Ah Makyavel aah!

İstanbul Sözleşmesi tartışmaları, bir haftada unutuldu gibi ama belleklerde yerini koruyor. Geçen hafta e-sosyal iletişim araçları,...

İstanbul Sözleşmesi tartışmaları, bir haftada unutuldu gibi ama belleklerde yerini koruyor.

Geçen hafta e-sosyal iletişim araçları, ‘lebalep’i yalanlayan yatay çekim iddiaları ve pudra şekeri savunması ile çalkalandı. Sonra bir kaymakamdan da ‘arka ayak’ hakareti geldi…

Fakülteden arkadaşım Aydın Kırman’ın Facebook’taki paylaşımı dikkatimi çekti:

“Kendini râî (çoban), ülkeyi mer’a (otlak), vatandaşları ise gerçekte reâya (sürü) olarak gören bir zihniyetin ‘arka ayaklarını indir!’ demesi dil sürçmesi değil, öz bilinçaltı gerçekliğini fütursuzca kusma halidir. Makam kibriyle beslenenlere hiç ihtiyaç yoktur…”

**

2022 Dünya Kupası Elemeleri’nde Hollanda ve Norveç’i net sonuçlarla yenerek iki maçta altı puan kazanan A Milli Futbol Takımımızın başarısı dikkat çekti. Gözler, şimdi bu yazının yayınlanacağı salı günü oynanacak Letonya maçına çevrildi. Türkiye Futbol Federasyonu, Atatürk Olimpiyat Stadı’nda oynanacak Türkiye-Letonya karşılaşmasına yüzde 15 kapasiteyle seyirci alınacağını duyurmuş. Arka ayak tartışmasının yaşandığı sahne ve diyaloglar dikkate alınırsa korona vakalarının arttığı dönemde alınan bu kararın tepki toplayacağı da ortada.

**

İstanbul Sözleşmesi’nin Cumhurbaşkanı Kararı ile feshedilmesine yönelik tartışmaları değerlendiren Meclis Başkanı Mustafa Şentop da, “Bir cumhurbaşkanı ‘Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nden çekildim, Montrö’yü tanımıyorum, feshettim’ diyebilir mi?” sorusuna “Yapabilir. Mümkün-muhtemel arasında fark var. Yeterli miktar yoğurt bulursanız, Marmara Denizi’ni de karıştırırsanız ayran yapmak mümkündür” yanıtını vermiş…

**

Sözcü’de okuduğum bir haber de şunları yazıyordu: “Danıştay’ın Andımız’ı yasaklaması ve devlet madalyalarından Atatürk kabartmasının çıkartılmasının ardından bu kez müzik korolarındaki ‘Türk’ ismi kaldırıldı.”

Evren Demirdaş imzalı 28.03.2021 tarihli haber, şöyle devam ediyordu: “Elazığ’daki Klasik Türk Müziği Korosu Müdürlüğü ‘Elazığ Kürsübaşı Müzik Topluluğu Müdürlüğü’, Şanlıurfa’daki Devlet Türk Halk Müziği Korosu ‘Şanlıurfa Sıra Gecesi Müzik Topluluğu’, Diyarbakır’daki Devlet Klasik Türk Müziği Korosu ‘Diyarbakır Medeniyetler Müziği Korosu’, Edirne’deki Devlet Türk Müziği Topluluğu ‘Edirne Rumeli Müzikleri Topluluğu’ olarak değiştirildi.”

**

Makyavel adını duymuşsunuzdur. Makyavelizm, İtalyan düşünür ve politikacı Niccolò Machiavelli’nin düşünceleri üzerine kurulu bir yaklaşımdır.

“Amaca ulaşmak için her türlü araca başvurmak uygundur.”

Kendisi ile ilgili ben de fazla bilgiye sahip değilim ama ‘Gerektiğinde bir insanın devlet tarafından öldürülmesinin çok daha fazla insanın yaşamasını sağlayacağını’ bile savunmuş…

Biz ve onlar, ben ve diğerleri ayrımını yapıyorsanız sizin her yaptığınız doğrudur…

Makyavel, yerli ve milli değil ama coğrafyamızın her gözeneğinde nefes alıyor…

**

Tayland’da düzenlenen güzellik yarışmasında darbe karşıtı çağrı yapılmış. Yangon Üniversitesi öğrencisi Miss Myanmar Han Lay, Tayland’ın başkenti Bangkok’ta düzenlenen güzellik yarışması Miss Grand International’da yaptığı konuşmada ülkesinde protestolarda hayatını kaybedenler için çok üzgün olduğunu dile getirmiş. Han Lay, “Her vatandaş, ülkesinin refah içinde ve barışçıl bir atmosfere sahip olmasını ister. Ben burada bu konuşmayı yaparken ülkemde birçok insan yaşamını yitiriyor. Onlar için çok üzülüyorum. Lütfen Myanmar’a yardım edin. Acil uluslararası yardıma ihtiyacımız var” diye konuşmuş.

Kapitalizm, işine gelmediği ‘siyasi’ çağrılara izin vermez ama…

Ah Makyavel aah!

Bakmadan Geçme