ÇEDES Projesine Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği’nden tepki: Karanlığın önü açılır…
Okullarda 2023 güz döneminin başlamasıyla ortaokul ve liselerde 'Manevi Danışman' adı altında dini eğitim almış kişilerin...
Okullarda 2023 güz döneminin başlamasıyla ortaokul ve liselerde 'Manevi Danışman' adı altında dini eğitim almış kişilerin eğitmen olarak öğretime dahil olacağı ve ÇEDES Projesi kapsamında eğitimde söz sahibi olacağı biliniyor. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığının imzaladığı 'Çevreme duyarlıyım, değerlerime sahip çıkıyorum (ÇEDES)' protokolü kapsamında okullara imam, vaiz, Kur'an kursu öğreticilerinin 'manevi danışman' adı altında okullara atamaları başladı.
Türkiye'de atanmayı bekleyen yüzbinlerce öğretmen ve Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik uzmanı dururken, istihdam edilebilirliğin önceliğinin Pedagoji ya da eğitim psikolojisi formasyonu dahi olmayan imam vaiz ve din görevlilerine verilmesi, bu kişilerin aynı zamanda eğitimde yer alarak derslere girecek olmaları başta öğretmen sendikaları olmak üzere toplumun büyük kesiminde yankı uyandırdı. Veliler, STK lar , kısacası öğrenim ile ilgisi bulunan ve protokole karşı olumsuz düşüncelere sahip olan tüm kişi ve kurumlar tepkilerini açıkça belirtti. ÇEDES Projesinin sonlandırılmasını istedi. Öğretmen sendikaları eğitimin yalnızca eğitim bilimlerine hakim kişiler tarafından uygulanabileceğine dikkat çekerek ÇEDES'e şiddetle karşı çıktı. Eğitim İş Sendikası konuyu Danıştay'a taşıdı.
Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği (TÜKD) Genel Başkanı Meral Güler, konu ile ilgili yaptığı açıklamada, tarikatların eğitim üzerinde artmakta olan etkisinin laik eğitim sistemini tahrip edeceğine dikkat çekti. Yaptığı konuşmada 'ÇEDES, eğitim sisteminin yapısal sorunlarını onarmak yerine, laik eğitim sisteminin çökertilmesini hedefleyen tehlikeli bir projedir' sözlerine yer veren Güler, 'Öğrencilerimize bilimin ışığında doğruya, iyiye ve güzele erişimi öğretmek yerine, yetinmeyi, şükretmeyi, itaat etmeyi ve kabul etmeyi öneren doğmalara dayalı manevi danışmanlık sistemi eğitiminde yeni, bilinmez, karanlık bir sürecin önü açacaktır. Evrensel ilkeler temelinde verilmeye çalışılan 'Değerler Eğitimi' yerine, din temelli 'Manevi Değerler Eğitimi'nin konulmaya çalışılmasını hedefleyen projeyle öğretmenlerin yerini alan Diyanet personelinin vereceği eğitim ile laik eğitim sistemi çökertilecektir. ÇEDES protokolünün laik eğitim sistemimizde yapacağı tahribatı engellemek üzere projenin uygulamaya konulmadan geri çekilmesini talep ediyoruz.' ifadeleri ile ÇEDES Projesinin yaratacağını ön gördüğü zararlar hakkında uyarıda bulundu.
Haber Merkezi