UMUTSUZ OLMAYALIM

Ödemişimizin de tiyatrosu olduğunu öğrenmek keyif verici doğrusu, Umut Sanat Evi yarınlarımızın umudu olur umarım. Hafta sonu sanatsever birkaç arkadaşla bir aradaydık. Sanat sohbetleri, bir dostun elini tutmak kadar özel… Arkadaşların kurduğu Zurna Tiyatrosu ilk oyununu bize sundu. Oyunun adı: Soğan ile Sarımsak

Badem ile Adem konuşuyor,

Arıyorum niye cevap vermiyorsun? Helaya mı düştün? Ben size bunun için mi servet akıtıyorum? Fıstıklı mevlit şerbetleri hazır mı? Hoca nane gargarası yaptı mı? İs kokan sesiyle bir okuyup üflesin. Geçenlerde abdestsizmiş, bu sefer söyleyin o serseme abdest alsın da gelsin haa kafamın tası atmasın, turbun büyüğü çuvalda, gözünü g..ünü kimse açmasın, tememmm miii?

Temem tememm … Her şey emrettiğiniz gibi, ak ile kara birbirine karıştırılmış, kurunun yanında yaş Fatihalık olmuş durumda…

Ala ala, hele bi olmasın çıktığınız yere kadar takışırım sizi heheehe…

Falancadan altınlar alınıp filancaya dağıtıldı, deliller karartıldı, kafalar sıkma, beyinler tütsülü oldu mu?

Güneş doğmadan, karga b.kunu yemeden, her şey emrettiğiniz gibi oldu da bitti maşallah…

Bir iki dua, ayet, tekbir sesleri mikrofondan verilsin, malum az kaldı, ufukta sis var ama biz o sisi de allem eder kallem ederiz,

Efendim, cami fazla fabrika okul yap diyen anarşistlere ne yapalım? Bu anarşistler avucunu yalar, dönüp k..na bakar, şükür sorgulama kritik etme eğitim aşkı hak getireeee yaşasın biz daha çok yaşarız bu kavanoz dipli memleketteeee…

Yalnız içimde bir burukluk var, o kadar insanı sokağa meydanlara çağırıp döktük çoğu da öldü

Ama efendim kahraman, şehit ilan ettiniz, üzülmeyin, yemeyin kendinizi, timsah gözyaşları da oluk oluk döküldü,

Yemeyim deme, nasıl olsa aileleri maaşa bağlandı, mevlit de Kuran da okuttum, öfff ben miyim bir deli güllabicisi daha güzeli Şam'da kayısı,

Zatı muhterem efendim kayısı dediniz de şeyin karısı ay dilimin ucunda gül gibi kadın bize intifada yapacaktı az kalsın

Heeee bize intifada yapacak daha anasının rahmine düşmedi, otursun o zilli aşağıya örgü nakış bir şeylerle meşgul olsun…

Ohhh be şimdi ağız tadıyla yerim şu soğan ile sarımsağı, Mevlid şerbeti güzeldi de fıstıkları azdı ama efendim bi dahaki sefere dikkat edelim

Haklısın, fıstık fındık önemli evlat, garip guraba kilosu tavan yapan kuruyemişi de alamaz oldu ya!

Sayeniz de efendim, siz hep varolun,

Hep var oliyim değül müüü?

İvittt daha ne şinanay yavrum şinanay günlerimiz var,

Halkım sağolsun, ben soğan sen sarımsak sakın ola ki hiç ayrılmasak…

Maaşa yetim öksüz hakkı zamcığı karışırsa niye ayrılalım delü müyüm?

Badem ile Adem kucaklaşır, perde kapanır…

…

Sevgili okurlar, sanatsız kalan bir millet mizahtan yoksundur. Mizah ve espri en güzel silahtır. Ama ne yazık ki el altından bu millete pompalı tüfeklerin dağıtılıyor olmasını duymak çok acı… Sonra 'Kadın cinayetleri neden arttı? Neden evetçiler ile hayırcılar birbirini vurdu?' diye sözüm ona sorular soruluyor. Laf-ı güzaf ! Kalbinde sevgi yoksa dilinde de mi yok derler, biraz sevgi… Balık baştan mı kokuyor; yoksa bize başka haller mi oluyor? Ömrü olan görecektir.

Sözlerimi derviş Yunus Emre ile bağlamak isterim: 'Gelin tanış olalım; işi kolay kılalım, sevelim sevilelim, dünya kimseye kalmaz…'