ÇOĞALMAK

Ömrünün sadece bir kerelik olduğunu hatırla ve yaşa…

Öyleyse çoğaltmak lazım hayatı.

Çoğalt yaşadığın her şeyi. Mesela sevgiyi. Çoğalt ki çoğalsın hayatın, uzasın değerlensin, anlamlansın. Sevdiğin kadarsın ve şairin dediği gibi sevildiğin kadar. Ne kadar olduğuna karar ver ve çoğalt kendini.

Çoğalt mesela gökyüzünde kuşları. Özgürlüğün tadını çıkartsınlar doyasıya, gün batımlarında, gün doğumlarında. Sen de uzan onlarla enginlere. Ufkun genişlesin ve ufkun genişledikçe sevgiye daha çok yer aç, hoşgörüye, iyiliğe, samimiyete…

Çoğalt çocukların adımlarında dünyayı, büyüt onların gözlerinde umudu, geleceği. Sil kaygıları. Masumiyeti özümse sonuna kadar ve masumlaştıkça yüreğinde büyümeye devam etsin sevgi.

Ömür bir kerelik unutma ve kıyaslama. Sana ait olanı başkasıyla, öncekini sonrakiyle, eskiyi yeniyle, sahip olunmayanı olunanla kıyaslama. İnsanın fıtratında var belki kıyaslama yapmak. İllaki uzunu kısayla, zayıfı şişmanla, başarısızı başarılı olanla, sıcağı soğukla, güzeli çirkinle kıyaslar insan. Eski evini yenisiyle, eski işini yeni işiyle, eskideki kendini yeni kendisiyle kıyaslar. Kıyaslar arttıkça, payeler de biçilir ve yine bazen mutsuzluklara ve memnuniyetsizliklere kapı aralar fikri açıdan. Kıyasladıkça da yaptığı çıkarımlar mutsuzluk aşılayabilir. Hani mevcut olmayana duyulan özlemlerle büyür mevcuttan memnuniyetsizlik. O da mutsuzluğa zemin hazırlar. Bu defa mutlulukla mutsuzluğu kıyaslar insan, uzadıkça uzar hikâye…

Ömür bir kare, çizdiğin resmi silemiyorsun. Bunu bil ve onun için elinden gelen en iyi çizimi yap. Odaklandığın yer kendin olsun. Sen kendine ve yaptığına odaklanıp en iyiye adarsan kendini izdüşümlerini toplayacaktır etrafındakiler. Dokunacaksın hayata ve hayat sana dokunacak. En iyiyi yapmak için de kıstas elbette kendi yapabileceğinin en iyisidir. Başkalarının yaptıklarıyla kıyaslayıp kendini zora sokma. Gücünün üstüne çıkmaya çalışıp hayatı kaçırma, kıyas yapıp kendini azımsama ya da çok yüceltme, itidal her daim en iyidir…

yaşamak

baharlarda

sonbaharlarda

çoğalmak

bir nar danesinde

yitmek

bir ayvanın sarısında

ya da

zamanın kuytusunda…

dirilmek

gönüllerde

bakışlarda

anışlarda…