ASE

Merhabalar sevgili okurlarım, izninizle bugün size son zamanlarda epey ses getiren bir kitaptan bahsederek sözlerime başlamak istedim. Başlıktan da anlayacağınız üzere kitabın adı: Ase.

“Nedir Ase?” diyorsunuz, hissediyorum. Yazarınız olarak hislerinize cevap vereyim. Efendim Ase, Asiye’nin Kürtçesidir. Yine bizi kafaya alıyorsun diyenlere vallah değil, bu sefer hakikatli konuşuyorum. Ase, Hakkari’de Zennure Ertuş Hanım tarafından yazılmış olup kitapta berdel, çocuk yaşta evlilik ve kuma olmak gibi pişmiş tavuğun başına gelecek türeden her musibeti bulmak mümkün… Kitabı okurken burnunuza mandal takıp okumanızı tavsiye ederim; çünkü ben acıklı kitapları okurken öyle yapıyorum desem, bana denyo der misiniz? Ne derseniz deyin sizden gelen her şey başımın üstündedir. Eh biraz denyo olduğumu kabul ediyorum. Yoksamm bu yazılar nasıl vücut bulur değül müüü?

Neyse en son ben ne anlatıyordum efemmm; acıklı kitaptan bahsediyordum. Çile bülbülüm çile, doğuda kadın olmak, ana olmak zor değil mi?

Anadolu kadınının hayatını her okuduğumda Kuran’da yer alan Mücadele Suresi hatırıma gelir. Kadının mücadele vermesi, dinimizde takdir ile karşılanır ve desteklenir. Hal böyle olunca kadınlarımıza sahip çıkmalıyız.

Aziz peygamberimiz, Veda Hutbesi’nde kadınların emanet olduğunu hatırlatır ve erkeklere kadınlara Allah’ın emaneti olarak bakmasını tembihler.

İnanın bu konuda eşim Ali Bey’in hakkını ödeyemem. Allah ondan ve babam gibi erkeklerden razı olsun. Darısı tüm hanımlara, aminnnn sesleri çınlatıyor her yeri… hihiiiii

Sevgi en büyük silahtır, silahlara hayır diyen Hülya Koçyiğit’i destekliyoruz. Devlet baba, halkın neden silahlanıyor ki!!!

Cumhurbaşkanımıza laf atmazsam işim rast gitmiyor, reisimiz beni çok güldürüyor. Geçen malum İzmir’deydi. Konuşmasında dedi ki: ’Bugüne kadar hiç kandırılmadım, aldatılmadım ve aldatmadım…’

Daha yakın zamana kadar, ‘Allah beni affetsin, FETÖ beni kandırdı, milletime mahcup oldum. PKK beni kandırdı, çözüm sürecini fırsat bilip bazı yerlere mayın, silah döşemişler’ diyordu.

Reisimizin sağı solu belli olmuyor. Sağdan bismillah, soldan destur eksik olmuyor. Hani kendisini yıllardan beri dinlemiyor olsam vallaha inanırdım. Öyle de etkileyici konuşuyor. Kasımpaşalı olması, atarlanmasına son sürat destek oluyor.

Başkanlık sistemi tek adamlık değilmiş. Sormak isterdim, efenim belirleyeceğiniz yardımcılarınız sadece size sorumlu olacak. Meclis’te yemin edecekler ama hiçbir şekilde Meclis’e bağlı olmayacaklar, bu ne iştir, hımmm?

Diktatör dediğiniz Beşar Esad’ın bile Meclis’i feshetme yetkisi yokken siz başkanlık sistemine evet denilirse istediğiniz zaman meclisi feshedeceksiniz. Sesim geliiii miiii, orada mısınız sayın reis?

Deniz Baykal için biraz çıkıştınız, eh bir parça da haklısınız. Ne dedi Baykal: ’Hayır çıkarsa düşmanı denize dökmüş gibi sevineceğiz.’ İnanıyorum ki sonradan kendisi de üzülmüştür. Büyük gaf oldu. Haddi ve niyeti aşan bir cümle…

Başkanlık sistemine ben hayır diyeceğim ama evet diyenler bizim düşmanımız değildir. Bu vatan hepimizin. İçte düşmanlığı bırakalım, dışta yeteri kadar ağyar var, ne dersiniz?

Bazen başörtülü sokağa çıkıyorum. Geçen bir iki arkadaşım “Örtündün mü?” dedi. Hayır örtünmedim. Benim örtüm şu an için aksesuardır. İnancı gereği örtünmek çok daha farklı bir olay, saygıyı hak eder.

Lakin sırf Allah rızası için örtünenler de o kadar az ki, kimin ne olduğunu Allah’a bırakalım. Kim ne şekilde giyinirse giyinsin bizler insan kardeşiyiz, unutmayalım.

Topraktan geldik, her an çamurlaşabiliriz. O bakımdan illa ki edep illa ki edep…

‘İlim irfan diledim, gezdim Şam ile Bağdat’ı

İlim irfan çok geride kalmış

İlle de önemli olan erdem imiş…

İman kadar önemliymiş…’