Çerçöp meselesi

Manzara, dilimizde sıkça kullandığımız Arapça kökenli bir sözcüktür. Kısaca ‘görüntü/görünüş’ demektir. Kelime kökeni nazardır. Nazar da...

Manzara, dilimizde sıkça kullandığımız Arapça kökenli bir sözcüktür. Kısaca ‘görüntü/görünüş’ demektir. Kelime kökeni nazardır. Nazar da bakma/bakış demektir. ‘Nazar değdi’ derler ya, ‘bakış/bakma değdi’ demektir.

Manzaralı demek, ‘bakacak yeri olan, görüntülü’ demektir.

Arapça ile Türkçenin yapısı birbirinden farklıdır. Arapçada kelime kalıpları vardır. Örneğin; bütün özneler ‘fail’ ölçüsündedir. Örneğin; ‘fatih’, açan demektir. ‘Nazır’ bakan, ‘kafir’ küfür eden, ‘âlim’’ bilen demektir. ‘Zalim’ de zulüm eden demektir.

Türkçede de kök kelimelerle ekler vardır. ‘Bak-‘, eylem kökenli bir sözcüktür. Bakan, bakış, bakım ve bakıcı gibi sözcükler, aynı eylem kökünden türetilmişlerdir.

Günlük dilde ‘çerçöp’ kelimesini kullanırız ama sanıyorum birçok kimse, kelimenin anlamını ve oluşumunu bilmez. Bana göre dil uzmanı olmayan kimselerin bilmesine de gerek yoktur ama doğru yerlerde kullanmasını bilmesi gerekir.

‘Çerçöp’ birleşik addır. Yani iki sözcükten oluşmuştur. ‘Çöp’, sözlüğe göre ‘ince kuru dal, çalı çırpı, ot çöp parçaları’ demektir. Çerin tek başına bir anlamı yoktur ama ‘çöp’ ile birlikte kullanıldığında çöpün anlamını genişleterek güçlendirmiştir. “Yerden biraz çerçöp toplayıp ateş yaktılar.”

Basit gibi görüyoruz ama ‘çerçöp’, son yılların önemli sorunlarından biri haline gelmiştir. İnsanlık, ürettiği atıkları yok etmede beceriksiz kalmıştır. Doğa, kendi ürettiği atık veya çöpü kendi içinde tüketirken insanın ürettiği çerçöpün doğaya karışımı için yılların geçmesi gerekir.

Özellikle kimyasal atıklar gelecekte özelde insanlığın, genelde dünyanın başına büyük sorunlar açacaktır.

Çöpler, hem bakışımızı yani manzaramızı bozuyor hem de doğanın kirlenmesine yol açıyor.

O halde ürettiğimiz çöpleri en sağlıklı biçimde yeniden doğayla buluşturmamız gerekir.

Nüfus artışı ve teknolojinin gelişimi ile birlikte bütün dünyanın sorunu haline gelen bu çöp meselesini öncelikle atarken ayrıştırmasını öğrenmemiz gerekir. Bu da bilinç meselesidir. Bilinç, sonradan oluşan bir olgudur ama küçükten eğitimle başlarsa büyüdüğümüzde bir yaşam biçimi haline gelebilir.

Örneğin, “Araçtan dışarıya çöp atmamalıyız.”

Örneğin, “Evsel atıkları evden çıkarken ayrıştırmalıyız.”

Örneğin, “Daha fazla enerji için daha fazla atık üretmemeliyiz.”

Atık toplama, devletin öncelikli sorunudur.

Belediyeler ve çöp toplama sistemleri…

Geçtiğimiz günlerde Balçova’da dolaşırken iki çöp toplama kutusu gördüm. Her ikisi de hem göze hoş geliyordu hem de dönüşümü için kolaylık sağlıyordu. Biri her türden çöpün atılabileceği, diğeri de sadece plastik atıklar için düşünülmüştü. Fotoğraflarını paylaşıyorum.

Ödemiş Belediyesi’nin de dikkate alması umuduyla…

Bakmadan Geçme