Sınırımızı belirleyen ne?
Öncelikle merhabalar sevgili okuyucular. Bu haftaki yazım, her birimiz için farkındalık yazısı olacaktır. Toplum dediğimiz edilgen...
Öncelikle merhabalar sevgili okuyucular. Bu haftaki yazım, her birimiz için farkındalık yazısı olacaktır. Toplum dediğimiz edilgen yapı, en az kişinin bir araya gelerek oluşturduğu bütünlük olup bu kişilerin aralarında kurmuş oldukları etkileşim ve iletişim, toplumu bir arada tutmaktadır. Toplumun sınırını aramızda kurmuş olduğumuz etkileşim ve iletişim sınırı/etkisi belirliyorsa ve toplum da edilgense o zaman toplumu edilgen kılan etkileşimin ve iletişimin sınırı belirleyen kim? Hiç düşündünüz mü sınırımızı belirleyen ne? Sınırımızı kendimizi mi belirliyoruz, yoksa başkası mı belirlemektedir? Sınırınızı kendiniz belirlemiyorsanız başkasının ellerine ipotek mi verdiniz? Nasıl davranmanız gerektiğini, nasıl konuşmanız, nasıl oturup kalkmanız, nasıl konuşmanız gerektiğini, hangi kitabı okuyup hangi kitabı okuyamayacağınızı, hangi okula gidip hangi okula gitmeyeceğinizi, hangi gruba aidiyet duyup hangi gruba uymayacağınızı, neyi düşünüp neyi düşünmemeniz gerektiğini, neye inanıp neye inanmamanız gerektiğini birileri sizin yerine karar veriyorsa kusura bakmayın orada etkili etkileşim ve iletişimden söz edilemeyeceği gibi edilgen ve hatta hasarlı bir toplum yapısı oluşur. Bu toplumun içindeki bireyler de huzursuz bir topluluğu oluştururlar. Kırılgandırlar.
Huzursuz bir topluluğun, edilgen bir toplumun birileri tarafından kolayca yönlendirildiği, apaçık bir gerçektir. Sorgulamadan, faal düşünceden, eleştiriden uzak bir topluluk, birilerinin kolaylıkla ve aktif figüranları olurlar ve yine birilerinin en iyi işine de yararlar. Gözlerinize cam parçacıklarını atarlar da görmenizi istemezler. Karanlıkta kalmanızı ve onlara göre hareket etmenizi isterler. Umutsuzluğa kapılmayın diye de arada bir karanlığın içinden bir ışık belirtisi gönderirler. Gönderirler ki umudundan ve mücadelenden vazgeçme. Vazgeçme ki daha çok çabala. Ama nafile.
'Biz ölüydük, onlar diriydi o karanlıkta. Bizi her nefeste öldürürlerken onlar daha çok diriliyordu.'
bahis
Sizi karanlıkta bırakan, sizi kolaylıkla yönlendiren birilerine artık dur demenin zamanı değil midir? Düşünceden yoksun bir topluluk, birilerinin işine yarar. Unutmayalım, unutturmayalım…