'Arılarımız için bal ormanları yapacağız'

Ödemiş Arı Yetiştiricileri Birliği Bölge Sorumlusu ve İkinci Başkan Mahmut Kaçan, arıcılık sezonunun bitmek üzere olduğunu dile getirdi. Kaçan, Şubat-Mart arasında geçen arıcılık döneminin arıcıların en sıkıntılı dönemi olduğunu vurgulayarak, “Arılar, dönem başlamadan önce yiyecek ihtiyaçlarını doğadan karşılayamadıkları için ölür. Dolayısıyla o dönemde arıcının çilesi başlar. Nisan itibariyle arı, polen bulmaya ve çoğalmaya başlar. Ölen ölür, kalan arılar da yeni koloniler kurmaya başlar ve görevine devam eder. İşte bu dönemde arıcılar, gezgin arıcılık yapmaya başlar. Gezgin arıcılar; Bayındır, Bademli, Beydağ ve Bozdağ’a arıcının daha çok çiçek ve polen bulması için göç ederler” dedi.

Kaçan, ”Bu sezon, bal hasadının yapılma dönemi başladı. Çam ormanlarımızda en fazla bir ay daha sürecek bir hasat zamanından sonra arılar, kış yatağına çekilmeye başlar ve arıların yaptığı ballar, arıcılar tarafından toplanılır. Şu anda kış yatağına çekilen arıların balları, kimi arıcılar tarafından toplandı ve bugün satın aldığınız ballar, o hasadın balları” diye konuştu.

”En büyük sıkıntımız, soğuk hava deposunun olmaması”

Kaçan, kelebeklerin bal arısının ürettiği mumu yediğini ve elde edilen balların bu sebeple saklanmasının zor olduğunu ifade ederek, “Doğadaki bu etkileşimden ötürü balları saklamamız epey zor oluyor. Ödemiş’teki en büyük sıkıntımız, arıcıların petek balı saklaması için gerekli olan soğuk hava deposunun olmaması. Bizim ihtiyacımız ve gerek Ödemiş Belediyesi’nden gerekse İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden en büyük talebimiz budur. Havaların bu yıl çok fazla sıcak olması, arıcılar için dönemin daha da zor geçmesini sağladı. Arıcının elde ettiği balı alımı da üretimi de zorlaştı. Arıcı, aldığı balın maliyetini çok zor karşılamaya başladı. Bir petek balın maliyeti, arıcıya en az 15 lira olunca arıcı da en az 30 liradan balını satacak ki kazansın. 100-150 kovan arısı olan arıcı, en az bir ton bal alması gerekirken bu yıl 500-600 kilo bal elde etti” dedi.

“Bölgemiz bal üretiminde bitki örtüsü bakımından yetersiz”

Küçük Menderes Havzası’nda arı yetiştirmenin kolay olduğunu fakat bölgenin bal üretiminde bitki örtüsü yönünden yetersiz kaldığını kaydeden Kaçan, “Bu da maliyeti arttırıyor. Petek balların kilosu, 35 ila 40 lira arasında değişirken süzme balların 450 gramı ise 25 ila 30 lira arasında değişiyor. Müşterilerimiz, bala 25 lira deyince boynunu büküyor. Onlara hak veriyorum fakat üretici de haklı. Bizim ikinci sıkıntımız, bölgede bal ormanı olmaması. Bal ormanları, arıların rahatça beslenecekleri bitkilerin bulunduğu ormanlar demek.  Arıcılarımızın daha verimli çalışması ve emeklerinin boşa gitmemesini arzuluyorsak kendilerinin de bu durumu değiştirmesi yani katkıda bulunması gerekiyor. Özellikle akasya ağacı, çok güzel bal verir. Birlik olarak 10 bin adet akasya ağacı siparişi verdik. Önümüzdeki yıl birliğimiz arıcılarına bu fidanları dağıtacağız ve kendi bölgelerine bu fidanları dikecekler. Şubat-Mart ayında açan bu akasyayla arılarını rahatça besleyebilecekler. Arıcılarımızla birlikte kendi bölgelerimizi hem ağaçlandıracağız hem de arılarımız için bal ormanları oluşturmuş olacağız” ifadelerini kullandı.

Yetkililerden arı yetiştiricilerine müjde

Kaçan, ”Yetkililer, Ödemiş’e yapılma aşamasında olan Rahmanlar Barajı’nın etrafının arıcılarımızın işine yarayacak ballı bitkilerle kaplanacağının müjdesini de verdi. Orayı da bal ormanı haline getirmek adına elimizden geleni yapacağız. Ödemiş’teki arıcılarımızın daha verimli ve kaliteli bal elde etmesi için bu çalışmaların yapılması çok önemli. Bunun için uğraşıyoruz ki, ben emekli bir öğretmen aydın kesimden bir kişi olarak, kahve köşelerinde oturmaktansa bu işin mücadelesini vermek adına tüm çalışmaları göğüslüyorum, göğüslemeye de devam edeceğim. Birliğimizin ayakta durabilmesi adına İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yapmış olduğu bir çalışma var. Ballarımızın belli bir kısmını bizden almak suretiyle birliğimize destek vermektedir” diye konuştu.

Ece Köseoğlu