Hayvancılığa acil can suyu gerekiyor

Yaz ayları, büyükbaş hayvancılık yapan çiftçiler için ayrıca daha zor ve meşakkatli geçiyor. Bunun en büyük...

Yaz ayları, büyükbaş hayvancılık yapan çiftçiler için ayrıca daha zor ve meşakkatli geçiyor. Bunun en büyük nedeni, hayvanların özellikle bir yıllık kaba yemlerinin yaz aylarında temin ediliyor olması. İlkbaharla birlikte mısırların ekimi başlıyor ve ortalama 6-7 aylık dönemde bir veya iki defa hasat ediliyor. Bu dönemin sonunda da genellikle hasıl ya da farklı yem bitkisi ekilerek bir sonraki mısır ekim zamanına kadar işçilik yönüyle ve maliyetler yönüyle daha rahat döneme giriliyor. Maliyetlerin çok yoğun olduğu yaz aylarında hayvancının en büyük derdi de sıcak stresinin hayvanlar üzerindeki olumsuz etkisi ile süt ve gebelik oranlarındaki düşmedir.

Son bir senede yem, gübre, mazot, işçilik, elektrik maliyetlerinin neredeyse ikiye katlandığını düşünürsek hayvancılığın ciddi mali sıkıntılar içerisinde olduğunu anlamak zor değil. Hayvancılık, aynı zamanda gecesi gündüzü olmayan, insanın tüm zamanını alan, emek yoğun çalışılan bir meslektir. İşte bu noktada artan maliyetler de göz önüne alınarak özellikle hayvancının Ziraat Bankası’ndan kullandığı sübvansiyonlu kredinin şube yetkisinin arttırılması gerekiyor.

Beş yıldır şube yetkisinin 400.000 TL olduğu sübvansiyonlu kredinin yem maliyeti göz önüne alındığında en az iki katına çıkarılması gerekir. Kredi veriliyorsa banka, ödeme riskini önemseyecektir. Konuya bu noktadan bakıldığında yine son beş yılda süt fiyatı baz alındığında iki katına yakın fiyat artışı göze çarpıyor.Bu noktada da yine elde edilen ciro, çiftçi açısından iki katı olduğu için sübvansiyonlu kredinin şube yetkisinin güncellenmesini de geç kalındığını söyleyebiliriz.

Mevcut hayvancılığın içinde bulunduğu durum, maliyetlerin yükselmesi göz önüne alınarak önemli bir üretim kaynağı olan süt hayvancılığının devam etmesi için bir an evvel şube yetkisinin arttırılarak çiftçinin kaliteli kaynağa erişimi sağlanmalıdır. Aksi takdirde çiftçi, borç yükünün altında her geçen gün eriyecek ve hem et hem süt üretiminde tamamen ithalata mahkum bir ülke haline geleceğiz.

Bakmadan Geçme