Selçuk'ta tiyatro buluşması coşkusu

Selçuk Belediyesi'nin ev sahipliğinde, Türkiye Tiyatrolar Birliği ve İzmir Büyükşehir Belediyesi iş birliği ile 'Tiyatro Özgürleştirir' sloganıyla düzenlenen 14. Türkiye Tiyatro Buluşması coşkuyla başladı. 2-6 Ağustos tarihleri arasında gerçekleşecek olan programın ilk gününde 'Yerel Yönetimler ve Tiyatro Politikaları' söyleşisi gerçekleşti. Selçuk Ahmet Ferahlı Parkı'nda İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Müdürü Özkan Ataklı'nın moderatörlüğünü yaptığı söyleşinin konukları; Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin ve CHP 26. Dönem İzmir Milletvekili Zeynep Altıok oldu. Tiyatroseverlerin yoğun ilgi gösterdiği söyleşide konuşan Sengel, Yetişkin ve Altıok, önemli mesajlar verdi.

'Üretim devam etsin istiyoruz'

Söyleşinin açılış konuşmasını yapan İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Müdürü Özkan Ataklı, 'Büyükşehir Belediyemiz, geçtiğimiz yıllarda yerel tiyatrolarımıza destek anlamında birçok projeye imza attı. Sofita İzmir ile 87 ekibe ulaştık, deneme sahnesiyle birlikte üç ekip ve üç ayrı oyunla 30 ilçemizde yer aldık. Gezici gösterimizle ulaşmadığımız yer kalmadı. Esas dikkat çekmek istediğim nokta; tiyatrolarımıza destek mi, yardım mı? Bizim özelimizde bu, çok önemli bir ayrım. Üreticinin üretmesini sürdürmek için biz daha çok destek kısmındayız. Üretim devam etsin istiyoruz. Bir aksilikle karşılaşmazsak yerel tiyatrolar özelinde İzmirli ekiplerle tiyatro buluşması gerçekleştireceğiz.  Pandemi, tiyatro ve birçok sanat alanını sekteye uğrattı. Büyükşehir Belediyesi olarak 39. Tiyatro Günlerimizi dijital olarak düzenlemek zorunda kaldık. Tiyatrolara destek olmaya devam edeceğiz. Başkanımız Sayın Tunç Soyer'in vizyonuyla 80 yıldır hayal olan bir hadise gerçekleştiriyoruz. Şehir tiyatrolarımız kuruldu, ekimde perdelerimizi açmaya hazırlanacağız. Yerel tiyatrolar anlamında şehre ayrı bir ivme kazandıracağız' diye konuştu.

'Sanat damarlarımız kesiliyor'

Orman yangınlarına dikkat çekerek konuşmasına başlayan CHP 26. Dönem İzmir Milletvekili Zeynep Altıok, 'Yüreğimiz buruk, canımız acıyor. Omanlarımız, canlılarımız yanıyor. Eşitlik, hak temelli bir anlayış, yaşama hakkını önceleyen can kurtarmayı önceleyen bir anlayış ile yönetilmeyi özlüyoruz. Her canlının yaşam hakkını savunan bir iradeyle yönetilmek istiyoruz' dedi.

Uygar bir ülke olmanın, bu bilinci sağlamanın ve herkese eşit davranabilmenin en önemli sağlayıcılarından birinin sanat olduğunu vurgulayan Altıok, 'Ancak ülkemizde sanatçılarımız tutuklandı, sanatçılarımız susturuldu, sanat lüks oldu, eğlence olarak algılanır oldu. İnsana yatırımın en kıymetli parçalarından biri sanattır. Sanat; farkındalığı kuvvetli tutar, yaraları sarar, öğrenmeyi sağlar. Kültür ve turizm, bir bakanlıkta birleştirildi. Bakanlığın sanata ayırdığı bütçenin özgür olmadığını, kendilerine yakın olan sanatçılara ayrıcalık tanıdığını, popüler kültür için kullanıldığını görüyoruz. Biz, sosyal demokrat kültür sanat politikalarımızda sanat erişiminin anayasal bir hak olduğunu bilerek hareket ediyoruz. Canımız acıdığında, şehidimiz geldiğinde, ormanlarımız yandığında bir yasak mekanizması gündeme geliyor. Halbuki yardımlaşabilmek dayanışabilmek için sanat gerekir. Bizim en önce sanat damarlarımız kesiliyor' ifadelerini kullandı.

Sanata erişimin anayasal hak olduğunu söyleyen Altıok, 'Sanatçının sanatın güvencesi ve bağımsızlığı, anayasal haktır. Tasarruf tedbirleri ile kısıtlayalım, AVM'lere gitmek serbest tiyatro salonlarına gitmek yasak. Bu olmamalı. Sanata erişimin varlığını korumakla yükümlüyüz. İktidara geldiğimizde bunu sağlayacağız. Yaşasın sanat, yaşasın özgür sanat ve yaşasın dayanışma…' diye konuştu.

'Şakıyarak bir söyleşi yapmak isterdik ama…'

Orman yangınlarından dolayı duyduğu üzüntüyü dile getiren ve aynı zamanda Tiyatro Buluşması'na ev sahipliği yapmanın heyecanını paylaşan Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, 'İzmir Büyükşehir Belediyesi, bu buluşmayla müthiş bir iş yapıyor. 14. Türkiye Tiyatro Buluşması, ne büyük mutluluk ki Selçuk'ta gerçekleşiyor. İlk parasını tiyatrodan kazanmış bir başkan olarak nasıl keyif aldığımı anlatamam. Keza Tunç Başkanımız da öyle. Burada şakıyarak bir söyleşi yapmak isterdik, kalbimiz pırpır atarken o enerjiyi size yansıtmayı çok isterdik ama kalbimiz buruk. Her giden parçasında bizden bir parça götüren o şehirlerde, o ormanlarda yanan tüm canları, canlıları rahmetle anıyoruz. Dua etmekten başka yapacak bir şeyimiz ne yazık ki yok. Bir an önce bitmesini temenni ediyoruz' dedi.

