikolog veya psikiyatrla görüşebilirsiniz. Aynı zamanda bu görüşmeleri online terapi ve online psikolog şeklinde de yapabilirsiniz.

Bakmadan Geçme