Bizim Hasan pişman olmuş

Uzun bir aradan sonra Bizim Hasan yine dükkanımda. -Hoş geldin Hasan, ayaklarını yağlayacağım senin. Kaç gündür...

Uzun bir aradan sonra Bizim Hasan yine dükkanımda.

-Hoş geldin Hasan, ayaklarını yağlayacağım senin. Kaç gündür nerelerdesin sen? Ne oldu da gelmeyiverdin, olur mu böyle? Kaç hafta oldu sen gelmeyeli? Özlettin kendini be. Müşteriler soruyor, okuyucular soruyor Hasan gelmiyor mu, diye. Sahi nerelerdesin sen?

-Hoş bulduk hocam, sen sorma ben söylemeyeyim. Hanımla incir bahçesine gittik. Ağaçta kalan son incirleri düşürdük. İncir piyasası bu yıl çok iyi gitti. Umulmadık fiyatlarda sattık incirlerimizi. Dallarda kalan son incirleri de düşürüp hepsini birden satayım dedim. Tam iki ağaç kaldı. Nasıl olduğunu anlayamadım, dal kırılıverdi. Ben yere düştüm. İyi ki bir tarafım kırılmadı. Verilmiş sadakam varmış hocam. Sol tarafım üzerine düştüm. Sol ayağım ve sol kolum incinmiş. İyileşemedim bir türlü. Ayağımın üstüne yeni basmaya başladım. Halen acıyor da, yeter gayri dedim, ben de özledim sizi, ancak bu gün gelebildim.

-Geçmiş olsun Hasan’ım. Çok üzüldüm, dikkat etmek lazım. Yaşın yerinde, genç değilsin. Bundan sonra kırık zor iyileşir. Hiç haberim olmadı. Köylülere sordum. Onların da haberi yok herhalde. Bilmiyoruz dediler. Yoksa sana ziyarete gelirdim. Kusura bakma.

-Kusura mı bakılır hocam. Senin burada işin var. Yalnız çalışıyorsun. Dükkandan ayrılamıyorsun. Ben bunu biliyorum. Kusura mı bakarım hiç.

-İncir piyasasının iyi gittiğini söyledin. Sen bir zamanlar incir de alıyordun. Nasıl, alabildin mi epey incir? Yoksa sadece kendi incirlerinle mi ilgilendin?

-Hocam incir alma işini geçen yıl terk ettim. Üç dört yıl incir tüccarlığı yaptım. İncir tüccarlığı bambaşka bir şey. O işte hırsızlık oluyor ister istemez hocam. Ne kadar dikkat edersen et, hırsızlıktan kendini alamıyorsun. Sen bakma öyle caminin ön safında beş vakit namaz kılıp kendini dürüst gösteren incir tüccarlarına. Onların içinden çıkıyor esas büyük hırsızlar. Dürüst iş yapanlar da var elbette. Dürüstlük, insanın namaz kılıp kılmamasına bakmıyor. İşin garip tarafı, üretici teşvik ediyor seni hırsızlığa. “Çal, benden çal” diyor hocam.

Nasıl yani, diyeceksin. Anlatayım. Şimdi adamın incirini almaya gidiyorsun. “Kaç para?” diye sorduğunda “Filan şu parayı verdi, sen onu geç, malı götür” diyor. Dediği fiyat, uçuk fiyat. “Tamam” diyorum, ben de kilodan çalıyorum. Onu nasıl yapıyorum, onu da anlatayım. Kantarla tartıyorum. Örneğn; 75 kilo geldiyse 70 kilo diyorum. Bu şekilde üreticinin istediği fiyattan alıyor gibi davranıyorum ama kilodan çalıyorum. Böylece bana daha ucuza geliyor. Bir nevi fiyat dengelemesi hocam.

Bu işte gerçekten dürüst olan tüccarlar da var tabii. Ama onlar çok fazla iş yapamıyorlar. Sözlerim, elbette ki onlara değil. Onları ayrı tutuyorum . Onlar üstüne alınmasın. Ne acıdır ki üreticilerimiz, dürüst tüccarlara hak tanımıyorlar. Ben bunu yaşayarak gördüm. O nedenle hiç ummadığım adamlar çalıyor hocam. Hırsızlıktan köşeyi dönmüş adamlar. Paraları olduğu için dürüst görünüyorlar. Ben de yaptım ama pişmanım.

-Neden pişmansın Hasan?

-Geçen yıl incirlerimi topluyordum. Benim bahçem dağ eteğinde. Bu nedenle incirleri toplamak biraz meşakkatli oluyor. Bahçem de otlanmış. İncirleri çırparken haliyle bazıları, otların arasına kaçıyor. Bir tanesi öyle otların arasına kaçtı ki, alayım derken elime dikenler battı, kanadı. Buna rağmen vazgeçmedim ve o tek inciri oradan aldım. O an düşündüm; kendi kendime bir soru sordum: Ulan Hasan, sen bir inciri kıyamadın, onu kurtarmak için çektiğin çileyi gördün. Peki elin onca incirini nasıl çalıyorsun? Bunu vicdanın nasıl kabul ediyor? O insanlar incirlerini toplarken ne zorluklar çekiyor, bunu yaşayarak görüyorsun. Yazık değil mi? Günah değil mi?

İşte hocam, o an bana bir pişmanlık geldi. Nefret ettim yaptığım işten. Bir daha incir tüccarlığı yapmamaya karar verdim. Bu sene yapmadım, bundan sonra da yapmayacağım.

-Tamam Hasan. Sen doğru yolu bulmuşsun. Seni kutluyorum. Seni seviyordum, şimdi daha çok seviyorum. Gözümde daha da büyüdün. İnanıyorum ki, konuyu bilenler ve de okuyucular seni takdir edeceklerdir. Örnek bir adamsın Hasan.

Sevgi, saygı ve mutluluklar.

Bakmadan Geçme