Mahkum muyuz biz çaya?
Yaz gelmedi, gelemedi derken Ödemiş'in bunaltan sıcakları nihayet bastırdı. Yıllar önce okuduğum bir yazıda İngiltere'nin vatandaşlarının...
Yaz gelmedi, gelemedi derken Ödemiş’in bunaltan sıcakları nihayet bastırdı.
Yıllar önce okuduğum bir yazıda İngiltere’nin vatandaşlarının kış aylarında daha az hasta olup daha az ilaç kullanmalarını sağlamak için C vitamini içeren meyveleri ithal edip ucuza satılması için projeler ürettiği yazılıyordu.
Belki şehir efsanesi ama bence bizim de buna benzer projelere ihtiyaç var.
Proje deyince; bizde projenin çok, icraatın az olduğunu biliyorsunuz. Çok konuşur ama uygulamada bulunmayız. Bir ürünün nasıl ortaya çıkarıldığını bilmeden bolca eleştiri üretiriz.
Neyse…
Ödemiş’te bir ara vitamin büfeleri yaygınlaşıyordu… Ne oldu onlara bilen var mı! Gördüğüm kadarı ile sadece 3 Eylül Parkı’nın köşesinde duruyor. Diğerleri sizlere ömür oldu!
Hem görüntüsü hem de işlevi açısından Ödemiş’e yakışmıştı.
Şimdi ortalık kar helvacı kaynıyor. Parkların her köşesinde. Gelişigüzel. Hijyenden uzak.
Ödemiş’te kapanın elinde kalan bir köşe büfe alışkanlığı var. Üç tekerlekli el arabasını kapan, bir köşeye yerleşiyor ve çevreye serpiştirdiği plastik oturaklarla vatandaşlara kar helvası satışı yapıyor.
Daha önce yazdığım bir yazıda bu köşelerin sezon başında belirlenmesi ve ilgili kişilere belli kurallar çerçevesinde verilmesini söylemiştim.
Bu yıl geçti ama gelecek yıl buna benzer bir çalışma yapılabilir.
Kar helvası dışında bir de karpuzcular var.
Karpuzun durumunu biliyorsunuz. Bazen bir kilosu bir çay parası etmiyor, bazen de bir karpuzun kendisi bir çay parasına alıcı bulamıyor.
Mutahhar Aksarı öğretmenimizin deyişi ile “karpuz pazarı, tokat pazarı”
Karpuzcular da yükledikleri traktör kasalarını bir köşeye yerleştirip çadır altında satış yapıyor.
Seyyar kar helvası ve karpuz satışı, Ödemiş’in vazgeçilmezi. Bunlar yasaklansın falan demiyorum.
Ama vergisini ödeyen manav, burada mağdur olmuyor mu?
Bu işlerin bir çözümü ve ara formülü olamaz mı?
Neyse geldik mi karpuza!
Şimdi soralım bakalım: Ödemiş’te neden karpuz suyu satışı yapılmaz!
Karpuzun sıcak yaz aylarında doğal serinletici, çok lezzetli şifa deposu bir meyve olduğunu biliyoruz. Yaz aylarında hararet giderici ve serinletici olduğu için en çok tüketilen meyvelerden biridir. Karpuz, bilindiği üzere çok sulu meyvelerden birisidir. Karpuzun yaklaşık %90’ı sudan oluşmaktadır.
Kitabi bilgilere göre karpuzun kendisi gibi suyu da sağlığa çok faydalıdır. Karpuz, kendisi A vitamini deposu olup baştan ayağa sağlığımıza faydası bulunmaktadır. Zengin A vitamini sayesinde gözleri dinlendirir ve beslenmesinde de yardımcı olur. Sigara, alkol, uyuşturucu ve mikroplar gibi sağlığımızı tehdit eden zararlı maddelere karşı bağışıklık sisteminin güçlenmesinde fayda sağlamaktadır. Karpuz suyunun mükemmel tadı ve kırmızı olması bakımından da sağlığa birçok fayda sağlamaktadır. Meyveler içerisinde güçlü bir antioksidan kaynağı olduğu için mide, kalp ve bağırsak başta olmak üzere çoğu organın çalışma sistemini koruyarak sağlığımıza yardımcı olmaktadır.
Bağışıklık sistemini güçlendirir ve metabolizma çalışmasını hızlandırarak fazla yağları yakar ve kilo vermeye de yardımcı olmaktadır.
Evinizde hiç yemek olmasa bile karpuz peynir doyurur.
Karadut suyu yapılıyor, koruk suyu yapılıyor, limon suyu yapılıyor, şeftali suyu yapılıyor… Neden karpuz suyu yapılıp satılmıyor? Mahkum muyuz biz çaya?
Karpuz suyunun uzun süre saklanamadığı biliniyor.
Bekletmene gerek yok! Karpuzu uygun yerinden güzelce del ve çırpıcı ile içilecek kıvama getir. İster süz ister süzme. Buyurun size yerli ve milli içecek.
Biraz tembel miyiz ne!
Bakmadan Geçme





