Mutlu olabilmek elimizde
Merhaba kıymetli okurlarım bu makalem de mutluluğun tanımını kaleme alacağım vakit ayırıp okuma zahmetin de bulunduğunuz...
Merhaba kıymetli okurlarım bu makalem de mutluluğun tanımını kaleme alacağım vakit ayırıp okuma zahmetin de bulunduğunuz için çok teşekkür ederim. Pek çoğumuz hayattan mutluluk ve huzur bekliyoruz. Sadece yaşamak değil, iyi yaşamak istiyoruz. Anlamlı, doyumlu, “yaşadığımıza değen” bir ömür sürmek istiyoruz. İyi ve mutlu bir hayat yaşama arzusu içimizde alabildiğine kuvvetli ve bunun gerçekleşmesi için bazı zaman sayısız yollara başvuruyor insanoğlu. Bu arzu ve isteğimizi gerçekleştirmek öyle pek de kolay değil. İstemesine istiyor, çabalamasına çabalıyoruz, ama birçoğumuz için aradığımız mutluluk hâlâ uzaklarda. Peki neden? Nasıl daha mutlu olabilir, nasıl daha tatminli hayatlar yaşayabiliriz?
Bu soruya öncelikli cevap her şeyden önce mutluluğun nerelerde bulunduğunu (ve nerelerde bulunmadığını) anlamaktan geçiyor. Yanlış bir harita ve bozuk bir pusulayla çıkılan bir yolculuktan nasıl hayır gelmezse, hayat yolculuğumuzda da doğru bir mutluluk anlayışının rehberliğine muhtacız.
Bilim insanları, yazarlar, filozoflar, kanaat önderleri, dinî ve manevi gelenekler yüz yıllardır bu rehberliği yapmaya çalışmışlar bize. Onları rehber edinirken en önemlisi kendi içimizde kendimize doğru yön verebilme yeteneğine sahip oluyor olabilmemiz.
Mutlu olan insanlar genel olarak araştırmalara bakılırsa sevecen, sıcak, iyi niyetli, içten, yardımsever ve cömert insanlar. Şu var ki, hayat yolculuğunu başka insanların eşliğinde yapıyoruz ve yol arkadaşlarımızla sağlıklı ilişkiler içinde olmak mutluluğun olmazsa olmazı mutluluk için belki tek başına yeterli değil, ama kesinlikle gerekli bir şey. Sağlıklı ilişkileri mümkün kılan şey de işte bu saydığımız güzel karakter özellikleri. İyi bir insan olmakla mutlu bir insan olmak arasındaki bu bağ, saf kalpli olmak iyi niyet taşımak naif olmak olaylara pozitif bakmak kendinden başka yakın çevrendekilerinde mutlu edebilen bir özelliktir.
Hayat karşısında coşku ve heyecan hissetmek, yaşamayı (her şeye rağmen) sevmek ve dünyayı ilginçliklerle dolu bir yer olarak algılamak mutlulukla yakından ilgili bir durumdur. Bu pek de şaşırtıcı olmasa gerek, çünkü hayat sevinciyle mutluluk birbirine kardeş kavramlardır. Zengin bir ilgi ve merak dünyasına sahip olmak da hayatımıza sevinç ve coşku katan ve o açıdan mutlulukla iç içe bir şey. İlgi ve meraklarımızın mutluluğumuza bir katkısı da bizi kendimizin dışına çıkarmalarından kaynaklanıyor. Çok fazla içimize düşmek maalesef psikolojik sağlıkla örtüşen bir şey değil. Bu durumda yapacağımız en güzel şey her zaman olumsuz konuları yüzeysel geçmek olmalıdır. Fakat iyi ve güzel konuların üzerinde durmak ve o konuları farklılaştırmak mutluluğumuzu arttıran sebepler olacaktır.
Her sorun kendi içerisinde çözümünü barındırır yeterki bizler üzerine biraz yoğunlaşalım ve çözüm odaklı hareket edelim konulara iyimser yaklaşalım. Sanma ki dert sadece sende var, Sendeki derdi nimet sayanlar da var. (Mevlana Celaleddin Rumi) “Şikayet ettiğiniz yaşam, belkide başkasının hayalidir.” Tolstoy. Mutlu olabilmenin yolu yaşadığımız güzelliklerin elimizdekilerin kıymetini bilmekten geçiyor.
Sevgi ve saygılarımla sağlıcakla kalın.