• Haberler
  • Gündem
  • Naci Görür İstanbul depremi konusunda uyardı ‘sona yaklaşıyoruz’

Naci Görür İstanbul depremi konusunda uyardı ‘sona yaklaşıyoruz’

Bilim Akademisi Üyesi Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin yıldönümünde İstanbulda...

Bilim Akademisi Üyesi Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin yıldönümünde İstanbulda beklenen depreme dair uyarılarda bulundu. Büyük Marmara depremine çok fazla zaman kalmadığını belirten Görür:

“99 depremlerinden sonra her an olmak kaydıyla Marmara’da 7 ve üzerinde bir depremin olma olasılığının yüzde 64 olduğunu buldular, yazdılar. Bütün dünyada büyük ölçüde bunu kabul etti. 2004 yılında da yayınladılar. Dolayısıyla 30 yıl dediğin zaman işte sonu 2029 gelir. Bu şekilde biz de 24 seneyi nihayet geçirdik. Depremin olma periyodunun sonlarına doğru geliyoruz. Olası bir depremde İstanbul kendi kendine yetemez çünkü hastanelerin ne kadar çalışacağı, itfaiyenin ne kadar çalışacağı meçhul. İstanbul’da büyük bir kaos söz konusu olabilir” diye konuştu.

Naci Görür’ün açıklamaları şöyle:

Depremin ardından İstanbul’a ulaşım sağlanamayabilir

“Olası bir depremde İstanbul kendi kendine yetemez çünkü hastanelerin ne kadar çalışacağı, itfaiyenin ne kadar çalışacağı meçhul. Bir de bu gecekondu mantığıyla gelişmiş, plansız bir kent. Dolayısıyla yani depremde olabilecek yıkım nedeniyle burada ulaşım da olmayabilir. Veya çok sıkıntılı olabilir. İstanbul’da büyük bir kaos söz konusu olabilir. İnsanların belli bir kısmı göçük altında kalabilir. Onlara ulaşılamayabilir cankurtaranlar çalışamayabilir. İstanbul’da bir kar yağışı, bir yağmur olduğu zaman bile biz İstanbul’un ne kadar kaosa sürüklendiğini görüyoruz. Öyle bir depremde, böyle dar yollarda üç beş binanın bile yıkılması sonucu nasıl bir şehir içinde ulaşım sağlarsınız Allah bilir. Dolayısıyla yani çok büyük bir ihtimalle aynen Güneydoğu örneğine bakarsan Güneydoğu’da nasıl hayat durduysa, İstanbul oradan daha kötü bir durumda. Çünkü hem bina yoğunluğu hem nüfus yoğunluğu daha fazla, hem de gecekondu mantığıyla gelişmiş. Gelişme diyoruz; bence gelişmiş değil, kaosa sürüklenmiş. Şimdi öyle bir depremin olması anında İstanbul kendi kendini besleyemez. Kendi kendine yardım edemez. Özetle kendi göbeğini kendi kesemez. Muhakkak dışarıdan Marmara Bölgesi’nin dışından destek ve yardım gelmeli.

İstanbul’a dışardan yardım gelmesi gerek

Eğer İstanbul depremde yardım umut ediyorsa bunu, bu depreme uzak büyük kentlerde yaparak veya onlarla anlaşma yaparak, planlayarak bu işi yapması lazım. Destek ve kurtarıcı ekibin dışarıdan gelmesi lazım. Ya da uluslararası ekibin yardımın gelmesi lazım. Doğru dürüst havaalanı bile yok. Belki ilk depremde şu andaki yapılan İstanbul Havaalanı devre dışı kalacaktır. Niye? Çünkü zemini nedeniyle. Nasıl Hatay’da havaalanı kalmadı? Burada da aynı şey olacaktır. Atatürk Havaalanı’nı da yıktığımıza göre belli ölçüde biz elimizden gelen yanlışlıkları maalesef biraz yapmış durumdayız. ” ifadelerini kaydetti.

 

HABER MERKEZİ

Bakmadan Geçme