LGBTİ -1( Eşcinsellik hastalık mıdır?)

Eşcinselliğe hastalık olarak bakan pek çok kişi var. Ne var ki yapılan araştırmalar eşcinselliğin değil homofobinin...

Eşcinselliğe hastalık olarak bakan pek çok kişi var.

Ne var ki yapılan araştırmalar eşcinselliğin değil; homofobinin hastalık olduğunu ispatlamıştır.

Sınıfta ya da herhangi bir dost ortamında lgbti olan birine gösterilmiş aşırı tepkisel davranış o davranışı gösteren kişinin ne kadar homofobi sahibi olduğunu gösteriyor.

1990 yılında Dünya Sağlık Örgütü (WHO) eşcinselliği hastalık olmaktan çıkarmıştır.

70’li yılların ortalarında da Amerikan Psikoloji Derneği de (APA) yine aynı zamanda eşcinselliğin hastalık olmadığını doğal bir duygu olduğunu bildirmiştir.

Eşcinsellikten soğutmak için yapılan tüm terapilerin bireye farklı açılardan zarar verdiğini belirtmişlerdir. Yapılan onlarca terapinin de hiçbir çözüm vermediği gözlenmiştir.

Eşcinsellikten soğutmak için de türlü yollara başvurulmuştur ; ama herhangi bir gelişim gözlenmemiştir.

İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Psikiyatr Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Şahika Yüksel, 1975 yılından bu yana Eşcinselliğin psikolojik anlamda duygusal bir hastalık olmadığını , herhangi bir terapi ile düzeltilecek bir duygu bozukluğu olmadığını vurgulamış olmasına gerçek anlamda müteşekkiriz. Neden diyecek olursan sevgili okurum; kimi psikiyatr ile psikologların bazıları eşcinselliğin duygusal bir boşluktan kaynaklandığını söyleyerek terapi yöntemleri ile iyileşeceklerini söylüyor.

Halbuki; yıllar önce açıklanmıştır ki eşcinsellik lgbti durumları asla ve asla hastalık değildir.

Peki neden bazıları hastalıktır diyerek terapi yönteminden bahsediyor diyorsanız; kırıcı olmak istemem; ama bu tür psikiyatrların durumunu biraz da kapitalist düzenin maddiyatına bağlıyorum.

7 Aralık 2017 yılında Chicago Üniversitesinden yapılan açıklamada eşcinselliğin sonradan ya da özenerek , birilerine imrenerek feminen-kadınsı- ya da maskulin- erkeksi-olmadığını açıkladı.

Efendim, bir de olaya kutsal metinler ışığında bakacak olursak; burada da eşcinselliğin hastalık olmadığını görüyoruz.

Kitab-ı Mukaddes dediğimiz Tevrat Zebur Ve İncil’ e baktığımızda Koloseliler 3:5 ; ‘ O halde her türlü cinsel yönelimlerinizi arzularınızı , açgözlülüğünüzü öldürün.’

Yaradılış 19 :1 ‘ İki melek akşam vakti, Sodom’a vardılar. Lut peygamber Sodom şehrinin kapısında oturuyordu. Onları görünce karşılamak için ayağa kalkıp önlerinde eğildi.’

6: ‘Ne olur kardeşlerim kötülük etmeyin. Size yalvarıyorum; erkek eli değmemiş iki kızım var. Onları size vereyim. Fakat o adamlara bir şey yapmayın; çünkü onlar çatımın gölgesine sığındı.’

9: ‘Bunun üzerine çekil önümüzden diye bağırdılar.’

Kuran-ı Kerim’de de Nisa Suresi 15. ve 16. Ayetleri ile Ankebut Suresi 28.29. ayetlerinin tefsirine baktığımızda lezbiyenlik ve homoseksüelliğin yasaklanmış olduğu anlatılmıştır.

Kutsallara dokununca olayın inanç açısından yasaklanmış olması bariz olarak göstermektedir ki eşcinsel her türlü yaklaşım kişinin iradesine bırakılmıştır. İradesine bırakılan bir konu hiç hastalık olur mu ki ?

Elbette ki olmaz.

Hastalık demek hormonlarla ilgili olup tercihe seçime bir meyil bırakmaz. Din iradesel bir özgürlük gerektirir. Bundan dolayıdır ki; eşcinselliğin her türü bir yönelimdir. Asla ve asla hastalık olamaz.

Peki Sodom ve Gomore’de meydana gelen Tanrısal azabı sadece eşcinselliğe bağlamak pek doğru değildir. Azabın bir bölümünün nedenidir ama bütünsel bağlamda tüm gazap bu yüzden gönderilmiştir demek doğru değil; çünkü eşcinsellik en nihayetinde iki kişi arasında olan bireysel birer tercih ve iki kişinin arzusuna dayalı olarak gerçekleşmektedir. Halbuki bahsedilen gazabta Lut Peygamber’e gelen iki erkekle zorla birlikte olmak isteyen erkekler evin önünde toplanıp kişinin yaşamsal hakkına da saldırıda bulunmuştur. Olayı sadece eşcinselliğe gelen azap olarak değerlendirmek olayı kısırlaştırır. Azabın eşcinsellikle değil kişinin hakkına alenen yapılan gasp ile ilgili olduğunu söyleyebiliriz.

Elbette ki Tanrısal manada eşcinselliğe dayalı her türlü yönelim ayetler ışığında eleştirilmiş ve hoş karşılanmamıştır. Bu ise olayın ayrı bir yönüdür.

Efendim sevgili kıymetli okurlarım yazı dizimizin diğer bölümünde görüşmek dileğiyle…

Not: Lgbti hakkında ilgili olan okurlarıma tavsiyem: ‘gzone.com.tr’

Bakmadan Geçme