Dünün düşünceleri

Hiç hüzünlenmeyen insan var mıdır dünyada? Çevresine duyarsız ve yaşadıklarına da duyarsız. Duyarsız diyorum çünkü duyarlı...

Hiç hüzünlenmeyen insan var mıdır dünyada? Çevresine duyarsız ve yaşadıklarına da duyarsız. Duyarsız diyorum çünkü duyarlı olup da üzülmeyen, hüzünlenmeyen insan olmaz gibime geliyor. Hani avam dilinde “tınmaz”  diye bir yakıştırma yollu bir tabir vardır. Umursamazın farklı bir söylemi. “Dünya yansa umurunda olmaz” ifadesi de yakıştırılır bu insanlara. Gamsız, kaygısız tavırları ile farklı bir duruş sergilerler. Çok rahatmış gibi bir izlenim oluştururlar insan üzerinde ama ben inanıyorum ki onların da kendi içinde önemseyip, dikkate alıp kafa yordukları bir şeyler vardır. Sosyal varlık nihayetinde insan. Sadece kendiyle yaşayamaz değil mi?

Bir de bu durumun tam tersi olan ve her şeye karışan insanlar var. Olur olmaz her şeye müdahale edip her konuda bilirkişi rolüne bürünürler. Bunlara da “çokbilmiş” tabirini yapıştırıveririz hemen. Hep kendi dedikleri olsun gibi bir dertleri de vardır bu arada. Toplum, genelde bunları pek sevmez.

Toplum neyi sever peki? İstikrarlı, kararlı, orta yolda yürüyenleri mi?

………………………….

Her gün içinden geçip yürüdüğüm parka konmuş banklar hep şenlikli. Mutlaka sohbet eden insan manzaralarını ağırlıyor gün içinde. Şehrin merkezinde nefes alınabilecek bir alan nihayetinde. Bu manzaranın olması çok doğal ama gün akşama doğru ilerleyip el ayak çekilince parktan geriye kalan manzara, insanı rahatsız ediyor doğrusu. Bankların etrafında, altında yenilip atılmış envai çeşit çöp var. Puding kapları, içi boşalmış şişeler, yiyecek sarılmış ambalaj kağıtları, plastik bardaklar, çitlenmiş çekirdek kabukları…

“Yine mi aynı şeyi yazıyorsun?” diyebilirsiniz ama her gün benzer manzaraları görünce insan rahatsız oluyor. Hazırlanan o güzel ortamları kirletip bozmak çok rahatsızlık verici. Malum, baharın güzelliklerini dermeye başladığımız bu dönemde parklarda açan çiçekler, yeşillenen ağaçlar gönlümüzü şenlendirip bizi mutlu edecekken hemen yanı başlarında insan elinin değmesi ile oluşan kirlilik, içimizde uyanan hisleri tarumar ediyor. Bu duyarsızlığı hazmedemiyorum bir türlü. Çok mu zordur iki adım ötedeki çöpe atıklarımızı atmak? Ödemiş’imizi her yönüyle örnek, yaşanılabilir, temiz bir çehreye kavuşturmak zor olmasa gerek. Biraz elbirliği, dikkat ve hassasiyet yeterli olur kanaatindeyim…

……………………………

Kültür Park’ta spor yapan -çoğu yürüyüş- çok insan var. Alanın büyüklüğü ve elbette doğal atmosfer cazip geliyor. Tabi bu kadar kalabalığı ağırlayan yürüyüş yolu aşınıyor ve bakım istiyor şu sıralar. Belediyenin ilgili biriminin bununla en kısa zamanda ilgileneceğini düşünüyor ve de bekliyorum bir vatandaş olarak. Parktaki bakım, temizleme çalışmaları nasıl ortamı güzelleştiriyor ise yürüyüş yolunun bakımı da o güzelliği bütünselleştirip tamamlayacaktır…

Bu yazı gazetemizin 13 Mart 2021 tarihli sayısında yayınlanmıştır.

Bakmadan Geçme