Ispanak yetiştiriciliği

Ispanak, ülkemizin sadece aşırı yağış alan Doğu Karadeniz bölgesinde çok sınırlı olmak üzere, bunun dışındaki bütün...

Ispanak, ülkemizin sadece aşırı yağış alan Doğu Karadeniz bölgesinde çok sınırlı olmak üzere, bunun dışındaki bütün bölgelerimizde yetişebilen ve büyük miktarlarda üretilen bir sebzedir. Ülkemizde üretilen ıspanak miktarı, 181.000 ton civarındadır. Ispanak, sıcak bölgelerimizde yaz sonlarında ve kışın, soğuk yörelerimizde ise kış ve ilkbahar döneminde üretilir. Kış mevsimi boyunca bütün bölgelerimizde tüketilen bir sebzedir. Taşıma ve ulaşım imkanlarının artması ve iyileştirilmesi nedeniyle kış boyunca güney ve batı bölgelerimizde üretilen büyük miktarlardaki ıspanak, iç ve doğu bölgelerimizde pazarlanmaktadır. Ispanağın dondurulmuş olarak pazarlanabilmesi ve bu amaca uygun bir sebze oluşu yanında çorba ve çocuk maması sanayinde kullanılması da üretimi olumlu yönde etkilemiştir.
 

Ispanak bitkisi, güçlü bir kök yapısına sahiptir. Kazık kök şeklinde gelişir. Kazık kökler, toprakta herhangi bir engelle karşılaşmaz ise dallanmadan, yan tarafından ince saçak kökler meydana getirerek toprağın 80-100 cm derinliklerine kadar uzayabilir. Bitkinin su sıkıntısı çektiği durumlarda toprak yüzüne yakın kısımlarında saçak kök oluşumu azalır. Buna karşılık nemli ve besin maddelerince zengin topraklarda ise kazık kök fazla derine gitmez ve toprak yüzeyine yakın kısımlarında bol miktarda saçak kök beyaz renk alır. Bitki, bu kök yapısı nedeniyle kuraklıkları kolayca atlatabilen bir özelliğe sahiptir. Elle yapılan hasatlarda toprak yüzeyinin 3-4 cm altından kesilen bu kazık kökler de bitkiyle birlikte pazarlanır ve yemeklik olarak değerlendirilir.

Ispanaklarda rozet şeklindeki gövde, otsu yapıda olup bitki generatif faza geçtiğinde gelişmeye başlar. Bakım şartlarına, çeşide ve bitkinin erkek veya dişi oluşuna göre gelişmesi büyük farklılık gösterir. Erkek bitkilerde gövde daha erken dönemde gelişir ve daha zayıf yapılı olur çiçek sürgünü çok az dallanma gösterir ve bitki çiçeklenmesi tamamlandıktan ve polen tozlarını verdikten sonra kurur. Buna karşılık dişi bitkilerde çiçek sürgünü daha yüksek boylu, daha kalın, daha çok dallanmış ve kuvvetlidir. Sürgün ancak tohumlar olgunlaştıktan sonra kurur. Erkek ve dişi bitkilerde sürgün ancak tohumlar olgunlaştıktan sonra kurur. Erkek ve dişi bitkilerde sürgün aşağıdan yukarıya doğru azalan ve ayaları küçülen yapraklar taşırlar. Dişi bitkiler, daima erkek bitkilerden habitüs bakımından daha büyüktürler. Daha çok yaprak meydana getirirler ve toplam yaprak ağırlığı daha fazladır. Gövde otsu yapıda oluşu nedeniyle kolayca zarar görür. Ispanaklarda bitki boyu 40-80 cm arasında değişir.

Bitkilerde boyu etkileyen önemli faktörlerden birisi cinsiyet, diğeri ise generatif faza geçme döneminin kısa ve uzun oluşudur. Generatif faza geçiş süresi uzadıkça bitkide habitus büyür, bitki boyu uzar. Güneşlenme süresi uzadıkça ve ışık yoğunluğu arttıkça bitki boyu kısa kalır. Çiçek sürgünü enine kesilince, pazı ve pancarda olduğu gibi köşeli bir yapı gösterir, içi boştur.

Ispanaklarda yenen kısım yaprak olduğu için yaprak özellikleri büyük önem taşır. Ispanak çeşitlerinde yapraklar renk, şekil, büyüklük, etlilik, kıvırcıklık, yaprak sapı uzunluğu, yaprak sapının toprakla yaptığı açı bakımından büyük farklılık gösterir ve bu özellikler yetiştirme amacına göre aranılan özellik olmakla birlikte örtü altında, kış döneminde (soğuk sera ve yüksek yastıklarda) yetiştirilen Viroflay ve Minsterlende gibi çeşitlerde ise renk açık yeşil olur ve kış döneminde zorunlu olarak bu çeşitler yetiştirilir.

