Bi yerden başlamak lazım…

Geçtiğimiz günlerde İlkkurşun anısına yazdığım bir yazıda Orhan Asena'nın Kurtuluş Savaşı Destanı adlı şiirinden alınmış bir...

Geçtiğimiz günlerde İlkkurşun anısına yazdığım bir yazıda Orhan Asena'nın Kurtuluş Savaşı Destanı adlı şiirinden alınmış bir cümlesini paylaşmıştım sizinle: 'Sen başla, bitiren bulunur!'

Bu cümle Orhan Asena'ya göre, Hasan Tahsin'in ateş etmeden önce dudaklarından dökülmüştü.

Bu yıl, Atatürk'ün yurt savunması için Samsun'a çıktığı 19 Mayıs'ın 100'üncü yılı idi.

Okuyanlar bilir, 15 Mayıs'taki İzmir'in işgali yurt çapında 'infial' ile karşılanmıştı. İnfial, büyük öfke ve tepki anlamına geliyor. İlk tepki işgalin birkaç saat ardından Konak Meydanı'nda gerçekleştirildi.

Bir grup yurtsever, işgal ordularına bomba ve silahla anında müdahale etti. Oracıkta öldürüldüler. Hasan Tahsin de oracıkta öldürülenler arasında idi.

Asıl adı Osman Nevres olan gazeteci Hasan Tahsin; bir yurtsever, vatansever ve milliyetçi idi. Gazetenin başyazarı olan Hasan Tahsin, henüz Sovyet devrimi yapılmamışken yazdığı yazılarda dönemin şartları düşünüldüğünde bugünkü anlamda sosyalist sayılabilecek yazılar yayınlıyordu. Hukuk-u Beşer, 'insancıl hukuk / insan hakları' anlamına gelir.

Hasan Tahsin ve bir grup yurtseverin oracıkta katledilmesinden 15 gün sonra Ödemiş'in 15 kilometre batısındaki İlkkurşun önlerine trenle gelen işgal kuvvetlerine yerli asker ve milis kuvvetleri de bir sürpriz hazırlamıştı. Bunları geçen yazılarımda özetledim.

Bu yıl, ilkkurşunu anma törenleri Ödemiş'te geçtiğimiz yıllara göre daha canlı ve coşkulu yapıldı. Ramazan dolayısıyla 1 hafta ertelenen törenler bence bundan sonra gününde yapılmalıdır.

Cumartesi günü belediye tarafından köy meydanında yapılan konser güzel görüntülere sahne oldu. Gazetemizde yer alan haberde ayrıntıları ile verilmişti.

Biliyorsunuz İlkkurşun köyü, bölgemizdeki sayılı Çerkez köylerinden biridir. Kaymakçı'ya giderken Türkönü ile Kurucuoa köyü arasında sağda kalan Ertuğrul köyü, İzmir'e giderken yolüstündeki Arıkbaşı köyü, bu bölgedeki Çerkez köyleridir.

Ertuğrul'da, okul arkadaşlarım var; İlkkurşun'da da öğrencilerim… İzmir'e giderken Arıksaşı'nda da mutlaka mola verir Çınaraltında Özcan Ses'in çayını içeriz.

İlkkurşun'daki cumartesi konseri sonunda sahneye çıkan köylü gençler sergiledikleri Kafkas dansları ile meydanda toplananlara güzel dakikalar geçirttiler. Hayranlıkla izledik.

Ertesi günkü törende yapılan konuşmalarda da belediye başkanımız Mehmet Eriş, büyükşehir belediye başkanımız Tunç Soyer ve Kaymakamımız Kasım Fikret Dayıoğlu, günün anlam ve önemini belirten güzel konuşmalar yaptılar.

Tören alanı ve köy meydanı düzenlenmişti. Zaten İlkkurşun köyü, insanlarının eğitimli olması, konukseverliği ve güzelliği ile de bölgede hatırı sayılır bir köy. Bu cümleleri sakın abartı olarak kabul etmeyin…

Her yıl kurulan pazaryeri ve piknik alanı bu yıl biraz köyün dışında kurulmuş. İlkkurşun tepesinin hemen altında. Sanıyorum köylüler ve muhtarlık öyle olmasını istedi.

Bence, pazarda biraz daha özgün şeylerin satımı ve tanıtımı yapılmalı. Pazaryerinde alışıldığı üzere heryerde bulabileceğimiz bildiğimiz şeyler vardı…

Şimdi daha iyisi adına biraz daha önerilerde bulunalım…

Bence köy meydanı biraz daha bakımdan geçirilmeli.

Bence pazaryerinden piknik alanı ve şehitliğe çıkan yokuşa bir taş merdiven çok yakışacak.

Bence ilkkurşun anıtının bulunduğu tepeye burada meydana gelen olayları özetleyen bir anıt daha dikilmeli.

Bence, anıtın etrafında bulunan isimliklerde ağırlıklı olarak o dönemde hayatlarını kaybetmiş vatanseverlerin adları yer almalı.

Başlıkta, 'bir yerden başlamak gerekir' dedik ya! Sanıyorum bu saydıklarım bir dahaki anma törenlerine kadar yapılabilir. Yapılmaması için hiçbir gerekçe yok.

Sonra diğer köy, belde, yeni adları ile mahalle meydanlarında da küçük dokunuşlarla çok güzel şeyler yapılabilir. Burada biraz torpil yapayım: Örneğin altyapı sorunları var ama Kaymakçı meydanı belediyenin dokunuşuna ihtiyaç duyuyor.

Bir yerden başlamak gerekir…

'Sen başla, bitiren bulunur!'

Bakmadan Geçme