Belediye meclisleri…
Gündemde seçim ve aday adayları var. Ödemiş CHP'de aday adayları resmen belli olmaya başlarken diğer partilerle...
Gündemde seçim ve aday adayları var. Ödemiş CHP’de aday adayları resmen belli olmaya başlarken diğer partilerle ilgili basına yansıyan resmi açıklama ve başvuru yok.
Memurlarla ilgili adaylık sürecini (prosedür) bilmiyorum ama doğrusunu söylemek gerekirse belediye meclisine aday olmak isterdim. Belediye meclis adaylığı için memurluktan istifa etmek gerekiyorsa öğretmenlikten ayrılmaya değer mi bilemiyorum…
Sık olmasa da ara sıra belediye meclis toplantılarına izleyici olarak katılırım.
Arşive baktım, geçtiğimiz yıl 19 Ekim tarihli Küçükmenderes gazetesinde, katıldığım belediye meclis toplantısı ile ilgili ‘Moto-kros ormanı’ başlığı altında bir yazı yazmışım. Yazıyı şöyle bir hatırlattıktan sonra belediye meclislerinde tartışılan konular ve söz konusu tartışmalarla ilgili neler yapılmış hakkındaki yorumu size bırakayım.
İşte o yazı:
“Belediyeler, Türkiye’deki kent paydaşlarının ortak seçimleri sonucunda iş başına gelmiş, o kenti yönetmesi için belli bir süre görevlendirilmiş kişilerin toplamından oluşan örgüte verilen genel addır.
Eskiden belediyelerin altında beldeler vardı. Bunlar da küçük yavru belediyeler olarak kabul edilirdi. Sanıyorum kentlerin nüfus sayıları ve coğrafi konumları itibarı ile belde veya belediye olmasına karar veriliyordu.
Bilindiği gibi, son büyükşehir yasasına göre belde belediyeleri kapatıldı. Böylece, hem ilçe belediyelerinin iş yükü hem de ilçe belediyeleri de büyükşehre bağlandığı için büyükşehirlerin iş yükü artmış oldu. Artış ile birlikte yetki kargaşası da ortaya çıktı. Burayı geçelim şimdilik.
Bir kentin geleceğini belediye meclisleri belirler diyebiliriz. Belediye başkanı, yerel seçimler sonucunda partilerin aldıkları oylar oranında seçilen başkandır. Başkanın altında encümen, onun altında da belediye meclisi vardır. Belediye encümeni, belediye yönetiminin ikinci derecede karar ve danışma organıdır.
Encümen, belediye kanununda belirtilmiş görevleri yerine getiren, özel kanunlarla belediye meclisi tarafından verilen görevleri, belediye meclisi toplu bulunmadığı zaman araştırıp soruşturan ve karara bağlayan organdır. Yanılmıyorsam Ödemiş’teki belediye encümeni 5 kişiden oluşuyor. Bir çeşit Ödemiş’in bakanlar kurulu gibi.
Belediye Meclisi de kent halkının genel oyuyla seçilen bir genel karar organıdır. Üye sayısı belediyenin nüfusuna göre değişir, ancak dokuzdan az olamaz. Belediye başkanının başkanlık ettiği meclis, her ay toplanır.
Belediye meclislerinde, gündem oluşturulur, gündemle ilgili tartışmalar yapılır, kararlar alınmadan önce gerekirse komisyonlar oluşur. Bu komisyonlar, oylamadan önce konuyla ilgili araştırmalar yaparak meclis üyelerinin bilgisine sunar. Buna ‘ihtisas’ komisyonları adı verilir.
Bu komisyonlar da belediye meclisi üyeleri arasından en az üç en fazla beş kişiden oluşur. İhtisas komisyonları, meclisteki siyasî parti gruplarının temsil gücüne göre belirlenir ve partiler bu komisyonlara kendi içlerinden seçim yaparak üye verirler.
