Konutta tasarrufu anlattı

6-12 Ocak tarihleri arası kutlanan Enerji Tasarrufu Haftası kapsamında Elektrik Mühendisi Sinan Kurt'la Küçük Menderes Gazetesi olarak röportaj gerçekleştirdik. Kurt, konut içinde enerjiden tasarruf edebileceğimiz pek çok tüyoyu yalnızca bizimle paylaştı.

Ev hanımlarına tavsiye etti

Kurt, 'Kocaeli Üniversitesi Elektrik Mühendisliği Bölümü'nden mezunum. Yaklaşık 12 yıldır çeşitli sektörlerde mesleğimi icra ediyorum. Şu anda da kendi ofisimde elektrik projelendirme hizmeti vermekteyim. Enerji Tasarrufu Haftası, 'Kullandığımız enerjiyi daha tasarruflu ya da daha az maliyetli nasıl kullanabiliriz?' sorusu kapsamında bilgilendirmeye yönelik kutlanır. Amaç, insanlarda bu konu üzerine farkındalık yaratmaktır.

Tasarruftan bahsedebilmek adına öncelikle ihtiyaçlarımızı belirlemek durumundayız. Bunun yanı sıra maliyet ve kazancımızı da hesaplamamız çok önemli. Örnek veriyorum, bir elektrik süpürgesi alacaksınız. Elektrik süpürgesini enerji sınıflandırmasına göre almak, çoğumuza daha mantıklı gelir. Oysaki bununla beraber bunların en düşük güçte çalışan ve sınıfı en yüksek olanını almak daha tasarruflu bir tercih olacaktır.

Su tasarrufunda ise iki türlü yöntem var. Birincisi, musluk uçlarını değiştirerek yapabileceğimiz bir tasarruf yöntemi. Genelde suyu çamaşır ve bulaşık makinelerinde daha sıklıkla kullanıyoruz. Çamaşır ve bulaşık makinesi kullanmak, elle yıkama yöntemine göre çok daha fazla tasarruf sağlayacaktır. Bu konuda da özellikle ev hanımlarına tavsiyem var. Örnek verecek olursak beş kilogramlık bir çamaşır makinesinin içine altı ya da sekiz kilogramlık çamaşır koyarak yıkamayı başlatmak yerine yıkayacaklarımızı ikiye bölüp kısa programda yıkarsak daha fazla enerji tasarrufu sağlamış oluruz. Bu da maliyeti daha çok düşürüyor. Bunun sebebi de siz bu makinelere kapasitesinden fazla yükleme yaparsanız makine işini gerçekleştirmek adına daha fazla enerji sarf eder. Bu durum da maliyeti arttırır' dedi.

Aydınlatmada tasarrufa vurgu yaptı

Kurt, 'Aydınlatma hususunda konuşacak olursak vatandaşlar, 'Işıkları kapat. Tasarruf et' mantığıyla yola çıkar. Ancak burada da bir nüansa dikkat etmek gerekir. Aydınlatma, konfor açısından da çok önemlidir. Evlerde en aydınlık olan kısım koridorlardır. Kişi, on lambayı evin çeşitli odalarına dağıtır. Koridorlarda genel olarak gücü yüksek aydınlatmalar kullanırız. Dolayısıyla eve girer girmez aydınlık bir noktaya girmiş oluruz. Gözümüzün 6 ila 10 saniye arasında ışığa alışma süreci vardır. Koridordan farklı bir odaya girdiğimiz zaman koridordaki aydınlatmaların şiddetine alışan gözümüze diğer odaların aydınlatmaları karanlık gelir. Bu sebeple iç aydınlatmaları arttırma durumu söz konusu olur. Salonda bir aydınlatma kullanılması gerekirken bu durum nedeniyle iki aydınlatma ya da daha fazla aydınlatma kullanmaya başlıyoruz. Bu da enerji tasarrufunu azaltan etkenlerden bir tanesidir. Özetle, koridorda kullanacağımız aydınlatmalarının ışık şiddetini düşük seçersek diğer odalardaki aydınlatmalar, bizi bunaltmaz ve bu da elektrikten tasarrufu sağlar.  

