Futbolda yerele destek olmak…

Önce bir haber girişi okuyalım: 'Türkiye’nin dev şirketlerinin kredi borçları yapılandırılıyor. Zorda kalan patron konkordato ilan...

Önce bir haber girişi okuyalım:

'Türkiye'nin dev şirketlerinin kredi borçları yapılandırılıyor. Zorda kalan patron konkordato ilan ediyor bir süre kafası rahat geziyor. Şimdi de döviz geliri olmadan yapılan sorumsuz harcamalarla borca batan futbol kulüpleri kurtarılıyor. Bir kamu bankası olan Ziraat Bankası önderliğinde futbol kulüplerinin borçları yapılandırılacak. Yıllarca yapılan sorumsuz harcamalarla gelir gider dengesi tutturulamayan kulüplerin borçları yapılandırılacak. Süper Lig'deki 18 takımın toplam 14 milyar TL borcu var. Bu borcun 10 milyar TL'si dört büyüklere ait.'

Bu haberi mutlaka duymuşsunuzdur veya okumuşsunuzdur.

Çocukluğumuzda futbola çok meraklı idik. Futbolcuların ayakkabı numaralarına kadar bilirdik. Bir arkadaşımızın annesi şöyle demişti:

'22 adam koşuyor bir topun arkasında siz de 22 adam peşinde!'

Arada futbolla ilgili yazar, 84-85'li yıllarda düzenlenen Ödemiş kaymakamlık kupası turnuvalarında Kaymakçıspor'un kalesini koruduğumu söylerim. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'ni kazanmadan da gönlümde beden eğitimi öğretmenliği yattığını da arada söyleyeyim.

Gelelim konumuza.

Bunca büyük taraftarı ve izleyicisi olan takımlar neden iflas ederler ki!

Ve eğer bu iflaslar doğru ise neden milletin birikimlerini değerlendiren bankalar bu işe karıştırılır?

Borçlanmayın kardeşim…

Patates üreticisi, ürününü istediği fiyata satamayınca bankalar kurtarma çalışması yapıyor mu?

Büyükbaş hayvan üreticileri et ve sütten para kazanamayınca bankalar yardıma geliyor mu?

Herkes kendi yağında kavrulmasını bilmeli…

İşte Ödemişspor!

Yıllardır dışarıdan gelen futbolcu ve antrenörlere paralar akıtılır ama elde var sıfır. Bu yıl da küme düşeceğe benziyor. Biliyorsunuz ilk üçte olsanız bile eğer ilin gruptaki 3 takımının en arkasında iseniz küme düşüyorsunuz.

İlk yarı bitti. İkinci yarı da 20 Ocak'ta başlayacak. Ödemiş, ilk yarıda oynadığı 12 maçta 15 puan toplamış. İzmirspor'un 25, Çiğli Belediyespor'un 22 puanı var. Arayı kapatması imknsız değil ama zor.

İyi anlaşılsın diye yazacağım; bildiğim kadarı ile resmi ve gayrı resmi olmak üzere toplamda eski para ile 2 trilyona yakın para yutuyor Ödemişspor.

Ben diyorum ki bu para Ödemiş'te kalmalı ve belediye harcayacaksa altyapıya para aktarmalı.

Örneğin Ödemişspor'un her yaş grubunda ayrı ayrı 25 civarında topçusu olmalı. Başlarında da birer yerli çalıştırıcı… İlçede bu işi yapabilecek ehliyet ve diploma sahibi futbol insanlarının olduğuna inanıyorum.

Ver ayda 500-1000 lira bu grupları çalıştıran antrenörlere, hem para içerde kalsın hem de Ödemiş'in çocukları spor yapsın.

Okullardaki beden eğitimi öğretmenleri ile yapılacak dayanışma ile bu işin çözüleceğine inanıyorum. Varsın dışarıdan gelen antrenör ve futbolcularla her yıl şampiyonluk şarkıları söylenip hayal kırıklıkları yaşanmasın.

10 yaşından itibaren her yaş grubu ayrı olmak üzere 7-8 grup olsa 150-200 Ödemişli çocuk bu takımı besler diye düşünüyorum. Bir de ilçede açılan Altay, Göztepe ve Karşıyaka gibi özel futbol okullarını düşünürsek…

Yerli olmak ve yerele önem vermek bence bunu gerektirir.

Her hafta maça gidip de deşarj olan kimi taraftarlar bana kızabilir belki yazdıklarımdan dolayı ama benim de amatör futbola bakışım bu.

Bakmadan Geçme