Eskiden beri belediye meclis toplantılarına ilgi duymuşumdur. Fakat çoğunlukla ya bir işim çıkmış ya da ‘aman sende’ deyip vazgeçmişimdir. Gazetelerde çıkan meclis toplantıları haberlerini de ilgi ile takip ederim. Kim hangi öneriyi sunmuş, hangi parti neleri savunmuş ve nasıl bir karar çıkmış falan…
Son zamanlarda gazetelerde toplantılarla ilgili yeterli haber ve ayrıntı bulamadığım için geçtiğimiz gün yapılan belediye meclis toplantısına katılıp konuşmaları dinlemek istedim.
Haberle yetinirsek eksik bilgilenme söz konusu olabiliyor. Toplantıyı izleyen muhabir konuşmaları dikkatlice dinlemiyor ya da kendine göre önemsiz buluyor ve yazmıyor olabilir. Ya da siyasi düşüncesine göre duymazlıktan geliyor olabilir.
Katılmakla iyi de etmişim.
Toplantıyla ilgili epeyce ayrıntı yazabilirim ama bu yazacaklarım hem bu sütunları aşar hem de her biri ayrı ayrı yazı konusu olabilir. İlerleyen zamanda ara ara değerlendiririm.
Toplantının girişi, Ödemiş’in borçlarıyla ilgili yapılan birkaç değerlendirme ile başladı. Belediye meclisindeki CHP grubu adına konuşan Diş Doktoru Mustafa Güldürür, Ödemiş’te Salı Pazarı ve Macera Parkı ile ilgili gereksiz borçlanmaya girildiğini ifade ederken, Belediye Başkanı Mahmut Badem de, borçlanmanın sürdürülebilir ve ödenebilir bir borçlanma olduğunu söyledi. Badem, göreve geldikten sonra bazı beldelerden beklenenin üstünde borç geldiğini söyledi. Yanlış anlamadı isem ilçenin toplam 50 milyon liralık bir borcunun bulunduğunu ve bunun da düzenli olarak ödendiğini söyledi.
Bu yazının asıl konusu, toplantının Ödemiş’te oluşturulacak bir hatıra ormanı ile ilgili olan kısmıdır. Bazı konuşmalar arkadan tam olarak duyulamıyordu. Anladığım kadarı ile özellikle zabıta memuru Atalay Demir’in kazada hayatını kaybetmesinden sonra hem onu anmak hem de trafikte duyarlılık oluşturmak adına bir hatıra ormanı oluşturulması isteniyordu.
Bana göre tartışma konusu olacak kadar bir düşünce ayrılığı olmasa da komisyon kararı oy birliği ile mecliste kabul edildi. Ayrıntıları ve tartışmaları yazmayacağım ama bence böyle bir ormanın oluşturulması isabetli bir karar olmuştur. Böyle bir ormanın tek bir isme bağlı oluşturulması da bana göre önü alınamayacak bir girişime imza atmaktır.
Önceki yıllarda kaybettiğimiz moto-drag yarışları eğer böyle bir orman oluşturulur ormanın içine de bir kros yarış alanı yapılabilirse moto-kros yarışları olarak geri dönebilir.
Moto-drag yarışları, spor-toto desteği beklerken ve oldu-olmadı derken kayboldu gitti.
Böyle bir orman ve pist oluşturulabilirse, hem yarış seven genlerimiz bu alanda spor yapma olanağı bulabilir hem de Ödemiş’e yeni bir spor alanı kazandırılmış olur.
Trafikte kazalara karşı bir duyarlılık oluşturmak için de özellikle motor kazalarında hurdaya çıkmış bazı motorlar alanın belli yerlerine yerleştirilerek, olası kaza sonuçları somut olarak gösterilmiş olur.
Ödemiş’te bir motor keşmekeşi olduğu ile ilgili çeşitli gazetelerde yazılar çıkıyor.
Ödemiş emniyet müdürleri arasından bir Mustafa Saygı geçmişti hatırlayanlarınız olursa. Deyim yerinde ise ‘kask’ ve kurallara bağlı motor kullanmaya ‘takmıştı!’ Aslında iyi de etmişti ama değeri kaza yapan çocukların aileleri tarafından daha iyi anlaşılıyordu.
Meclis diyorduk. Dilerim bu orman konusu ihtisas komisyonları raporları ve meclis tutanaklarında kalmaz.”