• Haberler
  • Özel Haber
  • Büyükçekmece bakımevindeki işkence hakkında İstanbul Barosu açıklama yayınladı

Büyükçekmece bakımevindeki işkence hakkında İstanbul Barosu açıklama yayınladı

Geçtiğimiz günlerde İstanbul Büyükçekmece’de bir bakımevinden işkence görüntüleri sızmıştı. Görüntülerde bir çalışanın, engelli birini tokatladığı görülüyordu....

Geçtiğimiz günlerde İstanbul Büyükçekmece’de bir bakımevinden işkence görüntüleri sızmıştı. Görüntülerde bir çalışanın, engelli birini tokatladığı görülüyordu. Eziyet görüntülerinden sonra çalışan iş akdi feshedilerek gözaltına alınmış, bakımevi kapatılmıştı.

İstanbul Barosu, Engelli Hakları Merkezi ve Sağlık Hukuku Merkezi, görüntülerden sonra ortak açıklama yayınladı.

Baro’nun paylaştığı açıklamanın metni ise şu şekilde;

“24.07.2023 günü sosyal medyada paylaşılan ve aynı gün içerisinde Demirören Haber Ajansı tarafından yapılan haber ile İstanbul ilinin Büyükçekmece ilçesinde yer alan bakımevinde kalan engelli kişilere, bakımevi çalışanları tarafından eziyet çektirildiğine dair video içeriği, kamuoyunu dehşete sürüklemiştir.
Görüntülerden, kendini koruma yetisi tipik bir biçimde gelişmemiş engelli bir kişinin çalışan tarafından hakarete uğradığı ve yoğun bir şiddet gördüğü anlaşılmaktadır.

04.11.2016 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan Engelli Bireylere Yönelik Özel Bakım Merkezleri Yönetmeliği’nin 3. maddesi bağlamında “Engellilik sınıflandırmasına göre engelliler için sağlık kurulu raporu ile ağır engelli olduğu belgelendirilenlerden günlük hayatın alışılmış, tekrar eden gereklerini önemli ölçüde yerine getirememesi nedeniyle hayatını başkasının yardımı ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek durumda olduğu sosyal inceleme raporu ile belirlenen ve 2828 sayılı Kanunun ek 7’nci maddesine göre ücreti Bakanlık tarafından karşılanan kişi” olan bakıma ihtiyacı olan engellileri hedef göstererek, engelinden dolayı eziyete ve kötü muameleye layık olduğunun iddia edilmesi, bir engellinin kriz geçirdiği iddiasıyla şiddete konu edilmesinin kabul edilmesi mümkün değildir.

Anayasamızın 17. maddesinin 3. fıkrası uyarınca “Kimseye işkence ve eziyet yapılamaz; kimse insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir cezaya veya muameleye tabi tutulamaz.”
Anayasamızın 56. maddesinin 1. fıkrası uyarınca “Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir.”
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 3. Maddesi uyarınca “Hiç kimse işkenceye veya insanlık dışı ya da aşağılayıcı muamele veya cezaya tabi tutulamaz.”
Birleşmiş Milletler Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme’nin 16. Maddesi uyarınca Taraf Devletler engellilerin ev içinde ve dışında sömürüye uğramasının, şiddete ve istismara maruz kalmasının, bu tutumların cinsiyete dayalı hali dahil her biçiminden korumak için uygun yasal, idari, sosyal, eğitsel ve diğer tüm tedbirleri alır.
Taraf Devletler engellilere, ailelerine, onların bakımını sağlayanlara cinsiyetlerine ve yaşlarına uygun yardım ve desteği sağlayarak sömürü, şiddet ve istismar vakalarının nasıl önleneceğine, tespit edileceğine ve bildirileceğine dair bilgi ve eğitim vererek sömürünün, şiddetin ve istismarın her biçimini önleyici uygun tüm tedbirleri alır. Taraf Devletler koruma hizmetlerinin yaş, cinsiyet ve engellilik konularına duyarlı olmalarını sağlar.
Taraf Devletler sömürünün, şiddetin ve istismarın her biçimini önlemek için engellilere hizmet etmeye yönelik tüm tesislerin ve programların bağımsız merciler tarafından etkin bir şekilde denetlenmesini sağlar.
Taraf Devletler koruyucu hizmetlerin sunulması sırasında meydana gelenler de dahil olmak üzere sömürünün, şiddetin veya istismarın herhangi bir biçiminin mağduru olan engellilerin fiziksel, zihinsel ve psikolojik olarak tedavisi, rehabilitasyonu ve sosyal açıdan yeniden bütünleşmesini sağlayıcı uygun tüm tedbirleri alır. Söz konusu iyileşme ve yeniden bütünleşme, kişinin sağlığına, öz saygısına, onuruna, özerkliğine kavuşmasını sağlar ve yaş ve cinsiyetiyle bağlantılı özel ihtiyaçlarını dikkate alır. Taraf Devletler engellilere karşı sömürü, şiddet ve istismar vakalarının tespiti, soruşturulması ve gerekli hallerde kovuşturulmasını sağlamak için kadın ve çocuk merkezli yasa ve politikalar dahil etkili yasa ve politikaları yürürlüğe koyar.
5237 s. Türk Ceza Kanunu’nun 96. maddesinin 1. Fıkrasının (c) bendi kapsamında eziyet suçunun Çocuğa ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı işlenmesi halinde, kişi 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.”

Utku Beycan

Bakmadan Geçme