Tohum; kahverengi, yeşilimsi-kahverengi ve bej renkli olabilir, 3-3.5 mm çapındadır. Dikensiz tohumlu ıspanaklarda oval, dikenli tohumlu ıspanaklarda ise 80-100 adet tohum 1 gram gelir. Tohum, normal şartlarda 16-25°C’de 6-8 günde çimlenir. Şartlara göre çimlenme süresi bir aya kadar uzar. Tohumlar çimlenme güçlerini 4-5 yıl süre ile korurlar.

Ispanak yetiştiriciliğinde iklim, üzerinde önemle durulması gereken faktörlerden biridir. Doğasında bir serin iklim sebzesidir. Ispanak, soğuklara genellikle dayanıklı olmakla beraber çeşit özelliğine bağlı olarak üzeri karla kaplı olmadığı durumlarda soğuktan zarar görürler. Ayrıca erken ekilmiş ıspanaklar, geç ekilen ıspanaklara göre kıştan daha çok zarar görürler. Fazla azotlu gübreleme de ıspanakların kıştan kolayca zarar görmelerine neden olur. Bitkiler soğuklara karşı bu duyarlılığı gösterirken sıcaklara ve kurağa da hassasiyet gösterirler. Sıcaklık, kuraklıkla birleştiğinde bitkiler vegatatif gelişmelerini durdururlar. Küçük boylu kalırlar, verim düşer, yapraklarda alttan yukarıya doğru sararma meydana gelir. Bitkiler hızla generatif faza geçerek, pazarlanma özelliklerini kaybederler.

Ispanaklar uzun gün bitkisidir. Gün uzunluğu arttıkça generatif faza geçiş hızlanır. Soğuklarda besin alımı yavaşlar yaprak uçları sararır. Bitki gelişmesi durur. 15-20°C arasındaki sıcaklıklar, bitki gelişmesinin en iyi olduğu sıcaklıklardır. Bitki yağmurlama şeklindeki sulamalardan hoşlanır, verim ve kalite yükselir. Ancak yüksek rutubet yapraklarda zarar yapan hastalıkların gelişmesine neden olabilir.

Ispanak bütün topraklarda başarıyla yetiştirilebilir. Toprak seçme özelliği yoktur. Ancak toprağın asitli olması başarılı yetiştiriciliği önemli ölçüde olumsuz yönde etkiler. Başarılı bir ıspanak yetiştiriciliğinin yapılabilmesi için toprak pH’sının 6.5-7.5 arasında olması gerekir. Bu nedenle verilecek azotun sülfat formunda verilmesi gerekir. Ispanak iklim şartlarına, yetiştirme mevsimine ve hasat şekline bağlı olmak üzere ağı killi topraklardan kumlu topraklara kadar geniş bir yelpazede baları ile yetiştirilir. Toprak yüzeyi ile yaprak sapı arasında kalan açının küçük olduğu, yere yatay gelişen ve elle hasat edilen çeşitlerin killi topraklarda yetiştirilmesinden kaçınılmalıdır. Özellikle yetiştirme mevsiminde sağanak yapış alan yerlerde killi topraklarda üretilen ıspanaklarda yaprak yüzeyine yapışan çamurun yıkanarak uzaklaştırılması büyük sorunlar yaratır ve pazarlamayı imkansız kılar. Bu nedenle bu topraklarda dikine büyüyen düz yapraklı çeşitler kullanılmalıdır.

Killi topraklarda verim ve kalite önemli ölçüde artar. Bitkiler uzun ömürlü olurlar. Killi topraklarda ürün gelişmesi daha yavaş ve hasat daha geç olur. Buna karşılık erkencilik amaçlandığında ve ilkbaharın kısa yetiştirme periyodunda da hafif karakterli topraklar tercih edilmelidir. Tohum üretimi amaçlanıyorsa tohum kalitesi ve tohum verimi açısından killi topraklar tercih edilmelidir. Topraktaki organik madde miktarı da yetiştiriciliğin başarısı açısından önemlidir. Yüksek organik madde, verimi ve kaliteyi arttırır. Ancak taze çiftlik gübresinden kaçınılmalıdır. Bitkinin iyi gelişebilmesi için toprakta yeterli besin maddesinin ve suyun bulunması gerekir.
 

 

Bakmadan Geçme