Öte yandan evinizin duvarlarının ve zeminlerinin renkleri bile kullanacağınız aydınlatmalardan tasarruf etmenize birer sebeptir. Açık renk zemin ve duvarların bulunduğu konutlarda aydınlatma seçimi yapmak ve bu seçimden tasarruf etmek çok daha kolaydır' şeklinde konuştu.

'Buzdolabının dengeli yerleştirilmesi çok önemli'

Kurt, buzdolabı tasarrufuna da vurgu yaparak, 'Buzdolabının tasarımı, birim hacimde en az enerji ile en soğuk alanı elde etmektir. Şimdi biz bu soğutma sisteminde dizayn edilmiş geçiş kanallarını kapatırsak tasarruf elde edemeyiz. Örneğin, buzdolabının ikinci katına daha çok eşya koyup üçüncü katına daha az eşya koyarsak ikinci kattaki sensörler, ikinci katı daha çok soğutmaya çalışacak ve buzdolabı daha çok enerji harcayacaktır. Bu da hem maliyeti arttıracak hem de buzlanma meydana gelecek. Buzdolabının dengeli yerleştirilmesi çok önemli. Bulaşık makinesinin çalışma prensibi, içinin doluluk oranına bakmadan belli bir suyu belli bir sıcaklıkta devir daim edip temizleyerek ısıtma sistemiyle kurutmayı sağlamaktır. Biz, bulaşık makinesini ne kadar dolu ve düzgün şekilde yerleştirirsek hem sudan daha fazla tasarruf eder hem de elektrikten kazanmış olacağız. Birim hacimde daha fazla bulaşık yıkayıp enerji kullanımını daha verimli hale getireceğiz' cümlelerini kullandı.

Telefonları şarjı uyarısı

Ev içerisinde kullanılan tehlikeli aletlere de vurgu yapan Kurt, 'Davul fırınlar, TSE standardı olmayan çay ya da kahve makineleri ile el tipi rezistansların kullanımı çok tehlikelidir. Bu tip ürünler satın alınırken kesinlikle TSE ya da CE belgesi olup olmadığına bakmak gerekiyor. Bunun yanı sıra kullanacağımız bu tip ürünlerin topraklı fişe sahip olup olmadığını da sorgulamalıyız. Bunun yanı sıra oturduğunuz konutun elektrik sistemini de evinizi kullanmadan hemen önce ilgili kişilere muhakkak sorgulatmanız gerekiyor.

Öte yandan, elektrikler kesildiğinde ev içerisindeki fişe takılı makineleri korumak adına elektriği şalter aracılığıyla kesme durumu da şartlara bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Örneğin, dışarıda havanın çok yağışlı olması nedeniyle elektrikleriniz kesildi. Böyle durumlarda sigortalarınızı indirmek ve elektriklerin gelip gelmediğini kontrol etmek çok daha mantıklıdır. Herhangi bir dış sebebe bağlı olmayarak evinizdeki televizyonunuzun ya da farklı bir aletin çalışmaması durumunda sigorta kontrolü yapabilir ya da elektrik arıza hattı 186'ya ulaşabilirsiniz.

Cep telefonlarımızı özellikle gece boyunca şarja takma durumu da en tehlikeli unsurlardan bir tanesidir. Bunu yapmak yerine telefonlarınızı powerbank diye adlandırılan taşınılabilir şarj aletleriyle şarj etmek çok daha güvenli olacaktır. Elinizde olmadan şebeke kaynaklı gerçekleşen elektrik arızaları sonucu gerilim yükselmesi meydana gelebilir. Bu sebeplerle faz kayması dediğimiz durumlarla karşılaşabiliriz. Bu durum da cihazın yangın çıkarmasıyla sonuçlanır' ifadelerini kullandı.

Ece Köseoğlu