Üsküdar Üniversitesi’nde iletişim günleri

Açılış konuşmasında program hakkında bilgiler veren Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Süleyman İrvan, 'Hayatımızın büyük bölümü dijital mecralarda geçiriyoruz. Derslerimizi dijital mecralardan yapıyoruz. On yıldır düzenlenen Uluslararası İletişim Günleri sempozyumlarında dijitalleşmeye farklı açılardan bakılarak döneme uygun temalarla başlıklandırılıyor ve her yıl çok önemli bildiriler yayınlanıyor. Bu yılın temasıysa 'Dijital Kapitalizm ve İletişim' olarak belirlen sempozyum üç gün sürecek ve 56 oturumda 253 bildiri sunulacak ve son gün yapılacak yuvarlak masa oturumunda medyanın geleceğini tartışacağız' dedi.

'Acaba biz teknolojiyi hangi anlamda hayatımıza entegre ediyoruz?'

Konuşmasına farklı üniveristelerden gelen uzmanlara teşekkür ederek başlayan Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazife Güngör, 'Bu yıl dijital kapitalizm vurgusunu özellikle yaptık. 'İnsanlık teknolojik olarak gelişiyor, çok büyük ataklar yapıyoruz. Ama bu gerçek anlamda büyük bir gelişme midir, yoksa bir yerlerde bir şeyleri eksik mi yapıyoruz? Acaba biz teknolojiyi hangi anlamda hayatımıza entegre ediyoruz? Gündelik yaşam pratiklerimizin neresine koyuyoruz? İnsan kendi üretimi olan teknolojiyi yönetebiliyor mu, yoksa teknolojini yönetimi altına mı girmekte. Teknolojiyi araçsallaştıyor mu, yoksa kendisi teknolojinin aracı haline mi geliyor? gibi soruları sorabiliriz' dedi.

'Ne yazık ki insan ürettikçe köleleştiriliyor'

Prof. Dr.  Güngör İnsan zekasının pratiğe döküldüğüne ve yaratıcılığın bu pratik sonucu ortaya çıktığına dikkat çekti. Güngör, 'Önemli olan insanlığın, bütün bu süreçlerin öznesi olurken kendisini nesneleştirmemesi. İnsan ürettikçe özgürdür. Ancak kapitalist sistemin getirdikleri ve yapısı içerisinde ne yazık ki insan ürettikçe köleleştiriliyor, özgürlüğünden yoksun hale geliyor. O zaman teknolojiyi ürettikçe sorgulamalıyız, ortaya koyduğumuz her emeğin arkasında durmalıyız. Emeğimiz ve üretimimiz bizi özgürleştirmeli. Tersi oluyorsa bir problem var demektir. Bizim bu problem üzerinde durmamız gerekiyor. Bu sempozyum boyunca bütün bunları sorgulayacağız.' İfadelerini kullandı.

'Teknolojinin kendisi tarafsızdır'

Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan ise pandemi sürecinde bile aksamadan devam eden sempozyumun 10'uncusunu gerçekleştirmekten mutlu olduğunu dile getirdi. Her yıl toplumun ve bilimin ihtiyacını gözeterek konu belirlediklerini dile getiren Tarhan, 'Toplumlarda orta çağdan beri korku kültürü hkim. Kapitalist sistemde korku unsuru teknoloji oldu. Teknolojiyle birlikte özgürleşme ve rekabet arttı ama insanın içindeki hakimiyet duygusu devam ediyor.  Hitler bile elindeki teknolojiyi çok güzel kullanıyor, müthiş eserler ortaya çıkarıyor ama bunu kendi hakimiyet duygusunu tatmin etmek için kullanıyor. Korkuyla hakimiyet kurmaya çalışıyor ama tarihte hiçbir diktatör kendi kazandığını yememiştir. Tarihte hep özgürlük mücadelesi öne çıktı. Emperyalizm ve antiemperyalizm mücadelesi devam edecektir ve bunun yeni versiyonu dijitalleşmedir. Teknolojinin kendisi tarafsızdır. Teknoloji ve yapay zekayı iyiye ya da kötüye kullanmak bizim elimizdedir. Gençler dijital dünyanın yerlisi, biz göçmeni, sığınmacısıyız. Bu nedenle onlara çok iş düşüyor.' ifadelerini kullandı.

 3 gün sürecek ve uluslararası önemli isimlerin katılımıyla 56 oturumda  253 bildirinin sunulacağı sempozyuma Glasgow Üniversitesi Prof. Dr. Gillian Doyle,  Zagreb Kalkınma ve Uluslararası İlişkiler Enstitüsü Kültür ve İletişim Departmanı Kıdemli Araştırmacısı Dr. Paško Bilić, Urbana-Champaign Illinois Üniversitesi İletişim ve Bilgi Tarihçisi Prof. Dr. Dan Schiller, İstanbul Bilgi Üniversitesi Prof. Dr. Halil Nalçaoğlu, Ankara Üniversitesi Prof. Dr. Gamze Yücesan Özdemir, Annenberg İletişim Okulu'ndan Prof. Dr. Victor Pickard gibi isimler yer alıyor.

(Haber Merkezi)