• Haberler
  • ÖDEMİŞ SÜSBİR, ÜRETİCİNİN SORUN VE TALEPLERİNİ RAPORLAŞTIRDI

ÖDEMİŞ SÜSBİR, ÜRETİCİNİN SORUN VE TALEPLERİNİ RAPORLAŞTIRDI

 Başar Uçar – Ödemiş Süs-Bitkileri Üreticileri Birliği Başkanı Selahattin Bağlı, TBMM&rsquode sandalyesi bulunan partilerin ilçe başkanlıklarına...

 Başar Uçar – Ödemiş Süs-Bitkileri Üreticileri Birliği Başkanı Selahattin Bağlı, TBMM’de sandalyesi bulunan partilerin ilçe başkanlıklarına bölge milletvekillerin ulaştırmak üzere, Küçük Menderes Havzası’nda süs bitkileri üreticilerinin yaşadığı sorunlar ve beklentilerini içeren rapor sundu.

Raporda özellikle Türkiye’ye ve dünyaya süs bitkileri sunan Küçük Menderes havzasında bir organize fidancılık bölgesinin kurulması gerektiği vurgulandı. Raporla ilgili konuşan Başkan Selahattin Bağlı şunları söyledi:

“Havzamız içinde tarımı yapılan ürünlerin başında süs bitkilerinde yer almaktadır. Yıllardır süs bitkileri denildiğinde akıllara lüks bir tüketim ürünü gelirdi. Ancak plansız kentleşme ve şehirlerin beton yığını haline dönüşmesinden dolayı otoyollar ve parkların bitkilere ihtiyacı olduğu anlaşıldı. Bugün süs bitkileri lüks bir ihtiyaç olmaktan çıkıp şehirler için olmazsa olmaz ihtiyaçlardan biri haline gelmiştir. Bu ihtiyaçlara cevaben de yöremizde süs bitkisi üreticiliği hızla artmaya başlamıştır.

800’E YAKIN ÜRETİCİ

Alüvyonlu toprak yapısı ve tarımsal sulamaya uygun yeraltı sularıyla, her bitkinin kolayca yetişebileceği mikro klimaya sahip bir havzaya sahibiz. Bunların yanı sıra yeterli bilgiye sahip, çalışkan üreticisiyle çok güzel sonuçlar kendini göstermiştir. 2013 yılı içerisinde özellikle Türkmenistan, Azerbaycan, Irak ve Gürcistan’a 5 milyon saksılı ardıç,  25.000 boylu ağaç, 2 milyon diğer saksılı bitkiler ihraç edilmiştir. Üreticimiz kısa bir zaman diliminde sıfırdan başlayıp dünyayla boy örtüşecek bir duruma gelmiştir. Bugün Ödemiş ve çevresinde 800’e yakın kayıtlı ve kayıtsız üreticimiz mevcuttur. Bu üreticilerimiz ortalama bin hektar alanında ağaç ve ibreli grubu 300 hektar alanda da çalı grubu süs bitkisi üretimi gerçekleşmektedir.

Yaklaşık 200’e yakın kayıtlı işletmede ortalama günlük minimum 6 işçi çalışmaktadır. Diğer 600 aile işletmesinde de ortalama 3 kişinin çalıştığını düşündüğümüzde, bu da toplamda yaklaşık 4.000 aktif tarım işçisi anlamına gelir. Bunun her işçinin aile içinde 3 kişiyi geçindirdiğini düşündüğümüzde bölgemizde 12.000 kişi sektörümüzden kazanç sağlamaktadır.

4 MİLYON DOLARLIK İHRACAT

Bu ürünleri satın almak amacı ile bölgemize gelen alıcı firma temsilcileri de otellerimize gelir getirirken, satılan ürünlerin nakliyesi de yaklaşık 10 bin kamyona iş çıkarmaktadır. Bunların yanı sıra gübre, zirai ilaç sulama sistemleri, tarım alet ve ekipmanları, saksı vb. gibi araç gereç için de yaklaşık 4 bin kişiye dolaylı kazanç kapısı sağlamaktadır. Bunların yaklaşık parasal değeri ise,  yılda 15 milyon TL bitkisel ürün değeri 30 milyon TL olup bunun 8 milyon TL’lik bölümü yani 4 milyon doları ihracattır”