'Bir kimlik kazandırmak gerekiyor'

Buluşmanın Selçuk için çok büyük bir gurur olduğunu söyleyen Başkan Sengel, '8600 yıllık tarihi olan Efes Antik Kenti'ni içinde barındıran, buram buram sanatın olduğu bir kentteyiz. Yönetimi devralır almaz bir sanat politikası oluşturduk çünkü bir kentin tanıtımını yapmak için sadece betonlaşmış yığınlar ortaya çıkarmak bir şey ifade etmiyor, bir kenti ifade etmek için sadece yollar yapmak bir şey ifade etmiyor. Kente bir kimlik kazandırmış olmak gerekiyor' ifadelerini kullandı.

'Sanat politikası oluşturduk'

'Halkı daha yükseğe çıkarabilmenin yolu; sanatı ve sanatçıyı destekleyen insanlarla el ele olmaktan geçiyor' diyerek konuşmasını sürdüren Sengel, 'İşte bu yüzden bir sanat politikası ortaya koyduk. Sadece kentin tanıtımı da değil, toplumun dönüşmesi de sanata bağlı. Sanat ve o sanatçıların tutumu, büyük önem arz ediyor. Sanatçı dediğin biraz muhaliftir, muhalif olmalıdır. Sanat; görülmeyenlerin gösterilmesi, anlatılmayanların anlatılmasıdır. Sanat, toplumun yansıtması olduğu için sanat politikamız olması gerektiğini düşündük. Bizim özümüzde olan köy enstitülerini köy akademilerine çevirerek her köyde çocukları sanatın birçok kademesiyle bir araya getirdik.

Köy akademilerini Selçuk merkezli olan piyano, folklor gibi kurslarımızla destekleyerek büyütmeye başladık. Biz, sanat politikasını ortaya koyarken bu kentin cevherlerini ortaya çıkarmak istedik. Birçok kişi, Selçuk'un kıyısı olan bir sahil kasabası olduğunu bilmiyordu. Pamucak sahiline sahip olan Selçuk, iç taraflarda kalmış bir Anadolu kasabası niteliğindeydi, oysaki sahil kasabası. 'Bizim burayı tanıtmamız lazım' dedik. Gezgin Fest adı altında bir festival yaptık, 40 bin kişi geldi. Şimdi de tiyatro festivalinin tüm akademik çalışmaları da Pamucak'ta olacak. Bizim Saint Jean'ımız var. Oranın tanıtılması için bir etkinlik yaptık. Bunu sanatla özdeşleştirdik. Hep bir sanat politikasıyla davrandık' açıklamalarında bulundu.

'Sanat desteklenmeli'

Sanatın desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Başkan Sengel, 'Sanat, kesinlikle desteklenmeli ama yardım edilmesi gereken kitleler de olabilir. Pandemi nedeniyle birçok işletme kapatıldı, hizmet sektörü uzun soluklu durdu. İnsanlar, parasızlıktan intihar etti. Bir sanatçı önde olsa da onun arka tarafı var. O arka taraftaki insanların böyle dönemlerde bir geçim kaynağının olması lazım. O yüzden gerekli koşullara göre değişen durumlar olabiliyor' dedi.

Sanat ve toplumun eğitilmesinin bir gereklilik olduğunun altını çizen Sengel, 'Kamu kurumları; kanunlarla, yönetmeliklerle yönetilir ama 15 Temmuz'dan sonra KHK'lar vardı, biz artık KHK'ları da arıyoruz çünkü genelgelerle yönetiliyoruz. Parantez içinde harcama yapabileceğimiz haricinde hiçbir kültür sanat etkinliği yapamıyoruz. Çöp toplayabiliyoruz, park bahçe yapabiliyoruz, cadde bize aitse yol yapabiliyoruz. Bizim o zaman hiçbir şey yapmamamız lazım ama şöyle bir şey var; sanat ve toplumun eğitilmesi lüks değil gerekliliktir' ifadelerini kullandı.

'Yerel yönetimlere düşen…'

Sengel, ayrıca şunları söyledi: 'Sanat; devrim niteliğinde, eğer toplumun görmediği, işitmediği sözleri ifade ediş tarzıysa sanatçı da devrimcidir. Öyleyse bir insanın aynaya baktığında görmediği bir şeyi anlatabilen bir şeyin önlenmesi mümkün değil. O zaman bizim ne yapmamız gerekiyor? Yerel yönetimler; sanat politikalarını oluşturmak, sanata destek olmak ve toplumun kültürel seviyesini bir segment yukarıya taşımak için gerekli bütün her şeyi yapmakla mükelleftir. Bu lüks değil, zorunluluktur. Biz bu zorunluğunuzu yerelde halledebiliriz, genelde halledebiliriz ama el ele vermek zorundayız. Yerel yönetimlere düşen sorumlulukların en başında tabi ki birçok şey var ama kamusal eğitime destek olmak da önemli ve sanat da bunun önemli parçalarından biri.'

Söyleşinin ardından 14. Türkiye Tiyatro Buluşması'nın ödülleri sahiplerini buldu.

Onur Karagöz