Köyde festival var!

Öğrencilerime, bir yazıda yapılması gereken “giriş, gelişme ve sonuç” ile ilgili somut örnek verirken, “Bir dükkana girdiğinizde ne dersiniz, sonra ne yaparsınız ve çıkarken ne söylersiniz?” diye sorarım… İşte bir yazının ‘serim, düğüm ve çözüm’ bölümleri de buna benzer derim.

Biliyorsunuz ben de çoğu yazıma, yazıyla ilgili kelime kökünün nereden geldiği ve anlamı üzerine bilgi vererek girerim.

Festival, Fransızcadan veya Latin kökenli dillerden gelmiş bize. ‘Bayram günü’ gibi bir anlamı var.

**

Kimi insanlar ‘zırt pırt yapılır mı bu yahu!’ diye eleştirir belki ama empati yaparsak ‘festival düzenlemenin çok sayıda amacı olabilir’ diyebiliriz.

En başta gelen amaç festival düzenlenen yerinin şenlendirilmesidir. Yılda bir defa da olsa bir bahane ile köyde festival yapıp köy halkını eğlendirmek…

“Festival olup da ne oluyor sanki?” diyenler oluyor bazen…

Hadi biraz daha açık ve somut yazayım: ‘Ödemiş Belediyesi festivalden başka ne yapıyor?’ diyenler oluyor arada… ‘Festival yapacağına şunları yapabilir’ önerileri de oluyor…

**

Fırsat buldukça bu tür festivallere giderim. En azından hem değişiklik olması hem de gözlemlemek adına. ‘Masa başında’ yazı yazmak istemem. Duyduklarım üstüne de görüş oluşturamam.

**

Ödemiş’tekiler Süs Bitkileri ve Fidancılık Sergisi ile sona erdi. En son Beydağ Belediyesi’nin pazar günü Çomaklar köyünde düzenlediği Kestane Festivali’ne gittim.

Ayrıntılara girip bu festivaller ile ilgili üç beş yazı yazabilirim belki ama bu yazıda öze inmek istiyorum.

İşin eğlence ve curcuna yönünü bir kenara bırakırsak bu tür festivallerin daha merkezi yerlerde yapılması gerektiğini önereceğim.

Tamam, köylerde orta çapta eğlenceler falan düzenleyebilir ve köylünün de gönlünü almak isteyebilirsiniz ama eğer ekonomik açıdan büyümeyi ve tanıtımı hedefliyorsak, bana göre barbunya, fasulye, kestane, ceviz ve incir gibi festival günlerini daha profesyonelce düşünmek gerektiğini dile getirebilirim.

Örneğin, sözünü ettiğim Süs Bitkileri Sergisi gibi…

Eğlence yok, gondol yok, ekmek arası köfte ve kokoreç yok!

İlgilisi ve uzmanı özel olarak gelip yerinde incelemek ve bağlantı yapmak istiyor.

Tüm ovayı dolaşacağına; oteli olan, iyi yemek yiyebileceği lokantaları olan, park yeri bulunan merkezi bir yer daha çekici.

Bitkiyi görüyor, kaliteyi ölçüyor ve fiyat bilgisi ediniyor…

**

Ödemiş’te geniş bir sergi (fuar) alanı var.

Orda burda kestane ceviz festivali yapıp dışarıdan gelecek insanlara eziyet ettirmektense…

Ve geldiğinde de örneğin ceviz ve kestane ile haşlaması, közlemesi, tatlısı ve unu gibi yapılabilecek her türden yiyecek ürünü de görme ve tatma olanağı bulsa…

Aile ta İzmir’den gelmiş. Onca zaman, onca akaryakıt…

Ayaküstü yaptığımız sohbette şöyle dedi:

“Sosyal medyaya aldandım. Böyle olduğunu bilseydim gelmezdim. Hem ürünler pazardan ucuz da değil!”