Yeni başkanlara kolaylıklar dilerim

Ülke genelinde yapılan 31 Mart yerel seçimlerinin üzerinden yirmi beş gün geçti. Yeni seçilen belediye başkanları...

Ülke genelinde yapılan 31 Mart yerel seçimlerinin üzerinden yirmi beş gün geçti. Yeni seçilen belediye başkanları ve meclis üyeleri birkaç kişinin haricinde koltuklarına oturmuş durumdalar.

Seçimler ve seçim sonuçlarını belirleme İstanbul dışında genellikle sakin geçti diyebiliriz.

Nedendir bilinmez, AKP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleri üzerinde günlerce yaptığı tartışma ve itirazlarla şaibe yaratmak istedi. İstedi ama bu sefer başarılı olamadı.

AA her seçimde olduğu gibi bu seçimde de hayali sonuçlar çıkararak işi oldubittiye getirmek istese de başaramadı. Böylece İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleri de şimdilik sonuca bağlandı. Seçimi kazanan Ekrem İmamoğlu nihayet mazbatasını alarak göreve başladı. Ama durum onu gösteriyor ki, AKP yenilgiyi henüz kabul etmiş değil. Bavullar dolusu belgelerle itirazlarını yaptı, sonucu bekliyorlar.

Demokrasilerde sonucu sandık belirler. Bu herkesin bildiği bir kuraldır. Yasalara uygun şekilde yapılan seçimler sonrası sandıktan kim çıkarsa başkan odur. Sandıktan senin partinin adayı çıkarsa başkan olarak kabul edeceksin, başkası çıkarsa kabul etmeyeceksin. Böyle şey olmaz. Sonucu olgunlukla kabul edecek, yenilgiyi hazmedeceksin. İtiraz etmek yasalar çerçevesinde herkesin hakkıdır. Yanlış gördüğün bir şey varsa elbette ki, elinde geçerli belgelerle itiraz edeceksin. Bunu kimse engelleyemez.

Hangi partiden olursa olsun seçilen tüm belediye başkan ve meclis üyelerine başarılar diliyorum. Bulunduğu il ya da ilçeye hizmet etmek isteyen kişinin partisi önemli değil bence. Sonuçta onun hizmetlerinden o il ya da ilçede bulunan herkes faydalanacaktır. Bir belediye başkanından sadece kendisi ve etrafı için hizmet bekleniyorsa ona bir diyeceğim yok. Öyle birinin başkan olmasını normal bir insanın isteyebileceğini düşünemiyorum. Kendi partisinden olan kişilerin işlerini görüp diğer partililerin işlerini görmeyen belediye başkanları ülkeyi ayrıştırmaktan başka bir işe yaramaz. Bir belediye başkanı her partiden insana eşit olarak yaklaşmalıdır. Oylarını muhalefete vermiş olanlar da belediye binasına benim belediyem diyerek girebilmelidir. Bir belediye başkanı herkesi kucaklamalı, herkesin belediye başkanı olmalıdır.

Olabilir mi? Olmalıdır, diyorum. Bu benim dileğimdir.

ATM MEMURLARI

Seçim sonrası kulaktan kulağa yayılan bir haber: Belediyelerde ATM memurları çalıştırılmış. Partisi ne olursa olsun böyle ATM memuru çalıştıran bir belediye başkanı istemiyorum. Sizin de isteyebileceğinizi düşünemiyorum. Birçok belediyede olduğu gibi Ödemiş belediyesinde de varmış, deniliyor. Doğruluk derecesini bilmiyorum. Var ya da yok, doğrusunu seçmenlerin bilme hakkı vardır diye düşünüyorum. Eğer doğruysa bu çok vahim bir olaydır. Hangi partinin belediye başkanı bunu yapıyorsa yanlıştır. Bunu yapan partinin belediye başkanı il ya da ilçe yararına kullanılması gereken kaynakları kendi yandaşlarına aktararak taraftar yetiştirirken hizmetleri aksatır. Böyle bir yanlışlığı kendi partimizin belediye başkanı dahi yapsa onaylamamalıyız.

BORÇLU BELEDİYELER

Seçimin ardından yeni seçilen belediye başkanlarının yakınmalarını duymuşsunuzdur. Belediyeler borç yükü altında. Abartı var mı bilemiyorum ama söylenenlere bakılırsa yeni seçilen belediye başkanları bu borçlarla elleri kolları bağlanmış durumdadır. Bazı yerlerde yeni belediye başkanları devir aldığı borç miktarını seçmenlerle paylaşmış. Bir liste halinde belediye binalarının kapı önüne asmış. Durum böyleyse yeni başkanların 5 yıllık görev süresi önceki başkanların borçlarını ödemekle geçecek demektir. O nedenle hangi partiden olursa olsun yeni seçilen başkanlarımıza kolaylıklar diliyorum.

Sevgi, saygı ve mutluluklar.

Bakmadan Geçme