KISA KISA
İnsan her yerde insan. Nerede olduğunun pek de bir önemi yok. Her yerde duygu aynı duygu,...
İnsan her yerde insan. Nerede olduğunun pek de bir önemi yok. Her yerde duygu aynı duygu, hissiyat aynı. İnsanı insan yapan özellikler her yerde benzer nihayetinde. Kültürel algılar ve anlayışlar değişiklikleri içerse de, dışarıya yansıtma biraz farklılık gösterse de aynı kahkahayı, gülüşü, mimikleri, bakışları yakalayabilirsin farklı insanların yüzünde. Duygu aynı dili konuşmasan da kendini ifade etmeye yetiyor galiba.
bir camın buğusunda
can kırıkları
şemsiyeler altına
gizlenen dünyalar
grinin altında renkli noktalar
umut hala var…
*********************
Eski düşünce, eskimiş düşünce. Kov gitsin. Miadını doldurmuş olanlara yol ver gitsin. Takılma. Takılıp tökezleme. Eski düşünce, kaybetmişse değerini, ederini yorma artık güzel kafanı…
Her şey yoluna girecek. Hep girmedi mi? Süreç ne kadar zorlayıcı oluyorsa sonuç o kadar rahatlatıcı değil mi? Ohhh… o kadar güçlü ve içten. Düşünme artık o kadar yolu bulacak akan zaman içinde yaşanılanlar.
var olanın tadını çıkart
BÜYÜKSÜN, BÜYÜK DÜŞÜN
basitsin
basit olanla yetin…
************************
Problemler hakkında ne kadar çok konuşursak onun yerini daha çok sabitliyoruz. Nasıl ki öğrenme tekrarla gerçekleşiyorsa düşünceler noktasında da aynı şeyi söyleyebiliriz. Tekrar tekrar düşünüp gündeme getirdiğimiz olumsuz düşüncelerimiz ve söylemlerimizle yaşanılan olumsuzluğu pekiştirip yerleştiriyoruz. Kalıcı hale getiriyoruz.
*****************
Bazen de kendine seslen ve şöyle de: “Esir et sözcükleri kalbine.“ Dilin her geleni salmasın dışarıya. Pişmemiş aşın çiğ kokusunu yaymasın etrafa. Unutma „üzdüğün kadar üzülürsün“
kuşlar göçüyor
sen mevsimi kolla
küçüldükçe dünya
büyüyen ben’ler
neredesin
neredesin ey insan
kuşlar göçüyor
sen nerdesin…
suya doymuş yatağında
ağırlaştıkça su
genişliyor
daha fazla, daha fazla
topluyor güneşi damlalarında
dalları suya eğilmiş ağaçlar
içiyor ışığı
mevsimin üşüttüğü bedenler
ısınıyor usuldan
uyanışa hazırlanış
ağaçlar uyanıyor sen neredesin ey insan…