İlkyaz
Bahardan yaza dönünce gün yüzünü insanlarda değişime ayak uydurur. İlkyazın ışıkları vurdu mu pencerelere evlerde de...
Bahardan yaza dönünce gün yüzünü insanlarda değişime ayak uydurur. İlkyazın ışıkları vurdu mu pencerelere evlerde de değişim başlar. Kışın o ağır yorganını silkeleyip üzerinde hafiflemeye çalışır adeta insanlar.
Bahar detoksu diyelim biz buna ya da arınma. Önce kışlıklar temizlenip kaldırılır dolaplara. İlkyazı karşılamak için gerekli kıyafetler çıkartılır kullanılmak üzere. Her iki işlem yapılırken de olmayanlar, eskimişler, kullanılmayacak olanlar ayıklanır haliyle yani önce dolaplarda başlar detoks. Benim gibi varsa insanların da yünlü yorganları onlar da günlendirilip kaldırılmalıdır yerine. Tabi naftalinlemeyi de unutmadan. Ödemiş gibi sıcak iklime sahip coğrafyalarda başka türlü muhafaza edemezsiniz sahip olduğunuz yünlü eşyaları. Bir de bakliyatları da buzdolaplarına ya da donduruculara kaldırmak gerekiyor yoksa hemen bozuluveriyorlar sıcağı görünce. Yani mutfak dolapları da ilkyaz hazırlığından nasibini almalı bu süreçte.
Bir de dip köşe ev temizliği var tabi ki. Bir ayıklama da bu safhada gerçekleşir. Elden çıkartılacaklar, verilecekler belirlenip gereği yapılır. Evler de yüzünü ışıyarak yaza döner böylece. Ne güzeldir böyle hafifleyerek yazı karşılamak. Tertemiz, mis gibi evlerde yeni yazı karşılamak.
Baharın meyve sebzeleri bile vücudu arındırmaya yöneliktir adeta. Temizleyip kıştan kalanları yaza hazırlar bizi. Yediğimiz enginarlar, yeşil erikler bize yardımcı olur yeni mevsime hazırlanmak için.
Önce biraz rehavete düşse de bedenlerimiz, değişen ısıyla kısa sürede adapte olur mevsimin yükselen enerjisine. İçimizde büyür yazın güzellikleri.
Elbette evlerde, bedenlerde bu kadar arınma, silkelenme yüreklerde de yenilenmeyi gerektirir. Bir de yürek detoksu yapmalı bu süreçte. En zoru da bu olsa gerek. Yüreklerdeki karanlığı silip, temizleyip insana yakışır hale getirmek. Ayrık otu gibi yüreği karartan kin, nefret, öç, öfke zararlıları ayıklayıp insanlığımızı büyütmek ve sevgi, güven, saygı tohumlarını ekip ilkyazın ışığında sümbüllenmesine izin vermek. İşte şimdi ilkyaza hazırız demektir.
OLMASA
Güneş açmasa
Yağmur yağmasa
Çıkmasa ebemkuşağı
Bulutlar kaymasa semada
Rüzgâr esmese
Solmasa mevsim
Bitmese gün
Gelmese gece
Dalında kokmasa çiçek
Uçuşup gezinmese böcek
Yatıp uyumasa insan
Nasıl olurdu?
Nasıl olurdu hayat?
Yağmasa yağmur
Çiçeklenir mi dallar?
Açmasa güneş
Aydınlanır mı yürekler?
Çıkmasa renkli kemer
Sevilir mi yağmurlar?
Kabarmasa bulutlar
Kurulur mu hayaller?
Esmese rüzgar
Uçar mı uçurtmalar?
Güler mi çocuk yüzler?
Gülmese çocuklar
Güler mi dünya?
Bakmadan Geçme





