Kuvayı Milliye Müzesi

Biliyorsunuz, ara ara Ödemiş'te bir Kuvayı Milliye müzesi kurulması düşüncesini anımsatır dururum. Sadece Kuvayı Milliye Müzesi'ni...

Biliyorsunuz, ara ara Ödemiş’te bir Kuvayı Milliye müzesi kurulması düşüncesini anımsatır dururum. Sadece Kuvayı Milliye Müzesi’ni mi! Dünyanın en verimli ovalarından birinin üstünde yaşıyoruz. Ödemiş’te bir Tarım Müzesi’nin de kurulması gerektiğine inanıyorum.

Müzeler, geçmişten geleceğe uzanan kültürel mirasın kalıcı belgelerinin saklandığı yerlerdir.

Hani, ‘geçmişini bilmeyen geleceğini kurgulayamaz’ tarzında cümleler söylenir ya! İşte müzeler de ‘nereden geldik nereye gidiyoruz’un kilometre taşlarını içinde barındıran özel yerlerdir.

Şu an Emniyet Müdürlüğü olarak kullanılan tarihi binanın Kuvayı Milliye Müzesi için en uygun yer olduğunu da yazmıştım önceki yıllarda. Sonradan öğrendim ki dönemin emniyet müdürü, bana ve gazetedeki ilgili habere konu olan yani konuyla ilgili demeç veren kişiye de ateş püskürmüş!

Biliyorsunuz makamlar gelip geçicidir, asıl olan insanın bu dünyada bıraktığı iyi ve güzel izlerdir.

Keşke o bina restore edilirken şehrin en güzel yerinde kalan emniyet binası da daha geniş başka bir yere taşınabilse idi.

**

Belediye Başkanımız Mehmet Eriş de 28 Haziran tarihinde yapılan Kent Konseyi Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada Kuvayı Milliye Müzesi’nin kurulmasından söz etti. Konuşmayı dinlerken başkanın bu konudan söz etmesi, açıkçası beni memnun etti.

Ödemiş, her geçen yeni projelerle tanışmaya devam ediyor. Efeler Yolu projesi ile Birgi’nin UNESCO kalıcı mirası içine alınma girişimleri, bunlardan sadece ikisi.

Bozdağ Kayak Merkezi’nde yapılan çalışmalar…

Gölcük’teki iki otelde yapılan restorasyon ve inşaat çalışmaları…

İlçe ve bölge adına sevindirici gelişmeler.

Bir de Günlüce (Hypaipa) ve Türkönü (Neikaia) köylerindeki tarihi şehir kalıntılarını ortaya çıkarma çalışmaları başlasa…

İşte tam burada, Yiğit Ordusu’nun çıkış yeri olan Ödemiş’te Kuvayı Milliye Müzesi’nin kurulması da önem kazanıyor.

**

Hatırlarsanız Kent Konseyi ve Ödemiş Belediyesi iş birliği ile 2019 yılının aralık ayında Kuvayı Milliye’nin 100’üncü kuruluş yıldönümü adına Kültür Merkezi’nde bir etkinlik yapmıştık. Eski bakanlarımızdan hemşehrimiz Alev Coşkun’un katıldığı söyleşide bulunan 300 öğrencimize konuyla ilgili kitaplar armağan etmiştik. Samsun Sanat Tiyatrosu da ‘Kuvayı Milliye’ adlı tek kişilik oyununu sergilemişti. Etkinlik biraz uzun sürmüştü ama bana göre dolu dolu geçmişti… Ne kadar da çaba harcamıştım o etkinliğe…

**

Bazen alçakgönüllülük yaptığım için kendime kızmıyor değilim… Birinin elinden tutar, onun bir olgu ve figür (fenomen) haline gelmesine yardımcı olabilirsiniz ama o, sizin sırtınıza binmeye yeltenir ve siz bunun farkına varmazsanız aptalsınız demektir…

**

Toparlayalım. İlkkurşun köyü üstündeki anıtın çevresi, biraz daha zenginleştirilerek açık hava müzesine dönüştürülmeli. O tepedeki yola bakan büyük boy ‘hoş geldiniz’ levhası, otoyol kenarına indirilmeli ve Ödemiş’e gelen herkesin görmesi ve okuması sağlanmalıdır.

İlçe merkezindeki İlkkurşun Müzesi de Kent Müzesi olan ÖYKAM’ın batısında kamulaştırılan binalarda oluşturulmalıdır. Burası, adeta bir müze adaya dönüştürülmelidir.

Şu anki Kent Konseyi binası, ihtiyacın çok üstünde…

Burası da Ödemişli aydın, devlet adamı, sanatçı ve yazar çizerlere ait bir müzeye dönüştürülebilir.

Kent Konseyi, bazılarının sandığı gibi şantiye merkezi veya kültür merkezi değildir. Ayın 30 günü bir araya gelip 08.00-17.00 çalışmıyoruz. Ayda bir, bilemediniz iki üç kez bir araya gelip Ödemiş’i ilgilendiren konularda konuşuyor ve tavsiye kararları alıyoruz. Başkan da bunu kamuoyuna duyuruyor. Bu çerçevede Kent Konseyi; 25-30 kişinin rahatça toplantı yapabileceği, merkezde büyükçe bir odaya taşınabilir.

Bakmadan Geçme