Dilek Acar Güleç Eleştiri Partizanlık Değil Sorumluluktur
Demokrat Parti'den Yerel Eleştirilere Siyaset Yorumlarıyla Yaklaşanlara Net Mesaj Demokrat Parti Medya ve İletişimden Sorumlu Başkan Yardımcısı ve Küçük Menderes Havzası Sorumlusu Dilek Acar Güleç, yerel yönetimlere dair yapılan eleştirilerin siyasallaştırılmasına tepki gösterdi: 'Bizim tavrımız kişisel değil, toplumsal sorumluluk içindir.'dedi.
Demokrat Parti, ilçe başkanları ve belediye meclis üyeleri tarafından yerel yönetimlere yönelik yapılan yapıcı eleştirilerin bazı çevrelerce siyaset malzemesi hâline getirilmesine sert bir açıklamayla tepki gösterdi. Parti yetkilileri, bu eleştirilerin kişisel çıkar ya da partisel hesaplarla değil, halkın ve şehirlerin ihtiyaçlarına duyulan sorumlulukla yapıldığını vurguladı.
Demokrat Parti Medya ve İletişimden Sorumlu Başkan Yardımcısı ve Küçük Menderes Havzası Sorumlusu Dilek Acar GÜLEÇ, eleştirilerin partizanlıkla karıştırılmasının doğru olmadığını belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Bizler bu toprakların evlatlarıyız. Gördüğümüz yanlışı dile getirmeyi ne kişisel bir mesele yaparız, ne de partizanlıkla açıklarız. Çünkü bu memleketin iyiliği için konuşmak, eleştirmek ve çözüm aramak hepimizin sorumluluğudur.”
GÜLEÇ, yerel ile genel siyasetin ayrımının iyi yapılması gerektiğine dikkat çekerek, bir ilçede dile getirilen sorunun tüm ülkeyi hedef almak anlamına gelmeyeceğini belirtti:
“Bir ilçede, bir şehirde yaşanan sorunu dile getirdiğimizde bu; ülke genelindeki herkesi hedef aldığımız anlamına gelmez. Eleştiri, düşmanlık değildir. Aksine, yerel yönetimler de tıpkı genel siyaset gibi hesap verebilir ve şeffaf olmalıdır.”
Demokrat Parti’nin sadece geçmişiyle değil, bugünkü ilkeli duruşuyla da milletin sesi olmaya devam ettiğini ifade eden GÜLEÇ, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Demokrat Parti var! Hem de dimdik ayakta. Çünkü biz, bu ülkeye demokrasiyi getiren; halk iradesini hâkim kılan, milletin sesi olan bir geleneğin temsilcisiyiz.
Bugün ‘yeni’ diye pazarlanan ama geçmişi şaibelerle dolu partileri de görüyoruz; koltuk uğruna ilkesizce yön değiştirenleri de… Biz çıkar gruplarına değil, millete hizmet eden Demokrat Parti’deyiz.
Demokrat Parti sadece bir isim ya da tabela değildir. Bu topraklarda demokrasinin, çoğulculuğun ve hukuk devletinin temellerini atan bir mirastır. Bugün hâlâ bu değerlere inanan, sessiz kalanların değil; söz söyleyenlerin yanında duran bir çizgideyiz.
Partiler gelir geçer, isimler değişir ama duruş baki kalır. Biz kimseye hakaret etmeden, kimseyi dışlamadan, neye karşı durduğumuzu değil, neyin yanında durduğumuzu anlatıyoruz. Çünkü Türkiye’nin artık ayrıştıran değil birleştiren, kutuplaştıran değil çözen bir dile ihtiyacı var.”
Açıklamasını “hakikatle yürürüz” sözleriyle noktalayan GÜLEÇ, partinin durduğu yerin net olduğunu bir kez daha yineledi:
“Hiçbir kişisel menfaatimiz, hiçbir siyasi hesapçılığımız yok. Biz eleştirilerimizi yaşadığımız şehirler adına yapıyor, halkın hakkını, hukukunu savunuyoruz. Yanlış varsa dile getiririz; doğru varsa yanında dururuz. En başından beri bunu söyledik, aynı çizgide yürümeye devam ediyoruz.”
Bakmadan Geçme