Bağlı, süs bitkileri sektörünün sorun ve taleplerini de şu şekilde sıraladı:

KDV SORUNU

 “Üretici örgütlenmeleri içerisinde Süs Bitkileri birlikleri ve aynı statüde olan kalkınma kooperatifleri, orman fidanlık mühendislikleri arasına Kooperatifler yasası madde 17/1’ e göre bazı bitkiler KDV’den muafken birliklerde ve ticari işletmelerde aynı ürün %18 KDV’li satılmaktadır. Fıstık çamı, karaçam, sedir, akçaağaç, dişbudak vb. ürünler %0 KDV’lidir. Bu da birliğimiz ve üreticilerimizin Pazar bulma olanağını önemli ölçüde düşürmektedir.

“İTHALATA GÜMRÜK VERGİSİ GETİRİLSİN”

 Süs bitkileri ithalatçılarının ithal ettikleri bitkiler devlet tarafından ‘üretim materyali’ olarak kabul edildiği için sıfır gümrük ile üretim gerçekleşmekte, bunun sonucunda bölgemizde üretim yapan üreticilerimiz de haksız rekabete girmektedir. İthalatı yapılan bitkilerin “işlenmiş tarım ürünü” statüsüne alınması halinde ithalatçılar gümrük vergisi ödemek zorunda kalacak ve üreticimizle ithalatçı arasındaki haksız rekabet ortadan kaldırılarak üreticin gücünü ön plana çıkaracaktır. Orman ve Su işleri Bakanlığına bağlı tüm fidanlıklardan büyükşehir illerimiz, ilçelerimize yapılan ücretsiz bitki tahsisinin kaldırılması gerekmektedir. Özellikle büyükşehirlerimizin cadde ve sokaklarına dikimi yapılan yaşlı ağaç ithalatının durdurularak biz üreticilere en az 7-8 yıllık ucuz arazi tahsisi, bakım geliştirme desteği verilmesi halinde aynı kalite ve miktarda yurt içi ve yurtdışına ürün satabiliriz.

“MAZOT DESTEĞİ DIŞINDA DESTEKLEME YOK”

Sektörümüzde dekar başına 10-20 TL mazot desteği dışında destekleme yoktur. Örneğin hayvancılıkta süt primi, yem bitkileri primi, küpeleme primi, suni tohumlama vb. desteklemesi vardır. Biz de üretimin kayıt altına alınması kalitenin artması için enerji, gübre, saksı, torf ve benzeri kalemlerde destekleme istiyoruz.

ORGANİZE BÖLGE TALEBİ

Bölgemizde hazine arazisi çok az olduğu ovamız topraklarının parçalı, çok verimli ve değerinin yüksek olması nedeniyle büyük ölçekli işletmelerimiz bulunmamaktadır. Bugün için bölgemizde yapılan arazi toplulaştırmalarında Küçük Menderes yatağı ve çevresinde yaklaşık 1500 hektar dolayında kullanılabilir hazine arazisi ortaya çıkacağı söylenmektedir. Biz üreticiler bu arazilerin yarısını bile bize toplu olarak tahsisi ile Organize fidan ve sera bölgesi oluşturulmasını istiyoruz.

Örneğin Sakarya’da şeker fabrikası sahası Sakarya’daki fidan üreticilerine Sakarya birlik, Yalova’daki TİGEM arazisi Yalova’daki fidan üreticilerine uygun koşullarla kiralanmış ve devredilmiştir. Bölgemiz üretimimin yurtiçi ve yurtdışı pazarında ayakta kalabilmesi için organize bölge olmazsa olmazlardan biridir.

Yurtdışı süs bitkileri üç dört nesil üretim yapabilen kurumsal fidanlıklardan oluşmaktadır. Bölgemizin ekolojik avantajlarından üretici tecrübesi ile harmanlanması ile oluşan kurumsal yapılar oluşması için uzun vadeli yasal yönetmelik ve tüzüklerle desteklenmesi gerekmektedir. Özetle, Ödemişimiz sadece Türkiye Cumhuriyetinin değil Ortadoğu’nun fidancılık başkenti olacaktır”

Bakmadan Geçme