Eğitim demişken

Geçtiğimiz hafta yazdığım belediye meclis toplantısı ile ilgili yazımda, 'haber' konusuyla ilgili birkaç saptama yapmıştım. Neydi...

Geçtiğimiz hafta yazdığım belediye meclis toplantısı ile ilgili yazımda, ‘haber’ konusuyla ilgili birkaç saptama yapmıştım. Neydi bu saptama hatırlamak gerekirse: Gazete haberinde ilgili muhabir yeterli bilgi vermezse okuyucu olarak bu tür toplantılardan sağlıklı bilgi alamayız.

Klasiktir; ‘İlgili maddeler ya komisyona havale edilir ya da oy birliği ile kabul edilir”

Peki ne konuşulur!

O toplantıda Zafer Mahallesi’nin yıllardır kanayan yarası durumunda olan okul sorunu dile getirildi örneğin. Yerel adı ile Genev Yolu olarak bildiğimiz Adnan Menderes Bulvarı’nın şu an kömür satış depoları olarak kullanılan yeni hastanenin batı yönündeki bölümünde iki okul arsası görülüyor. Bağışçıların da bu arsaları okul yapmak kaydı ile Milli Eğitim’e bağışladıkları biliniyor.

Milli Eğitim’de yapılan son değişikliklere göre öğrenciler, evlerine en yakın okullara yönlendirilecekse bu bölgede acilen bir okul yapımının başlaması gerekiyor. Hulusi Uçaçelik Anadolu Lisesi, mahallenin lise ihtiyacını karşılayabilir ama bu mahallenin artık ilk ve ortaokul ihtiyacının da acilen karşılanması gerekiyor.

Eğitim konusuna değinmişken CHP grubu adına yapılan konuşmada Diş Hekimi Mustafa Güldürür, Perşembe Pazarı civarında bir kreş yapılması ve çalışmak zorunda olan bu bölge kadınlarının çocuk bakım sorunun çözülmesi gerektiğini ifade etti. Belediye Başkanımız Mahmut Badem de biraz esprili bir şekilde verdiği yanıtta belediye olarak bu bölgede bir kreş düşündüklerini belirterek CHP grubunun projeyi nereden haber aldığını sordu.

Toplantının ardından kendisiyle görüştüğüm Mustafa Güldürür, Perşembe Pazarı civarında bir kreşin yeni bir proje olmadığını belirterek, “Bu proje, bizim partinin eski seçim bildirgelerinde de yer alıyor. Önemli olan benim-senin proje olması değil, temellerin bir an önce atılmasıdır. Bu bölgede yaşayan kadınlarımızın çoğu, tarım işçisi olarak ekmeğini kazanıyor. Ama çocuklarını emanet edecek bir kreş bulamazlarsa çalışıp evin geçimine katkı sağlayamazlar. Keşke o bölgede macera parkı yerine kreş açılsa idi” dedi.

Ödemiş’teki öğrenci yurdu sorunu da toplantının gündeminde idi.

Başkan Badem, ilçedeki yurt sorunu ile yakından ilgilendiklerini belirterek belediyelerin yurt açma yetkilerinin olmadığını fakat misafirhane şeklinde bir uygulamaya gidebildiklerini söyledi.

Badem şunları ifade etti: “Öğrenci yurdu konusunda çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. FETÖ’den devlete kalan Sena ve Çakırağa yurtlarını belediye misafirhanesi olarak işletmek için çalışma yürütüyoruz. Fakat asıl amacımız, ilçede Kredi Yurtlar Kurumu’na (KYK) bağlı bir öğrenci yurdunun açılmasıdır. Bunun için 5-6 bin metrekarelik bir yer arayışımız var. Zeytinlik altında ve Sanayi Sitesi civarında yer arayışımız sürüyor. İnşallah bu sorunu çözeceğiz.”

Bir meclis toplantı gündeminden de anlaşılacağı gibi, Ödemiş’in hem okul hem de yurt sorunu var. Okulların tekli eğitime geçebilmesi ve evine yakın okulu tercih edebilmesi için bu yıl birkaç yatırıma ihtiyaç var.

Sabahın erken saatlerinde evden çıkıp akşamın geç saatlerinde okuldan dönen öğrenciler…

Eski belde ve köylerden ilçeye okumak amacı ile gelen orta öğretim öğrencilerinin yeme ve barınma sorunları…

İl ve ilçe dışından üniversite okumak için Ödemiş’e gelen üniversite gençliğinin barınma sorunu nedeniyle kayıt yaptırmadan geri dönmeleri…

Öte yandan e-sosyal medyada yapılan bazı paylaşımlar da ilçedeki eğitim meselesi ile ilgili hatırlatmalar yapıyor.

İlçe gündemine son yerel seçimlerden önce giren Küçük Menderes Üniversitesi ne haldedir, bir gelişme var mıdır, vatandaşlar merak ediyor.

Önceki dönem belediye başkan adayı da olan emekli polis memuru Mustafa Abacı, ‘depbek sorular’ başlığı ile her gün olmasa bile iki üç günde bir Küçük Menderes Üniversitesi ile ilgili sorular soruyor.

Ülkemizdeki üniversite gerçeğini biz daha çok sınavlar üzerinden tartışıyoruz. Her yıl 2 milyon civarında bir katılımın olduğu sınav sonucunda 200 bin kişi civarında bir öğrenci hatırı sayılır bölümlerde okuma olanağı kazanıyor. Taşra üniversiteleri, liselerden farksız hale gelmiş.

Her mezun, mesleği ile ilgili doğrudan iş bulamıyor.

‘Bir ilçede üniversite olur mu olmaz mı?’

Bu da bir başka soru ama madem böyle bir konu söz konusu, vatandaş da merak ediyor ister istemez.

Ben vakit buldukça belediye meclis toplantılarına katılmayı düşünüyorum…

Evde dizi izlemek ya da kahvede okey oynamaktan daha iyidir.

Bakmadan Geçme