Güzel şeyler de oluyor

Ödemiş'te ara ara zamanın geçmediğine ilişkin yakınmalar duyarız. Bu yakınmaların çoğu, aydın bakış açısına sahip olduğunu...

Ödemiş'te ara ara zamanın geçmediğine ilişkin yakınmalar duyarız. Bu yakınmaların çoğu, aydın bakış açısına sahip olduğunu düşünen kimselerden gelir.

Ben, insanın isterse küçük bir köyde bile mutlu olabileceğine inanırım.

Siz, eğer bulunduğunuz ortama herhangi bir katkıda bulunmuyor ve 'hazırcılık' yaparak kültürel etkinliklerin yetersizliğinden yakınıyorsanız ben ne diyebilirim ki!

Öte yandan, evet kabul etmek gerekir ki Ödemiş'te kültürel etkinliklerin düzenlenmesinde katkı koyan insan sayısının da az denecek kadar yok olduğunu söyleyebiliriz.

Evet doğru yazdım, az denebilecek kadar yok!

Yaklaşık 30 yıldan bu yana bu ilçedeki her türden 'sivil toplum' temelli kültürel ve sanatsal etkinliklere katkı koymaya çalışırım. Yeri gelir bilet satar, yeri gelir afiş asarım.

Burada hangi dönem olursa olsun belediyenin düzenlediği etkinlikleri bir kenara koyuyorum. Onlar zaten kendi mecrasında akıp gidiyor. Kaynak bulma, düzenleme telaşı, tanıtım ve bilet satma derdi olmayan kamu destekli etkinliklere de her zaman izleyici olarak destek vermeye gayret ederim.

İsterken ilgi göstermek de boynumuzun borcu olmalıdır.

Yeri gelmişken hatırlatayım: Bir ara belediyemiz, yapılan yanlış bir değerlendirme sonucunda Kültür Merkezi'ni sivil toplum kuruluşlarının kullanmasını engellemeye çalışmıştı. Gerekçe de para ile bilet satılması idi.

Eğitim Sen İlçe Temsilcisi olduğum dönemde ilgili yasayı ilgili kişilerle okuyup tartıştığımızda önümüze engel olarak çıkarılan yönetmeliğin yanlış yorumlandığını zor bela anlatabilmiştim de Kültür Merkezi yeniden tiyatro gibi etkinliklere açılmıştı.

Uzatmayalım…

Geçtiğimiz akşam Ecenaz Düğün Salonu'nda yapılan bir konser, Ödemiş'te unutulmaya yüz tutmuş bir müzik grubunun ruhunu hala yaşayan eski tutkunları ile yeniden buluşturdu. 1967 yılında bir grup Ödemişli genç tarafından kurulan Yengeçler Orkestrası, 27 Eylül akşamı yaklaşık 1000 kişilik bir izleyici ile güzel bir geceye aracı oldular.

60'ların sonlarına doğru Ödemiş'in ilk müzik grubu olarak sahneye çıkmaya başlayan Şahsuvar Şenduran, Ersan Ataç, Hamdi Toprakçı, Zihni Alyörük ve Cengiz Yeşilçay'dan oluşan Yengeçler, 1974 yılına kadar Ödemiş'te müzik yaşamlarını sürdürdükten sonra grup üyelerinin bazıları askere gitmiş. Ve grubun kalan üyeleri çalışmaları Oluşum 71 adıyla sürdürmüşler. Sonra yollar ayrılmış, kesişmiş, adlar değişmiş, 80'lerden sonra da unutulup gitmişler…

Birkaç yıldır Ödemiş Sanat Etkinlikleri Merkezi (ÖSEM) adı altında bir araya gelen bir grup Ödemişli arkadaşın çabaları ile organize edilen '1967'den 2017'ye Yengeçler' konseri, yeniden eski 'sade ve mutlu' günleri hatırlattı.

Tamamen sivil bir organizasyondu ve katılım herkesi memnun etti. İnsanlar eski günleri yad ederlerken, 'O günler ne güzel günlermiş' genel kabulünü perçinleyen sözler sarf ettiler.

ÖSEM'den benzeri etkinliklerin devamını dilerim.

Öte yandan Ödemiş'te beş yıldır büyük bir özveri ile düzenlenen bir öykü yarışması var.

2012 yılından bu yana düzenlenen DİL DERNEĞİ SAVAŞ-RECEP BAŞSOY TÜRKÇE'YE ÖZEN DİL-YAZIN ÖDÜLÜ bu yıl da 7 Ekim tarihinde yapılacak. Orta ve lise eğitimi gören öğrencilere yönelik düzenlenen bu ödüllü yazma yarışması da Ödemiş'in önemli edebiyat etkinleri arasında yer almaya başladı. Belki istenen düzeyde bir öğrenci katılımı olmadı şimdiye kadar ama bu yıl biraz format değişikliğine gidildi. Yazılar, aynı gün yazılıp aynı gün değerlendirmeye alınacak. Yarışma, başka etkinliklerle de zenginleştirilecek. Etkinlik sonunda da ödül töreni yapılacak. Umarım bu yıl katılım açısından daha memnun edici bir yarışma olur. Geçtiğimiz yılların aksine ilçemizdeki Edebiyat ve Türkçe öğretmenlerinin bu yarışmaya daha yakın bir ilgi göstermesini bekliyoruz.

Emekli başkonsolos Ülkü Başsoy'un ailesi adına düzenlenen bu Türkçe'ye destek yarışmasına belediyemiz yer desteği sağlıyor ama dilerim Milli Eğitim ve Kaymakamlık da katkı sağlar…

Öte yandan geçtiğimiz günlerde İBB Ödemiş hizmet binasında da bir sergi açılışı vardı. Necla Karakaya'nın 'Çivi ile Telin Aşkı' olarak tanımlanan filografi sergisinin açılışına az sayıda kişi katılsa da Ödemiş'te kültürel ve sanatsal faaliyetlerin yapıldığına ve ilgi gördüğünü dair işaretler verdi.

Bu sergi dolayısı ile bir kez daha belirtmek isterim ki Ödemiş'in kent merkezinde bir sergi salonuna ihtiyacı var.

Garajın doğusundaki Kipa Alışveriş Mağazası ile Saray Düğün Salonu'nun bulunduğu bina, aslında bir kültür merkezi olacaktı! Olmadı, olamadı ve uzun süre inşaat halinde kalan terk edilmiş Kültür Merkezi inşaatı bitirilemedi.

Keşke bitirilse idi!

Keşke burası, baştan hem belediye hizmet binası hem de Kültür Merkezi olarak tasarlansa idi.

Şimdi bir Kültür Merkezi'miz var mı var… Ama şehir dışında…

Kültür sanata gönüllü sivil insanlarımız var mı var… Ama büyük özverilerle…

Kültür sanat etkinlikleri, bir şehrin hayat damarıdır. Desteklenmeleri dileğiyle…

Bakmadan Geçme